Microsoft, açık kaynak konusunda uzun süre boyunca ısrarcı olduğu tavrının yanlışlığını, biraz geç de olsa, kabul etti. Yazılım devi, masaüstü işletim sistemi pazarındaki hakimiyetinin doruklarında olduğu dönemde Linux’a karşı bir mücadele başlatmıştı. Eski Microsoft CEO’su Steve Ballmer, Linux için “dokunduğu her şeye bulaşan bir fikri mülkiyet kanseri” tanımlamasını yapmıştı.
Ballmer’ın 2001’de yaptığı bu tanımın üzerinden neredeyse 20 yıl geçti. Microsoft’un şimdiki başkanı Brad Smith, şirketinin açık kaynak konusundaki tavrının yanlış olduğunu dile getirdi. Massachusetts Teknoloji Enstitüsü’nde (MIT) düzenlenen bir etkinlikte konuşan Smith, şu ifadeleri kullandı: “Kişisel olarak yüzyılın başındaki açık kaynak patlaması döneminde Microsoft’un tarihin yanlış tarafında yer aldığını söyleyebilirim.”
25 yıldır Microsoft’ta görev yapan Smith, açık kaynak savaşları döneminde şirketin kıdemli avukatlarından biriydi. Tecrübeli yönetici sözlerine “İyi haber şu: Hayat değişmeniz gerektiğini öğreneceğiniz kadar uzun” ifadeleriyle devam etti.
Gerçekten de Microsoft’un Linux’u “kanser” olarak tanımladığı günden bu yana büyük bir değişim gösterdiğini söylemek gerekiyor. Yazılım devi hâlihazırda dünyadaki açık kaynak projelerinin en büyük destekçisi hâline gelmiş durumda. Microsoft söz konusu unvanı Facebook, Docker, Google, Apache gibi şirketleri geride bırakarak kazandı.
Microsoft, açık kaynak konusunda tavrının değiştiğini son yıllarda somut örneklerle gösteriyor. PowerShell ve Visual Studio Code’u açık kaynaklı hâle getiren Microsoft, Edge’in orijinal JavaScript motoru için de aynı işlemi gerçekleştirmişti. Canonical ile Ubuntu’yu Windows 10’a getirmek için işbirliğine giden Microsoft, mobil uygulama gelişimine destek olmak için Xamarin’i satın almıştı. Geliştiricilerin sıklıkla yararlandığı kod havuzu GitHub da Microsoft’un en dikkat çekici satın almalarından biri olmuştu.
