Volkswagen, Almanya’nın Wolfsburg kentinde yer alan fabrikasında Golf modelinin üretimine geçici olarak ara vereceğini duyurdu. Bu kararın arkasında ise küresel ölçekte yeniden alevlenen mikroçip krizi bulunuyor. Özellikle ABD ile Çin arasındaki siyasi ve ticari gerilim, otomotiv sektöründe zaten hassas olan tedarik zincirlerini bir kez daha sarsmış durumda.
Her şeyden önce üretim kararının zamanlaması dikkat çekiyor çünkü bu durum sadece Golf modeliyle sınırlı kalmayabilir. Fabrikada üretilen Tiguan, Touran ve Tayron gibi modellerin de benzer şekilde etkilenme riski bulunuyor. Şirketin iç yazışmalarında üretimin şimdilik devam ettiği belirtilse de, kısa süre içinde aksaklık yaşanabileceği açıkça ifade ediliyor. Bu gelişmeler üzerine çalışanlara, “dinamik durum” gerekçesiyle kısa süreli etkilerin bile göz ardı edilmemesi gerektiği aktarıldı. Şirketin açıklamasında süre belirtilmemesi de belirsizliği artıran başka bir unsur olarak öne çıkıyor.
Mikroçip sevkiyatındaki kesinti Volkswagen Golf üretim hattını doğrudan etkiledi
Asıl kırılma noktası ise Nexperia isimli yarı iletken üreticisinin çip sevkiyatını durdurmasıyla ortaya çıktı. Hollanda merkezli bu şirket, Çin sermayesine sahip olduğu için geçen ay Hollanda hükümetinin doğrudan müdahalesine maruz kaldı. ABD’nin güvenlik gerekçeleriyle yaptığı baskılar sonucunda, şirketin yönetimi devralındı. Buna karşılık Çin yönetimi, Nexperia’nın mikroçip ihracatını yasaklayarak misilleme yaptı. Bu adım, Volkswagen’in çip tedarikinde ani bir kopukluk yaşamasına neden oldu.
Volkswagen, Nexperia tarafından bilgilendirildiğini ve artık uzun vadeli teslimat güvencesi verilemediğini doğruladı. Bu bilgi, üretim planlamasında ani değişiklikler yapılmasına yol açtı. Ne var ki şirketin elinde mevcut çip stoklarının ne kadar süreceği konusunda kesin bir bilgi bulunmuyor. Buna ek olarak, başka tedarikçilere yönelmenin kısa vadede mümkün olmadığını da belirtmek gerekiyor. Çünkü yeni tedarikçilerle çalışmak için ürünlerin uzun süren test ve sertifikasyon süreçlerinden geçmesi gerekiyor.
Bununla birlikte, üretim süreçlerindeki aksama riski sadece Wolfsburg ile sınırlı kalmayabilir. Volkswagen’in Almanya’daki diğer fabrikaları olan Emden, Zwickau ve Hannover tesisleri de aynı şekilde mikroçip stoklarının tükenme noktasına geldiğini bildiriyor. Şirketin üretim stratejisi gereği bu tesisler birbiriyle bağlantılı çalıştığı için, bir tesiste yaşanacak sorun diğerlerini de etkileyebilir. Bu durum da üretimin tüm Alman operasyonlarında yavaşlayabileceği anlamına geliyor. Yönetim birimleri, bu olasılığa karşı farklı senaryolar üzerine çalışıyor.
Tüm bunların yanında, şirketin üretimi durdurmadan önce devlet destekli çözümleri değerlendirmeye aldığı görülüyor. Özellikle pandemi döneminde sıkça uygulanan Kurzarbeit (kısa çalışma) modeli yeniden gündeme getirildi. Volkswagen’in, Alman hükümetiyle bu modeli hayata geçirmek üzere iletişime geçtiği biliniyor. Bu sistem sayesinde işçiler işten çıkarılmadan, üretimin azaldığı dönemlerde daha düşük saatlerle çalıştırılıyor. Maaşın büyük kısmı ise devlet tarafından destekleniyor.
Küresel otomotiv sektörü, mikroçip krizinden son üç yılda fazlasıyla etkilendi ve hâlâ tam anlamıyla toparlanabilmiş değil. Elektronik bileşenlerin araçlardaki payının hızla artması, çiplerin artık üretimin kalbinde yer aldığını gösteriyor. Her ne kadar bazı üreticiler bu sürece hazırlıklı yakalanmış olsa da, anlık siyasi kararlar tedarik yapısını hızla zayıflatabiliyor.