Marvel’ın yeni dövüş oyunu Marvel Cosmic Invasion, 1 Aralık itibarıyla oyuncularla buluşacak. Klasik beat ’em up türünü temel alan yapım, nostaljik öğelerle modern oyun dinamiklerini harmanlıyor. PC, PlayStation 5, PlayStation 4, Xbox, Nintendo Switch ve Switch 2 gibi çok sayıda platformda eş zamanlı olarak sunulacak. Bu durum, oyunu daha ilk günden erişilebilir hale getiriyor.
Karakter seçim ekranı, türün alışıldık yapısına uygun biçimde iki kişilik bir takım oluşturma mantığıyla hazırlanmış. Oyuncular, 15 süper kahramanlık kadrodan ikili bir ekip kurarak maceraya dahil oluyor. Bunun yanı sıra, dövüş sırasında karakterler arasında anlık geçiş yapılabiliyor. Bu sistem, sadece oynanış çeşitliliğini artırmakla kalmıyor, aynı zamanda taktiksel kararları daha değerli hale getiriyor. Ek olarak, her karakterin kendine özgü komboları ve özel yetenekleri bulunuyor. Tüm bunlar, sahada değişken stratejilere zemin hazırlıyor.
Marvel Cosmic Invasion çizgi roman estetiğini ve piksel grafikleri birleştiriyor
Karakter kadrosunun son fragmanla birlikte genişlediği duyuruldu. Phoenix (Jean Grey) ve Iron Man, Spider-Man, Wolverine ve Captain America gibi isimlere katılarak toplam listeyi tamamladı. Jean Grey’in seslendirmesi, X-Men ‘97 dizisinden tanınan Jennifer Hale tarafından yapılıyor. Bu detay, hem nostalji hem de kalite beklentisi açısından önemli. Üstelik her karakterin dövüş stilinde, çizgi roman kökenine uygun detaylar yer alıyor. Bu durum, oynanışa kimlik kazandırıyor.
Görsel anlamda, Marvel Cosmic Invasion bariz biçimde 90’lı yılların Marvel çizgi romanlarından ilham alıyor. Piksel sanatıyla işlenmiş arka planlar, her bölümde farklı bir atmosfer yaratıyor. Mekan tasarımlarında sade ama karakteristik bir yapı tercih edilmiş. Bu tercih, karakter animasyonlarını daha belirgin hale getiriyor. Özellikle dövüş anlarında kamera hareketlerinin sade yapısı, görsel bütünlüğü destekliyor. Tüm bunların yanında, renk paletindeki canlı tonlar da çizgi roman havasını perçinliyor.
Tribute Games’in geliştirici koltuğunda oturması, oyunseverler için güven verici bir detay. Stüdyonun önceki çalışması olan TMNT: Shredder’s Revenge, hem eleştirmenler hem de oyuncular tarafından olumlu karşılanmıştı. Dolayısıyla bu yeni projeye yaklaşırken, belli bir kalite çıtası zaten beklenti olarak oluşmuş durumda. Yayıncı koltuğundaki Dotemu ise bu yıl içinde Absolum ve Ninja Gaiden: Ragebound gibi iki önemli oyunu daha piyasaya sürdü. Her iki oyun da beat ’em up türünde kendine yer edindi. Bu işbirliği, projenin temellerinin sağlam atıldığını gösteriyor.
Oynanışın merkezinde yer alan co-op sistemi, dört kişiye kadar oyuncu desteği sunuyor. Yerel ya da çevrim içi bağlantılar üzerinden ortak oyun deneyimi mümkün kılınmış. Bunun yanında çapraz platform desteği sayesinde farklı cihazlardaki oyuncular da birlikte oynayabiliyor. Özellikle arkadaş grubuyla çevrim içi oyun oynayanlar için bu, büyük kolaylık anlamına geliyor. Oyuncular istedikleri zaman birlikte savaşa katılabiliyor. Böylece sosyallik ile aksiyon arasındaki denge korunmuş oluyor.
Dövüş sisteminde hız, refleks ve karakter geçiş zamanlaması gibi unsurlar belirleyici rol oynuyor. Kontrol şeması sade tutulmuş olsa da, hareket kombinasyonları öğrenildikçe oyun derinleşiyor. Düşman yapay zekası, basit kalıpların ötesine geçmeye çalışıyor. Her bölgenin farklı düşman tiplerine sahip olması da oynanışı tekdüzelikten uzaklaştırıyor. Bununla birlikte, mini boss ve ana boss savaşlarında belirgin zorluk artışı hissediliyor. Tüm bunlar, deneyimi monotonluktan koruyor.
Ses tasarımında, karakterlerin seslendirmelerinden arka plan müziklerine kadar birçok detay özenle hazırlanmış. Her kahramanın ses tonu, orijinaline yakın tutulmuş ve bu da gerçekçilik hissini artırıyor. Özellikle dövüş anlarında ritmi artıran arka plan müzikleri, retro oyunlara gönderme yapıyor. Ses efektleri de karakter hareketlerine paralel olarak dinamik biçimde ayarlanmış. Müzik ve efekt dengesi, oyuncuyu aksiyonun içine çekiyor. Bu sayede ses atmosferi, görsel deneyimi tamamlayan bir unsur haline geliyor.