Apple, “Apple Intelligence” adını verdiği yeni yapay zekâ altyapısını iPhone, iPad, Mac, Apple Watch ve Apple Vision Pro cihazlarına entegre ederek kullanıcı deneyimini önemli ölçüde genişleten bir dizi yenilik tanıttı. Yapılan açıklamaya göre, Apple Intelligence ile iletişimden üretkenliğe, görsel analizden özelleştirilmiş önerilere kadar çok sayıda işlev geliştiriliyor. Bu sistem, Apple’ın kendi geliştirdiği cihaz içi büyük dil modeli sayesinde, gizlilik öncelikli bir yapı ile çalışıyor.
Apple’ın Yazılım Mühendisliğinden Sorumlu Kıdemli Başkan Yardımcısı Craig Federighi tarafından yapılan açıklamada, bu yapay zekâ altyapısının hem cihaz içinde çalışabilmesi hem de geliştiricilerin doğrudan erişimine açılması, sistemin esnekliğini ve etkinliğini artırıyor. Ayrıca bu özelliklerin yıl sonuna kadar Türkçenin de aralarında bulunduğu sekiz yeni dili destekleyeceği bildirildi.
Apple Intelligence ile gelen temel yenilikler
Canlı Çeviri Özelliğiyle Çok Dilli İletişim Kolaylaşıyor
Apple Intelligence bünyesinde sunulan “Canlı Çeviri” özelliği, farklı diller konuşan kişilerin cihazları aracılığıyla gerçek zamanlı olarak anlaşmalarını mümkün kılıyor. Mesajlar, FaceTime ve telefon görüşmeleri üzerinden kullanılabilen bu özellik sayesinde, kullanıcılar mesajlarını yazarken otomatik çeviri yapılabiliyor, gelen mesajlar anlık olarak tercüme ediliyor ve telefon görüşmeleri sırasında çeviriler sesli şekilde aktarılıyor. Tüm bu süreç, cihaz üzerinde çalışan modeller sayesinde yürütüldüğü için kişisel verilerin gizliliği korunuyor.
Görsel Zekâ ile Ekrandaki İçeriğe Dayalı İşlem Yapma İmkanı
Apple Intelligence, görsel zekâ işlevlerini geliştirerek kullanıcıların ekranlarında görüntüledikleri içeriklere göre daha fazla işlem yapabilmesini sağlıyor. Örneğin, bir ürün fotoğrafı görüntülendiğinde, kullanıcı bu ürünü benzer görsellerle Google, Etsy veya desteklenen diğer uygulamalarda arayabiliyor. Ayrıca takvim etkinlikleri gibi bilgiler tanınarak, tarih ve konum gibi ayrıntılar otomatik olarak bir etkinliğe dönüştürülebiliyor. Görsel zekâya erişim, ekran görüntüsü alma butonlarına basılarak hızlıca sağlanabiliyor.
Genmoji ve Image Playground ile Kişiselleştirilmiş Görsel Üretimi
Kullanıcıların kendilerini daha yaratıcı biçimde ifade etmelerine olanak tanıyan “Genmoji” ve “Image Playground” özellikleri, metin açıklamalarına dayalı emoji ve görsel oluşturma işlevlerini içeriyor. Bu sistemde, kullanıcılar bir metinle özel Genmoji üretebilir, mevcut emojileri birleştirerek yeni kombinasyonlar yaratabilir veya Image Playground ile kişiye özel portreler ve sahneler oluşturabilirler. Image Playground ayrıca ChatGPT destekli yeni stil seçenekleri sunarak vektör sanat veya yağlı boya tarzında görseller üretmeye imkân tanıyor.
Apple Watch için Workout Buddy Desteği
Apple Watch için geliştirilen “Workout Buddy” özelliği, kullanıcının fiziksel aktivite verileri ve geçmiş performansları temel alınarak kişiselleştirilmiş egzersiz rehberliği sunuyor. Apple Intelligence tarafından işlenen bu veriler sayesinde, kullanıcıya motivasyon sağlayan ve Fitness+ eğitmenlerinin ses tonlarını kullanan metinden konuşmaya modellerle desteklenmiş dinamik sesli geri bildirimler sunuluyor. Bu özellik, yalnızca Apple Intelligence destekli iPhone cihazlar ile eşleştirildiğinde ve Bluetooth kulaklık kullanıldığında çalışıyor.
Kestirmeler Uygulaması İçin Yapay Zekâ Desteği
Apple Intelligence, “Shortcuts” uygulamasını da daha akıllı hâle getiriyor. Artık kullanıcılar, doğrudan Apple Intelligence modellerine dayalı kestirmeler oluşturabiliyor. Örneğin, bir öğrencinin ders ses kaydını notlarıyla karşılaştırarak eksik noktaları çıkaran bir kestirme üretmesi mümkün hâle geliyor. Ayrıca, bu sistem ChatGPT ile de entegre çalışabiliyor ve metin özetleme ya da görsel üretim gibi görevleri kullanıcı isteğine göre gerçekleştirebiliyor.
Uygulama Geliştiricilere Açılan On-Device Foundation Model
Apple, Apple Intelligence altyapısının temelini oluşturan cihaz içi büyük dil modelini, “Foundation Models” çerçevesi ile geliştiricilerin kullanımına açtı. Bu sayede geliştiriciler, internet bağlantısına ihtiyaç duymadan çalışan ve kullanıcı gizliliğini koruyan yeni nesil uygulama özellikleri oluşturabilecekler. Swift diline özgü doğal destek sayesinde, bu entegrasyon yalnızca üç satırlık kod ile gerçekleştirilebiliyor. Eğitim uygulamalarından doğa yürüyüşü yazılımlarına kadar çok sayıda senaryo için yeni nesil akıllı işlevler geliştirmenin önü açılıyor.
Diğer yeni özellikler
Apple Intelligence; Mail, Notlar, Mesajlar, Takvim ve Fotoğraflar gibi uygulamalara da çeşitli iyileştirmeler getiriyor:
- Mail uygulamasında, yazışmalardan en önemli bilgileri öne çıkaran özetleme araçları sunuluyor.
- Notlar ve Çağrı transkriptleri için otomatik özetleme işlevi ekleniyor.
- Mesajlar uygulamasına arka plan oluşturma ve grup sohbetleri için anket önerme özelliği entegre ediliyor.
- Fotoğraflarda yer alan rahatsız edici unsurlar “Clean Up” aracı ile silinebiliyor.
- Siri, artık daha doğal bir konuşma yeteneğine sahip ve bağlamdan kopmadan ardışık komutları anlayabiliyor.
- Cihaz genelinde doğal dil ile görsel arama veya içerik düzenleme gibi görevler destekleniyor.
Gizlilik Odaklı Yapay Zekâ Mimarisine Geçiş
Apple Intelligence’ın en dikkat çeken yönlerinden biri, gizliliği esas alan yapay zekâ yaklaşımı. Birçok işlem doğrudan cihaz üzerinde gerçekleştirilirken, daha güçlü model gerektiren görevlerde “Private Cloud Compute” adlı özel bir sistem devreye giriyor. Bu bulut altyapısı, kullanıcı verilerinin Apple tarafından erişilemeyeceği şekilde çalışıyor. Kullanılan sunucu kodları ise bağımsız uzmanlar tarafından denetlenmeye açık tutuluyor.
Yayın Tarihi ve Uyumlu Cihazlar
Apple Intelligence özellikleri şu anda Apple Geliştirici Programı üzerinden test edilmeye açık durumda. Kamuya açık beta sürümü ise gelecek ay sunulacak. Desteklenen cihazlar arasında iPhone 15 Pro, iPhone 16 serisi, M1 ve sonrası yongalara sahip iPad ve Mac modelleri bulunuyor. Özellikler ilk aşamada yalnızca belirli dillerde sunulacak olsa da, yıl sonuna kadar Türkçe’nin de aralarında olduğu sekiz yeni dil desteği sisteme eklenecek.
Bu yeniliklerle birlikte Apple, yapay zekâ destekli işlevleri ürün ekosistemine derinlemesine entegre ederek hem kullanıcı deneyimini çeşitlendiriyor hem de uygulama geliştiricilere yeni araçlar sunuyor. Ancak bu dönüşümün, kullanıcı alışkanlıkları ve veri güvenliği açısından nasıl bir etki yaratacağı, sistemin yaygın olarak kullanılmaya başlanmasının ardından daha net bir şekilde ortaya çıkacaktır.
