İncelemelerManşetler

Samsung Galaxy A9 İncelemesi

samsung galaxy a9 inceleme
Teknoblog içeriklerine Google Haberler’de abone olun:

Akıllı telefonların arkasında iki kamera görmek artık çok sıradan bir durum oldu. Öyle ki, tek arka kameralı modelleri yadırgar, bunlara burun kıvırır olduk. Üç arka kameralı modeller de normal gelmeye başladı. Böyle bir ortamda Samsung, geçtiğimiz ekim ayında dört arka kameralı Galaxy A9 modeliyle karşımıza çıktı. Aslında bu tarz yenilikleri Samsung’un amiral gemisi Galaxy S veya Note serisinde görmeye alışkınız. Ancak Samsung, geçtiğimiz yaz aylarında işaret ettiği stratejisine uygun şekilde, dört arka kameranın ilgi görüp görmeyeceğini öncelikle Galaxy A serisinin en üst seviye olarak nitelendirebileceğimiz modelinde test etmeyi tercih etti. Ana kameranın yanı sıra ultra geniş açı, derinlik algılama ve telefoto için ayrı lensler mevcut. Böylelikle Galaxy A9, kağıt üstünde güçlü bir kamera sistemine sahip gibi görünüyor. Peki gerçek hayatta durum ne? Galaxy A9 inceleme yazısında dört arka kameranın sergilediği performansa dair yorumlarımızı bulacaksınız.

[wp-review id=”191734″]

Galaxy A9 inceleme: Tasarım

Galaxy A9 da diğer çoğu Samsung Galaxy telefonu gibi cam ve metal birleşimiyle geliyor. Cihazın ön tarafı tamamen düz iken arkada, uzun kenarlara doğru hafif kavis yapan bir tasarım tercih edilmiş. Böylelikle kenarlar olduğundan daha ince görünürken, cihazı kavramak da kolaylaşıyor.  6.3 inç ekranının etrafını saran çerçeve dar sayılmaz, sonuç olarak yüzey alanı aynı seviyede ekran büyüklüğüne sahip cihazlara nazaran daha fazla. Yine de, telefonun rahat taşındığını, tek elle kullanmakta da büyük sorun olmadığını söyleyebiliriz.

samsung galaxy a9 inceleme

Samsung bu telefonun üç farklı renk seçeneğini sunuyor. Bunlar gece siyahı, petrol mavisi ve şeker pembesi olarak sıralanıyor. Bizim elimizde şeker pembesi model var. Üç rengin de kendine has havası olduğunu söylemek gerekiyor. Arka yüze baktığımızda üst taraftaki roze görünümünün alt tarafa doğru iyice pembeye kaydığını görüyoruz. Benzer ton geçişleri diğer renk seçeneklerinde de mevcut. Samsung, bu şekilde Huawei ve Honor’un telefonlarındaki renk oyunlarını takip ediyor. Telefonun kenarlarını saran metal çerçeve de arka yüzle aynı tonlarda geliyor. Ön tarafta ise ekran çerçevesi siyah renkte karşımıza çıkıyor.

Galaxy A9, daha üst sınıf S ve Note serileriyle aynı malzemeden yapılmış olsa da, verdiği hissin o telefonlardakine göre bir kademe daha aşağıda olduğunu söylemek gerekiyor. Tamam, hem tasarım hem de renk seçenekleri açısından A9 fena sayılmaz, ancak o amiral gemisi telefonlardaki hava biraz eksik gibi görünüyor. Tuşlar da biraz daha yavan ve basit gibi geliyor. Telefonun mensup olduğu segmenti düşünürsek, bu çok doğal sayılır.

Samsung, çentikli ekrana karşı koyan yaklaşımını Galaxy A9’da da sürdürüyor. Telefonun 18.5:9 görüntü oranlı ekranı, ince ve uzun yapıda bir tasarımın elde edilmesini sağlıyor. Yukarıda belirttiğimiz gibi, ekranı saran çerçeve alanı az değil. Yüzde 80 seviyesinde bir ekran-görüntü oranı var, ancak günümüzde bu oran artık düşük sayılıyor. Ekranın köşelerinin cihazın gövdesiyle uyumlu olacak biçimde kavis yapması Galaxy A9’a biraz daha hoş bir görüntü kazandırıyor. Üst kısımdaki alanda ahize hoparlörü, ön kamera ve sensör var. Alt kısımda herhangi bir eleman görmesek de, buranın da üst kısım kadar kalın olduğu dikkatimizden kaçmıyor.

Telefonun alt kenarına baktığımızda USB-C portu, hoparlör, mikrofon ve 3.5 mm kulaklık jakını görüyoruz. Telefonda tek bir hoparlör var ve o da alt tarafta yer alıyor. Ses çıkışı ve kalitesi akıllı telefon ortalamalarında. YouTube videolarının izlerken ya da Netflix’te ayaküstü bir şeyler izlerken tatmin edecektir. Ancak müzik dinlerken daha kaliteli ses çıkışı sunan Bluetooth hoparlörü iyi bir tercih olabilir.

Üst tarafta ikinci bir mikrofon daha var. Aynı zamanda burada microSD ve nanoSIM kart tepsisini görüyoruz. Sağ kenarda ses tuşları ve güç butonu üst kısma doğru yerleştirilmiş. Bunlara rahatlıkla erişiliyor. Sol tarafta ise Samsung’un meşhur Bixby tuşunu görüyoruz. Bu tuşa bir kez bastığınızda Bixby Home sayfası açılıyor. Basılı tuttuğunuzda ise sanal asistan Bixby sizden komut bekliyor. Ancak Bixby henüz Türkçe anlayıp konuşamadığı için bu tuş pek işlevsel sayılmaz. Üstelik Samsung hâlâ bu tuşun başka bir uygulama veya işleve atanmasına da izin vermiyor.

Arka tarafta dört adet kamera, düşey eksende sıralanıyor. Dört kameranın etrafı da dikdörtgen çerçeveyle sarılmış. Kamera bölümü dışa doğru hafif bir çıkıntı yapıyor. Bu kümenin altında da LED flaşı görüyoruz. Biraz ortaya doğru kaydığımızda parmak izi okuyucusunu görüyoruz. Parmak izi okuyucusu, işaret parmağınızla yoklayıp kolaylıkla bulacağınız bir noktada. Hızının da fena olmadığını söyleyebiliriz. Parmak izi okuyucusunun yanı sıra Samsung, yüz tanımayı da kimlik doğrulama yöntemi olarak sunuyor. Her ikisini de aynı anda kullanabilirsiniz. Bazı durumlarda yüz tanıma, bazılarında ise parmak izi daha kullanışlı oluyor. Ancak güvenlik seviyesi açısından ikincisinin daha güçlü olduğunu hatırlatmak gerekiyor.

Samsung Galaxy A9 suya veya toza dayanıklı bir telefon değil. Bu nedenle sulak alanlarda veya yağmur altında bu telefonu kullanırken, çekim yaparken dikkatli davranmanızda fayda var.

[tg_gallery_slider gallery_id=”192036″]

Galaxy A9 inceleme: Donanım ve Performans

Samsung Galaxy A9’da 6.3 inç, 1080 x 2220 Full HD+ çözünürlüklü ekran bulunuyor. Super AMOLED ekranın Samsung’a yakışan bir görsellik sunduğunu söyleyebiliriz. Canlı renkler, otomatik olarak ayarlanan parlaklık gibi unsurlarla bu ekran epey iyi bir görüntü sunuyor. Son zamanlarda çıkan çoğu Samsung telefonunda olduğu gibi, ekran uyarlanabilir moda ayarlı biçimde geliyor. Yani ekranın beyaz dengesi ortama göre otomatik olarak ayarlanıyor. Ancak ekran ayarları içinden renk ayarını değiştirebilir veya kendi ayarınızı yapabilirsiniz.

Samsung Galaxy A9’un çentiksiz Sonsuz Ekran’ı, videolar için yeterli görüntüleme alanını sunuyor. Üstelik tam ekran görünümünde çentik gibi görüntüyü gölgeleyici bir unsur sunmaması, bazı kullanıcıların hoşuna gidebilir. Bunun dışında Super AMOLED ekran, yüksek parlaklığıyla dışarıda da iyi bir görüş sunuyor. Böylelikle dışarıda fotoğraf çekerken ya da başka bir işle uğraşırken zorlanmazsınız.

AMOLED teknolojisinin varlığı, Samsung’un Always-on ekran modunun da verimli şekilde çalışmasını sağlıyor. Ekran kapalıyken tarih, saat, pil seviyesi ve bildirimleri tek bir bakışta görebilirsiniz. Galaxy A9 ile aynı segmentteki birçok telefonda bu özelliğin bulunmadığını belirtmemiz gerekiyor.

Telefonun kalbinde Snapdragon 660 yonga set bulunuyor. 600 serisi işlemciler Qualcomm’un orta segment olarak nitelendirilen işlemcileridir. Snapdragon 660 günlük işler için yeterli olur, ancak fotoğraf veya video düzenleme gibi yoğun işlerde ya da üst seviyeye oyunlarda çok fazlasını beklememek gerekiyor. Telefonun 6 veya 8 GB RAM’li versiyonları var. Bizim elimizdeki modelde 6 GB RAM var. Depolama alanı seçenekleri de 64 GB ve 128 GB olarak veriliyor. Türkiye’de satılan Galaxy A9’lar ise 6 GB RAM ve 128 GB dahili hafızaya sahip. Ayrıca microSD kart ile kapasiteyi daha da genişletmek mümkün. Ancak çoğu kullanıcı için 128 GB’ın yeterli olacağını düşünüyoruz.

Snapdragon 660 işlemci kağıt üstünde bu telefonun vermesini beklediğimiz çizgide performansı sunuyor gibi görünüyor. AnTuTu’dan 148 bin seviyesinde bir puan alan telefonun GeekBench 4’te de 1601 tek çekirdek ve 5565 çok çekirdek puanlarını aldığını görüyoruz. Galaxy A9, 2017’nin amiral gemisi telefonlarıyla karşılaştırılabilir derecede bir performans çizgisine ulaşıyor. Pratikte bu telefonun genel olarak iyi işlediğini söyleyebiliriz, ancak ara sıra tıkanmalar ve takılmaların yaşandığını görüyoruz. Normalde Snapdragon 660 seviyesindeki telefonlardan beklemediğimiz takılmaları gözlemliyoruz. Bu durumun yazılımla ilgili olduğunu tahmin ediyoruz ve Samsung’un bu durumla yakından ilgilenmesini tavsiye ediyoruz. Yazılım güncellemeleriyle bu takılmaların önüne geçilebilir.

Yukarıdaki satırları yazdıktan bir gün sonra Samsung Galaxy A9’a bir yazılım güncellemesi geldi. Bu güncelleme Android 8 Oreo için güvenlik güncelleştirmelerini sunarken, performansı da öncesine göre biraz daha iyi seviyeye çıkardı. Kullanıcı arayüzü eskisine göre daha hızlı çalışıyor gibi görünüyor, takılmalar ve yavaşlıklar dikkate değer oranda azaldı.

Isınma konusunda ise Galaxy A9 iyi bir performans sergiliyor. Yoğun benchmark testleri bile cihazın sıcaklığında kayda değer bir değişim yaratmıyor.

Pil tarafına baktığımızda, Galaxy A9’un 3800 mAh kapasiteli bir pile sahip olduğunu görüyoruz. Aslında bu telefon Galaxy Note 9’a göre daha büyük bir alana ve hacme sahip. Ancak 200 mAh da olsa, amiral gemisi kuzeninin gerisinde kalıyor. Bu çok önemli sayılmaz, çünkü Galaxy A9 tatmin edici bir pil performansı sergiliyor. Normal yoğunluklu bir kullanımda sabahtan akşama bir günü rahatlıkla çıkarıyor. Öte yandan telefonu çok yoğun biçimde kullanmaz, kullanımınızı iyice seyreltirseniz, iki güne çıkmanız mümkün olabilir. Çoğunlukla beklemede geçirilmesi durumunda, tek şarjla üçüncü gün bile görülebilir. Tabii ki, bu çok uç bir senaryo olur. Telefonun USB-C portu üzerinden şarj olabilmesi esnekliği artırıyor, sayıları giderek artan USB-C destekli şarj aletlerini ve kablolarını kullanma şansı veriyor. Kutudan çıkan hızlı şarj destekli adaptör ile bir buçuk saat civarında tam doluluğa ulaşmak mümkün oluyor. Yarım saat gibi bir sürede de bir günün yarısını rahat biçimde çıkaracak şarj seviyesine ulaşabilirsiniz.

Kablosuz bağlantı tarafında Samsung Galaxy A9’un çift bant Wi-Fi, Bluetooth 5.0, NFC gibi desteklere sahip olduğunu görüyoruz. GPS desteği de bir hayli kapsamlı, farklı standartları destekliyor. Aynı zamanda Kategori 9 LTE desteği de mevcut. Çekim gücü ve telefon görüşmelerinin kalitesi bakımından da Galaxy A9’un iyi bir performans sergilediğini gözlemledik.

Galaxy A9 inceleme: Yazılım

Samsung Galaxy A9’da Android 8 Oreo yüklü olarak geliyor. Bunun üstünde de Samsung Experience kullanıcı arayüzünü görüyoruz. Samsung, yazılım güncellemeleri konusunda ağır hareket ediyor. Bu nedenle A9’u satın alanların Pie ve One UI güncellemesi için biraz beklemeleri gerekecek gibi görünüyor.

Yine de, Oreo ve Samsung Experience deneyim açısından iyi noktada, bunu söyleyebiliriz. Daha önce deneyimlediğimiz S9+ veya Note 9 gibi telefonlardaki deneyim aşağı yukarı A9’da da sunuluyor. Samsung, Google ve Microsoft’un birçok uygulaması yüklü olarak sunuluyor. Bunun yanı sıra Google Play’den istediğiniz uygulamayı veya oyunu indirebilirsiniz. Bu arada Samsung’un alternatifi Galaxy Apps de mevcut.

Android’de gezinti için klasik navigasyon çubuğunu kullanabileceğiniz gibi, temel ekran hareketlerini de tercih edebilir, navigasyon çubuğu simgelerini ekrandan kaldırabilirsiniz. Hareket ipuçları seçeneğini etkinleştirerek Ana Ekran, Geri ve Son Kullanılanlar işlemlerini görmek için nereden kaydırma yapacağınız rahat biçimde görebilirsiniz.

Galaxy A9’un büyük ekranı aynı anda iki uygulamayı bölünmüş pencerelerde rahatlıkla kullanmaya izin veriyor. Bunun yanı sıra Bixby Home da ana ekran panelinin solunda, size günlük hayatta yardımcı olmak için hazır şekilde bekliyor. Bixby Home’u sol kenardaki fiziksel Bixby düğmesine basarak da açabilirsiniz.

Galaxy A9, Samsung markalı bir telefon ve Samsung ekosistemiyle uyumlu biçimde çalışıyor. Eğer evinizde bir Samsung TV varsa, Smart View sayesinde telefondaki fotoğraf veya videolarınızı TV’ye kolaylıkla yansıtabilirsiniz. Ya da TV’deki görüntüyü telefona yansıtmak da imkan dahilinde. Öte yandan TV’yi de A9 ile uzaktan kumanda edebilirsiniz. Smart Things uygulaması, evdeki diğer Samsung markalı akıllı ev eşyalarını da A9 ile kumanda etmenize olanak sağlayacaktır. Galaxy A9’u aynı segmentteki diğer markalı ürünlerden ayıran, ona avantaj sağlayan en önemli farklardan bir tanesi bu olsa gerek.

Galaxy A9 inceleme: Kamera

Geldik Galaxy A9’un en önemli özelliğine. Bu telefon arkasında barındırdığı dört adet kamerayla dünyada bir ilki gerçekleştirme şerefine erişti. Normalde birden fazla kameraya yer veren üreticilerin lens seçimlerini telefoto, derinlik algılama veya ultra geniş açı arasında yaptığını görüyorduk. Samsung ana kameranın yanına bu üç işlevi donanımsal olarak yerine getirebilecek üç lensi yerleştiriyor. Böylelikle optik yakınlaştırma yapabilen, geniş açılı fotoğraflar çekebilen ve düzgün görünümlü bokeh fotoğraflar ortaya koyabilen bir kamera sistemi elde ediyor.

Yukarıdan aşağı doğru sıralarsak; ilk lens 8 megapiksel, f/2.4 diyafram açıklıklı ultra geniş açılı kamera. Bu kamerada otomatik odaklama yok. İkinci kamera 10 megapiksel, f/2.4, 2 kat optik yakınlaştırma imkanı sunan telefoto kamera. Üçüncü kamera ana kamera; 24 megapiksel, f/1.7 diyafram açıklıklı lense sahip. Son kamera ise 5 megapiksel, f/2.2 lensli derinlik kamerası. Ayrıca ön tarafta da 24 megapiksel, f/2.0 diyafram açıklıklı bir selfie kamerası yer alıyor.

Arkada dört kamera olunca, Galaxy A9’un çok iyi işler ortaya koymasını bekleyebilirsiniz. Ancak beklentilerinizi çok yükseğe çıkarmamanızı tavsiye ederiz. Galaxy A9 gerçekten güzel fotoğraflar çekiyor. Işığın yeterli olduğu ortamlarda canlı ve parlak fotoğraflar çekiyor. Bu noktada f/1.7 diyafram açıklıklı ana lensin etkisi görünüyor. Aynı zamanda fotoğraflarda yakınlaştırma yaptığımızda da, detayların epey fazla olduğunu, pürüzsüzleştirme ya da pikselleşme olmadığını görüyoruz. Bu açıdan Galaxy A9 bizi epey memnun etti.

Ortamda ışık şiddeti azalmaya başladığında ise, gürültü etkisi, diğer bir deyişle kumlanma hissedilmeye başlanıyor. Yine de, ana kamera ile çekilen fotoğrafların tatmin edici olduğunu söyleyebiliriz. Ancak özellikle düşük ışıklı ortamlarda veya gece manzara çekimlerinde yakınlaştırma yaptığınızda, gürültü etkisi ve bulanıklık epey fazla oluyor. Bu noktada Pro moduna geçiş yapıp pozlamayı elle düşürmeniz daha iyi sonuçlar elde etmenizi sağlayabilir. Düşük ışıkta geniş açılı çekimler ise standart kamerayla yapılan çekimlere göre daha karanlık çıkıyor. Zaten çok düşük ışıkta veya aşırı aydınlık ortamlarda telefoto kamerayı kullanarak yakınlaştırma yapmak istediğinizde, Galaxy A9 otomatik olarak standart kameraya geçiş yapıyor ve dijital yakınlaştırma uyguluyor.

Kameralar arasındaki fark belirli durumlarda daha belirgin oluyor. Özellikle standart kamerayla geniş açı ve telefoto kameralar arasında dikkat çekici bir ton farkı var. Örneğin metro durağı gibi, yapay aydınlatmanın olduğu ve fazla aydınlık olmayan ortamda; geniş açı, standart ve yakınlaştırma modlarında yaptığımız çekimlerde, elde ettiğimiz fotoğrafların beyaz dengesi bakımından farklı olduğunu gördük. Ana kamera daha soğuk tonlarda bir kare çıkarırken, diğer lenslerde renk sıcaklığı daha yüksek çıktı.

Canlı odak modu mevcut. Bu sayede arka planı bulanıklaştırılmış fotoğraflar çekebilirsiniz. Ön plandaki kişi veya nesneyle arka planın sınırları iyi şekilde yakalanıyor. Ortaya çıkan sonuçlar fena sayılmaz. Bunun yanı sıra Görsel Zeka modu da mevcut. Böylelikle yemek, çiçek gibi belli fotoğraf çekimlerinde sahne otomatik olarak tanımlanıyor, renk ve pozlama ayarları otomatik yapılıyor. Makro çekimlerini genel olarak otomatik modda gerçekleştirdik. Çekimlerin başarılı olduğunu, fazlasıyla beğendiğimizi söylemeliyiz.

[tg_gallery_slider gallery_id=”192034″]

Galaxy A9’da dört tane kamera var, ancak nedense bu kameraların hiçbiri optik görüntü sabitleme özelliğine sahip değil. Bu nedenle düşük ışıkta çekilen fotoğraflardaki bulanıklığı normal karşılamak gerekiyor. Video çekimlerinde elektronik görüntü sabitleme yapılıyor, ancak bu da 4K video çekimlerinde çalışmıyor. Keşke Samsung en azından ana kamerada optik görüntü sabitlemeye yer verseydi. HDR desteği de mevcut. HDR otomatik olarak devreye giriyor, ancak bazen HDR’nin gerekli olabileceğini düşündüğümüz sahnelerde Galaxy A9 bunun gerekli olmadığına karar veriyor. Bunun sonucu da daha karanlık kalan alanların olduğu fotoğraflar oluyor.

Ön tarafta yer alan 24 megapiksel selfie kamerası fena sayılmaz. Düşük ışıklı ortamlarda bile tahmin ettiğimizden iyi şekilde işliyor. Çekilen fotoğraflardaki parlaklık ve keskinlik tatmin edici seviyede. Aynı zamanda ön kamerayla 1080p Full HD video kaydı gerçekleştirebilirsiniz.

Samsung Galaxy A9, 4K video kaydı yapabiliyor. 4K videolar keskin ve net görünüyor. Ancak optik görüntü sabitleme olmadığı için, bu çekimler fazlasıyla hareketli. El titremelerinin görüntüye etkisi çok fazla. Eğer daha durağan videolar çekmek istiyorsanız, kaliteden ödün vermeli ve Full HD formatını tercih etmelisiniz. Bunu yaptığınızda hareket azaltma özelliği de kullanılabilir oluyor. Ses kaydı kaliteli, ancak dışarıda rüzgarlı havalarda yaptığımız çekimlerde rüzgar uğultusu biraz fazla hissediliyor.

Ultra geniş açılı kamerayla sadece Full HD kayıt yapabilirsiniz. Bu kamerayla ancak ışığın yeterli olduğu ortamlarda çekim yapmanızı öneririz. Aksi takdirde sonuçlar sizi memnun etmez. Standart kamerayla çekim yaparken tek bir dokunuşla iki kat yakınlaştırma yapabilirsiniz. Ancak Galaxy A9, ortama göre telefotoyu mu, yoksa standart kamerayı mı kullanıp yakınlaştırma yapacağına kendisi karar veriyor. Yakınlaştırma yaptığınızda kameranın aniden değiştiğini ya çekerken ya da çektiğiniz görüntüleri izlerken fark edeceksiniz.

Son olarak Kamera uygulamasının arayüzüne de değinelim. Aslında Samsung Galaxy S9, Note 9 gibi telefonlardan bildiğimiz kullanıcı arayüzü mevcut. Tabii ki, bu telefonların One UI’ya geçmeden önceki Kamera uygulamalarını kastediyoruz. Ekranın bir tarafında çekim modları diğer tarafında da hızlı ayarlar bulunuyor. Ayrıca çekim tuşunun olduğu tarafta yakınlaştırma ve geniş açı düğmeleri de var. Bunları kullanmak pratik görünse de, bazen açı değiştirmek istediğimizde kamera arayüzünün bize anında cevap vermediğine tanık olduk. Belki de Samsung bu düğmeleri çok küçük yaptı, boyutlarını biraz daha artırsa, daha rahat biçimde kullanılabilir.

Galaxy A9 inceleme: Sonuç

Her ne kadar Galaxy S9 veya Note 9 gibi amiral gemisi telefonların havasını tam olarak veremese de, Samsung Galaxy A9 şık görünümlü ve havalı bir telefon. Üç farklı renk seçeneği de hoş görünüyor ve insanların dikkatini çekecektir. Çentiğin popüler olduğu ve 2019’da da delikli ekrana sahip telefonlarla tanışacağımız bir ortamda ise, geniş ekran çerçeveli ve herhangi bir yeri kesik olmayan ekrana sahip telefonlar sıradan gelmeye başladı. Yine de, Galaxy A9 bu hâliyle ekranda herhangi bir engel istemeyen büyük ekran tutkunlarının ilgisini çekecektir.

Galaxy A9’un Super AMOLED ekranı hem yeterli görüş alanını sunuyor, hem de kalitesiyle beğenimizi kazanıyor. Full HD+ çözünürlük yeterli, renkler canlı, parlaklık da hiç az değil. Dışarıda da bu telefonu rahatlıkla kullanabilirsiniz. Tek hoparlör çıkışı multimedya deneyiminin amiral gemisi telefonların seviyesinde olmasını önlüyor. Ancak YouTube’da video izlerken herhangi bir sıkıntı çekmezsiniz, ne ekran ne de ses tarafında. Aynısını oyunlar için de söyleyebiliriz. Snapdragon 660 işlemcinin performansı biraz kafamızı karıştırdı. Normalde bu işlemci orta segment telefonların genelinde iyi işlerdi, ancak Galaxy A9’da ara sıra takılmalar, geç tepki vermeler gözlemledik. Neyse ki, incelemeyi yayınlamadan 1-2 gün önce gelen güncelleme bu durumu biraz olsun giderdi. Isınma konusunda da Galaxy A9 epey iyi bir performans sergiliyor, telefon kolay kolay ısınmıyor. 3800 mAh kapasiteli pil, normal yoğunluklu kullanımda bir günü geçmenizi, hatta ikinci günün de hatırı sayılır bir kısmını tek şarjla harcamanızı sağlayabilir. Android 8 Oreo ile gelmesi bu zamanda handikap olarak nitelendirilebilir, ancak Galaxy A9 Oreo ve Samsung Experience arayüzüyle ihtiyaçlarınıza cevap vermeyi başaracaktır. Umarız Samsung yakın zamanda One UI ve Pie güncellemesini getirir.

Kamera tarafında ise tablo biraz karışık. Dört arka kameradan profesyonel seviyede bir performans beklememeniz gerekiyor. Yine de, Samsung Galaxy A9 sizi memnun edecek, bazen şaşırtacak kareler yakalamayı başaracaktır. Samsung dört arka kameraya yer vererek donanım açısında eksik bırakmamış. Ancak işin yazılım tarafını da iyi kurgulamak gerekiyor. Bu tarafta Galaxy A9’un eksiklikleri var. Gerek kameraların yönetimi, gerek çekim esnasında kullanımı olsun, Samsung’un buna biraz daha kafa yorması ve yakın zamanda çıkaracağı yazılım güncellemeleriyle performansı daha iyi hâle getirmesi gerekiyor. O zaman dört arka kameranın hakkı tam olarak verilecektir.

Samsung Galaxy A9 şu anda Samsung Türkiye tarafından 3799 TL’lik fiyat etiketiyle satılıyor. Piyasada daha düşük fiyatlardan da bulmak mümkün. Karşısında ise aynı fiyat aralığından satılan Çinli rakipler bulunuyor. Dört arka kameranın varlığı şu anda o telefonlara karşı çok büyük bir avantaj sağlamıyor. Eğer Galaxy A9’u seçecekseniz, öncelikli nedenleriniz Samsung markası taşıması ve evinizdeki ya da iş yerinizdeki diğer Samsung cihazlarıyla anlaşacak bir telefon olması olacaktır.

İLGİLİ HABERLER