Ticaret Bakanlığı, yurt dışı merkezli alışveriş platformlarının Türkiye’ye ürün göndermesine dair yeni bir uygulamayı devreye almaya hazırlanıyor. 1 Nisan 2025’te yürürlüğe giren yönetmelikle birlikte, Türkiye’de temsilcisi bulunmayan firmalara bazı sınırlamalar getirilmişti. Şimdi bu sınırların kapsamı daha da genişletiliyor. Yeni düzenlemeye göre, belirli kategorilerdeki ürünlerin kalite ve ürün güvenliği sertifikası taşımaması durumunda Türkiye’ye girişi engellenecek.
Yeni kural, özellikle Çin merkezli TEMU gibi platformları yakından ilgilendiriyor. Son bir yıl içinde günlük kargo gönderim sayısını dört kat artıran TEMU, halen Türkiye’de yasal bir temsilcilik bulundurmuyor. Şirketin gönderdiği ürünlerin çoğunda yerli düzenlemelere uygun bir kalite belgesi yer almıyor. Bu da bakanlık nezdinde hem tüketici sağlığı hem de denetim süreçleri açısından ciddi bir sorun olarak değerlendiriliyor.
Ticaret Bakanlığı, bu çerçevede ayakkabı, tekstil, oyuncak, mutfak ve banyo ürünleri gibi alanlarda belgesiz ürünlerin satışını tamamen yasaklayacak. Platformlar, Türkiye’ye gönderecekleri her bir ürün için geçerli bir güvenlik ve uygunluk belgesi sunmak zorunda olacak. Bu belgelerin, ürünle birlikte satış sayfasında açıkça yer alması gerekecek. Belgeleri bulunmayan ürünlerin sınırdan geçmesine artık izin verilmeyecek.
TEMU’nun hızlı büyümesiyle birlikte bakanlık adımlarını sıklaştırdı
Geçtiğimiz yıl Türkiye’ye günde 50 bin kargo gönderen TEMU, 2025 yılı itibarıyla bu sayıyı 200 bine çıkardı. Bu büyüme, denetim eksikliklerinin de aynı hızda artmasına neden oldu. 16 Mayıs’ta TEMU yetkilileri Ticaret Bakanlığı’na çağrıldı ve temsilcilik atama zorunluluğu tekrar hatırlatıldı. Bakanlık, bu çağrının ardından yeni düzenlemeleri devreye alma hazırlıklarına hız verdi.
Ticaret Bakan Yardımcısı Mahmut Gürcan, konuyla ilgili bir radyo programında yaptığı açıklamada, yurtdışından gelen ürünlerin denetimden geçmeden doğrudan evlere ulaştığını söyledi. Gürcan, bu durumun özellikle kanserojen madde riski taşıyan ürünlerde ciddi sonuçlar doğurabileceğini vurguladı. Tüm bu nedenlerle, artık bu tür ürünlerin yalnızca sertifikalandırıldığı takdirde Türkiye’ye girişine izin verileceğini belirtti. Bakanlık, yalnızca yerli firmalar değil, yurt dışı merkezli platformların da aynı kurallara uyması gerektiği görüşünde.
Tüm bunların yanında, temsilcilik atamayan şirketler için daha ağır yaptırımlar da gündeme geliyor. Bunlar arasında erişim engeli en dikkat çeken adım olarak öne çıkıyor. Bakanlık, gerekli şartları yerine getirmeyen platformlara karşı Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’na başvuru yapabilecek. Bu başvuru Erişim Sağlayıcıları Birliği üzerinden 24 saat içinde sulh ceza hâkimliğine iletilecek ve hâkim 48 saat içinde karar verecek.
Yeni uygulamanın yürürlüğe girmesiyle birlikte, Türkiye’deki tüketicilerin sağlık açısından daha güvenli ürünlere ulaşmasının sağlanması hedefleniyor. Fakat bu sürecin, özellikle düşük fiyatlı ve yoğun sipariş alan ürünlerde ciddi bir daralmaya neden olabileceği öngörülüyor. Öte yandan, denetim mekanizmasının güçlendirilmesiyle birlikte piyasaya giren ürünlerin daha yüksek kalite standardı taşıması mümkün hale gelecek. Bu durum hem tüketicinin korunmasını sağlayacak hem de iç piyasadaki üreticilere karşı oluşan haksız rekabeti azaltacak.