Paris’te haftalardır süren pazarlıkların ve tartışmaların ardından, 200’e yakın ülke iklim değişikliği sözleşmesi metni üzerinde uzlaşmaya vardı. Anlaşma dünyanın neredeyse bütün devletlerini iklim değişikliğine karşı koordineli bir savaş vermek için bir araya getiriyor. Anlaşmanın altına imza atan devletler bundan böyle fosil yakıtların neden olduğu emisyonu etkili şekilde önleyerek yeryüzündeki küresel sıcaklık artışıyla savaşacak.
2015 İklim Değişikliği Zirvesi katılımcıları arasında ABD gibi büyük ve refah seviyesi yüksek ülkeler de, bunun yanı sıra iklim değişikliğinin olumsuz etkilerini ilk elden, giderek daha fazla şekilde yaşamaya başlayan küçük ada devletleri de bulunuyordu. Final taslağı bugün yayınlanan yeni anlaşma dünyanın atmosferik sıcaklığının iki santigrat derece artmasını öngörüyor, yapılacak mücadeleyle birlikte bunun 1.5 santigrat dereceyle sınırlanmasını planlıyor. İklim bilimcileri artışı durdurmanın iklim değişikliğinin bazı en kötü etkilerini frenlemeye yardımcı olabileceğini söylüyor.
Anlaşma kapsamında, her bir devletin önümüzdeki yıllar boyunca emisyonu azaltmak için kendi planları olacak. Bununla birlikte bir takvim kapsamında 2020 emisyon standartları bütün devletler tarafından ortaklaşa güncellenecek ve daha sonra da her beş yılda bir standartlar daha da sıkı hâle getirilecek. Anlaşmanın bazı bölümleri gönüllüğü esas alırken diğerleri ise hukuki bağlayıcılık içeriyor. Ayrıca nihai anlaşma taslağında refah seviyesi daha yüksek devletlere yönelik, daha küçük devletlerin çalışmalarını ve gayretlerini ekonomik açıdan desteklemeleri için getirilmiş bazı koşullar ve yükümlülükler de yer alıyor.
Ne var ki, bu anlaşma herkesin umduğu şekilde sonuçlanmamış olabilir. Örneğin anlaşma iklim değişikliği nedeniyle çoktan verilmiş zararların karşılanması veya sorumluluğun üstlenmesine yönelik bir madde içermiyor. Yani iklim değişikliğine neden olan emisyonların büyük miktarlarından sorumlu olan ülkeler şimdiden zarar görmeye başlamış ülkelere herhangi bir tazminat ödemek zorunda olmayacak. ABD’de 2016 Başkanlık Seçimleri için aday adaylarından olan Bernie Sanders, bu anlaşmanın yeteri kadar adım atmaya yaramayacağını dile getirdi. İklim değişikliğine yönelik farkındalığın babası olarak bilinen ünlü bilim insanı James Hansen da yapılan pazarlıkları ve görüşmeleri sahtekârlık olarak nitelendirmişti.
Anlaşma Paris’te günlerdir süren İklim Değişikliği Zirvesi kapsamındaki görüşmelerin bir sonucu olarak, anlaşma taslağının yayınlanması ve onaylanması için belirlenen tahmini sürenin öncesinde gerçekleşti. Ancak anlaşmanın kapsamı iki haftadır süren görüşmelerin işaret ettiğinden daha geniş oldu, bunda devletlerin iklim değişikliğinin etkilerine karşı küresel bir savaş yürütmeye yönelik anlaşmaya varmak amacıyla yıllar boyunca etkileşim içinde bulunmasının ve uyum içinde çalışmasının etkisi bulunuyor.