İspanya’nın başkenti Madrid’deki bir mahkeme, Meta’nın kişisel verileri hukuka aykırı biçimde işleyerek haksız rekabet avantajı sağladığı gerekçesiyle 87 dijital medya kuruluşuna toplamda 479 milyon avro tazminat ödemesine hükmetti. Karar, Avrupa Birliği Genel Veri Koruma Tüzüğü’ne (GDPR) ve İspanyol rekabet yasalarına aykırı veri toplama uygulamaları temelinde alındı. Mahkeme, şirketin bu yolla elde ettiği çevrim içi reklam gelirlerinin, medya kuruluşlarının gelirlerini olumsuz etkilediğini vurguladı.
2018 yılında GDPR’ın yürürlüğe girmesinin ardından Meta, Facebook ve Instagram platformlarında kullanıcı verilerini toplamak için başvurduğu yasal dayanağı değiştirmişti. Şirket, daha önce kullanıcı rızasına dayanan veri işleme modelini terk ederek, verilerin “sözleşmenin ifası için gerekli” olduğu iddiasına yönelmişti. Ne var ki, Avrupa’daki düzenleyici kurumlar bu yaklaşımı geçersiz bularak Meta’yı eleştirmiş, şirket de 2023 yılında yeniden kullanıcı rızasına dayalı modele dönüş yapmıştı.
Mahkeme: Meta, rekabette haksız avantaj sağladı
Madrid Mahkemesi, Meta’nın veri toplama uygulamalarının çevrim içi reklam pazarında İspanyol dijital medya kuruluşlarının rekabet gücünü zayıflattığı kanaatine vardı. Mahkeme, şirketin reklam gelirlerini artırmak amacıyla kullanıcıların kişisel verilerini izinsiz işlediğini ve bu durumun yerel medya kuruluşlarının reklam gelirlerinde kayba yol açtığını belirtti. Bu nedenle tazminat miktarı, Meta’nın beş yıllık dönemde elde ettiği reklam gelirlerine orantılı olarak hesaplandı.
Karar metninde şu ifadeler yer aldı: “Bu kadar büyük miktarda kişisel verinin hukuka aykırı işlenmesi, Meta’ya İspanyol çevrim içi medya kuruluşlarının ulaşamayacağı düzeyde bir avantaj kazandırmıştır. Bu durum, yerel dijital medyanın reklam gelirlerine doğrudan zarar vermiştir.” Özellikle küçük ve orta ölçekli dijital yayıncıların, Meta’nın veri erişimiyle rekabet edememesi dikkat çekti.
Bunun yanında, Meta’nın reklam hedeflemelerinde kullanıcı verilerini geniş kapsamda kullanabilmesi, şirketin daha etkin reklam kampanyaları yürütmesine imkân sağladı. Yerel medya kuruluşlarının bu düzeyde ayrıntılı hedefleme yapamaması, rekabeti daha da zorlaştırdı.
Meta, mahkemenin verdiği kararı haksız buluyor ve temyize başvuracağını açıkladı. Reuters’a yapılan açıklamada şirket, kararın herhangi bir zarara dayanmadığını ve çevrim içi reklamcılığın işleyişine dair temel gerçekleri göz ardı ettiğini savundu. Meta ayrıca, kullanıcılarına şeffaf bilgi sunarak, deneyimlerini kontrol etmeleri için gerekli araçları sağladığını ve tüm yasal düzenlemelere uygun davrandığını ileri sürdü.
Her şeye rağmen, Meta’nın 2018 ile 2023 yılları arasında kullandığı veri işleme modeli, İspanya’daki dijital yayıncılar tarafından ciddi zararlarla ilişkilendirildi. Bu nedenle açılan davada verilen tazminat kararı, Avrupa’daki büyük teknoloji şirketlerinin sadece gizlilik değil, aynı zamanda rekabet hukuku açısından da daha sıkı denetlenmesine işaret ediyor.
Meta daha önce de benzer gerekçelerle Avrupa’nın çeşitli ülkelerinde para cezalarıyla karşı karşıya kalmıştı. Örneğin İrlanda Veri Koruma Komisyonu, geçtiğimiz yıllarda şirkete çok sayıda ceza kesmişti.








