Volkswagen, ID.3 Pro ve Pro S modellerinde motor gücünü abonelik sistemiyle açmaya başladı. Kullanıcılar, ekstra performansı aylık, yıllık ya da tek seferlik ödeme yaparak aktif hale getirebiliyor.
ID.3, fabrika çıkışında 201 beygir gücüne sahip. Buna rağmen aracın motoru yazılım güncellemesiyle 228 beygire kadar yükseltilebiliyor. Güç artışı yalnızca beygir ile sınırlı değil, tork da 265 Nm’den 310 Nm’ye çıkıyor. Böylelikle araç, günlük kullanımda daha canlı bir sürüş sunabiliyor. Tüm bunların yanında bu özellik donanım olarak araçta hazır bulunuyor ancak kilitli geliyor.
Volkswagen, abonelik fiyatlarını üç farklı şekilde belirledi. Bir ay ücretsiz deneme sonrası kullanıcılar aylık 19,35 euro (yaklaşık 790 TL) ödeyerek performansı açabiliyor. Bunun yanında yıllık abonelik 193 euro (yaklaşık 7.880 TL) olarak fiyatlandırılmış durumda. Kalıcı kullanım içinse 761 euro (yaklaşık 30.850 TL) talep ediliyor. Ne var ki kalıcı seçenek, araca kayıtlı olduğu için ikinci elde de geçerli kalıyor.
Volkswagen motor gücünü abonelik modeliyle kullanıcıya sunuyor
Şirket, bu yaklaşımın geçmişte sunduğu farklı donanım seviyeleri ile benzer olduğunu savunuyor. Çünkü aynı motor hacmi farklı güç seçenekleriyle daha yüksek fiyatlara satılıyordu. Bunun yanı sıra yeni sistem, kullanıcının aracı aldıktan sonra bütçesine göre istediği an ek gücü açmasını mümkün kılıyor. Bu da özellikle uzun yol veya pist kullanımlarında tercih edilebilecek bir seçenek oluşturuyor. Her şeye rağmen kullanıcıların bu modele nasıl yaklaşacağı merak konusu.
Volkswagen, yükseltmenin menzili etkilemediğini açıklıyor. Ayrıca sigorta konusunda da bir değişikliğe gerek duyulmuyor. Çünkü araçlar fabrikadan çıkarken 228 beygir gücü potansiyeliyle kaydediliyor. Dolayısıyla yazılım yalnızca mevcut gücü erişilebilir hale getiriyor. Bunun yanında sistem tamamen uzaktan güncellemelerle devreye alınıyor.
Benzer denemeler otomotiv sektöründe daha önce de görüldü. BMW, bazı pazarlarda ısıtmalı koltuk ve direksiyon için abonelik sistemi başlatmıştı. Buna rağmen gelen yoğun tepkiler üzerine uygulama kısıtlı bölgelerde devam etti. Ne var ki üreticiler yazılım tabanlı donanım kilitlerini gelir kaynağı olarak test etmeyi sürdürüyor. Bu nedenle otomotivde yazılım tabanlı satış modeli daha fazla tartışılır hale geliyor.
Yeni model, araç sahipliği kavramını da değiştirmeye başladı. Çünkü kullanıcılar, satın aldıkları aracın tüm donanımına gerçekten sahip olup olmadıklarını sorguluyor. Bunun yanı sıra, yazılım kilitlerinin farklı yollarla aşılabilmesi de üreticilerin karşı karşıya kalabileceği bir durum. Her ne olursa olsun bu uygulama, otomotiv dünyasında yazılımın rolünü artıran gelişmelerden biri haline geldi. Ayrıca ikinci el araç piyasasında da yeni tartışmaların fitilini ateşlemiş görünüyor.