Google, giyilebilir teknoloji tarafındaki sistemini yeniden şekillendirmek üzere Wear OS 6’yı duyurdu. Bu yeni sürümle birlikte en dikkat çeken yenilik, Google Assistant’ın yerini Gemini’ın alacak olması. Gemini, Android ekosisteminin merkezine yerleşen yeni nesil bir yapay zekâ çözümü olarak, şimdi de akıllı saat kullanıcılarının karşısına çıkmaya hazırlanıyor. Daha doğal etkileşimler ve uygulama içi bağlam anlayışıyla saatin işlevselliğini artıracak.
Gemini’ın saatlere entegre edilmesi, yalnızca sesli komutları anlamaktan ibaret değil. Kullanıcılar, karmaşık sorgular yapabilecek, e-postalardaki bilgileri taratabilecek ya da rezervasyon gibi işlemleri konuşarak takip edebilecek. Örneğin bir kullanıcı “Bu akşam bir rezervasyonum var mı?” diye sorduğunda, Gemini Gmail hesabını kontrol ederek yanıt verebilecek. Üstelik kullanıcılar, fiziksel tuşlar, hızlı erişim menüsü ya da “Hey Google” komutuyla Gemini’ı kolayca çağırabilecek.
Her Wear OS 6 işletim sistemli saatte Gemini olmayacak
Yeni tasarım dili olan Material 3 Expressive, yuvarlak ekranlar düşünülerek hazırlanmış durumda. Ekran üzerindeki öğeler artık ekranın eğimine daha uyumlu hale getirilmiş, butonlar kenarlara daha yakın şekilde konumlandırılmış. Yazı tipi tercihleri, animasyon geçişleri ve dokunmatik etkileşimler de bu yeni forma göre optimize edilmiş. Google’ın bu tercihi, daha az görsel karmaşa ve daha kolay erişim anlamına geliyor.
Tasarım açısından dikkat çeken bir diğer yenilik ise bildirimlerdeki görsel ögeler. Artık kullanıcılar, kimden mesaj geldiğini ya da e-postanın kimden olduğunu avatar ve küçük görsellerle anında görebilecek. Bu, saate bakıldığında içeriklerin daha kolay ayırt edilmesini sağlıyor. Renk temaları ise Android telefonlarla senkronize edilebilecek şekilde tasarlandı. Kullanıcılar, saat arayüzlerini telefonlarının temasıyla uyumlu hale getirebilecek.
Her ne kadar Gemini güçlü bir yapay zekâ aracı olsa da, çevrimdışı çalışması şu an için mümkün değil. Gemini’ın çalışabilmesi için ya telefona Bluetooth üzerinden bağlı olunması ya da doğrudan Wi-Fi veya LTE bağlantısına sahip olunması gerekiyor. Google’ın ileride çevrimdışı kullanım desteği eklemeyi planladığı ifade edilse de, bu konuda net bir tarih verilmiş değil. Bu durum, sürekli internet bağlantısı olmayan kullanıcılar için bir sınırlama oluşturabilir.
Gemini her Wear OS 6 cihazında bulunmayacak; yalnızca halihazırda Google Assistant desteği olan saatlerde aktif hale gelecek. Assistant olmayan modeller ise Gemini’ı kullanamayacak. Bu durum, saat satın alırken yazılım desteği konusunun yeniden gözden geçirilmesini gerektirecek. Fakat, geçmişte yaşanan entegrasyon sorunları düşünüldüğünde, bu geçiş sürecinin daha az karmaşık olması bekleniyor.
Pil performansı tarafında da Wear OS 6 küçük ama dikkat çeken gelişmeler barındırıyor. Google, önceki sürümlere göre pil ömründe yüzde 10’a kadar artış sağlandığını belirtiyor. Bu iyileştirme özellikle medya oynatma ya da kontrol işlevlerini sık kullanan kullanıcılar tarafından daha çok hissedilecek. Pil optimizasyonu, tüm cihazlarda aynı etkiyi yaratmasa da, genel kullanıcı deneyimini olumlu yönde etkileyebilir.
Google yetkilileri, pil tasarrufu konusunda yapılan her adımın zorlu ve küçük kazanımlar üzerine kurulu olduğunu ifade ediyor. Wear OS Başkan Yardımcısı Bjorn Kilburn, bu konuda “santim santim ilerliyoruz” sözleriyle sürecin zorluklarını vurguluyor. Her kullanıcının pil performansındaki artışı farklı şekilde deneyimleyeceği de açıkça belirtiliyor. Yine de bu küçük iyileştirmeler, genel memnuniyet açısından önemli bir yere sahip.
Geçmişte Wear OS ile Google Assistant entegrasyonunda yaşanan sorunlar kullanıcıları fazlasıyla etkilemişti. Özellikle Wear OS 2’den Wear OS 3’e geçişte yaşanan gecikmeler ve Samsung ile Tizen birleşimi, birçok markanın platformdan çekilmesine neden olmuştu. Fossil gibi üreticiler bu sürece iki yıl dayandıktan sonra pazardan tamamen çekilmişti. Gemini’ın bu geçişi daha sorunsuz hale getirecek olması, kullanıcı güvenini yeniden kazanma açısından kritik olabilir.
Wear OS 6 ile sunulan özellikler, yalnızca yapay zekâ ile sınırlı değil; tasarım ve enerji verimliliğinde de gözle görülür bir ilerleme mevcut. Geliştirilen kullanıcı arayüzü ve doğal etkileşim desteği, saatleri yalnızca bir bildirim ekranı olmaktan çıkarıp daha akıllı bir asistana dönüştürebilir. İnternet bağlantısına olan gereksinim ve model sınırlamaları bazı kullanıcılar için dezavantaj oluşturabilecek olsa da, genel tabloya bakıldığında Wear OS 6’nın kullanıcı beklentilerine daha yakın bir deneyim sunduğu söylenebilir.
