Paris’te düzenlenen Birleşmiş Milletler Küresel İklim Değişikliği Konferansı’nda paylaşılan rakamlar, Dünya’nın atmosferine salınan sera gazı oranlarının azaldığını gösteriyor. Endüstriyel üretim süreçlerinden ve fosil yakıtlarının yakılmasından oluşan gaz emisyonları, 2014’te çok küçük bir oranda artmış. 2015’te ise bu salınım oranı düşme eğilimine girmiş gibi gözüküyor. Küresel ekonominin gelişmekte olduğu göz önüne alınınca mevcut trendin varlığı kulağa garip geliyor. Bu durum, karbon salınımı artış oranını düşürmek için alınan önlemlerin işe yaradığını gösteriyor.
2014’te küresel sera gazı emisyonları sadece yüzde 0.6 oranında arttı. Son on yıllık süreçte görülen yüzde 2.4’lük ortalama artış oranı göz önüne alınınca kaydedilen aşama daha net biçimde anlaşılıyor. 2015 içinse yüzde 0.6 oranında bir düşüşün öngörülmesi, yapılan çalışmaların meyvesinin toplandığını ortaya koyuyor.
Normalde, küresel sera gazı salınım oranlarının düşmesi için Sovyetler Birliği’nin dağılması veya 2008’deki küresel ekonomik kriz gibi olayların yaşanması gerekiyor. Üretimin azalmasıyla birlikte atmosfere salınan karbon miktarı da azalıyor. Ancak küresel gelirin 2012’den bu yana düzenli biçimde artması ve 2015’te daha büyük bir artışın beklenmesi nedeniyle karbon salınım oranının artması öngörülüyordu.
Petrol kullanım oranının çok az artması, yenilenebilir enerjiye olan ilginin ise önemli ölçüde yükselmesi, karbon emisyon oranının düşüşünde etkili olan faktörler arasında yer alıyor. Ancak araştırmacılar, tabloyu şekillendiren esas nedenin Çin’in kömür kullanımını azaltması olduğunu dile getiriyor. Çin, halihazırda gezegenin endüstriyel sera gazlarının yüzde 25’inden fazlasını üretiyor. Ancak kömür bağlılığını azalatma sözünü veren Çin, 2013 ve 2014’te enerjisinin yarıdan fazlasını yenilenebilir enerji formlarıyla üretmeyi başarmıştı.
Bu nedenle 2014’te Çin’in sera gazı salınım oranı sadece yüzde 1.4 arttı. 2015’te ise bu alanda yüzde 3.9’luk bir düşüşün yaşanması öngörülüyor. ABD ve Avrupa Birliği’ndeki düşüşler de hesaba katılınca küresel sera gazı emisyonunun azalma nedenleri daha iyi anlaşılıyor.
Ancak bu durumun pek uzun soluklu olmayabileceği belirtiliyor. Çin’in ekonomik büyümesi yeniden hızlandığı takdirde, ülkede talebe karşılık verebilmek için kömür kullanımının yeniden artabileceği ifade ediliyor. Buna ek olarak, Hindistan’ın sera gazı salınımının da 2030 itibarıyla ikiye katlanması bekleniyor.
Teknoblog’u X, Flipboard, Google Haberler ve Instagram‘da takip et!
