HMD Global, geleneksel tuşlu telefon deneyimini bulut teknolojisiyle harmanlayan HMD Touch 4G modelini tanıttı. Şirket bu cihazla, akıllı telefonlardan uzak kalmak isteyen ama temel çevrim içi hizmetlere erişmek isteyen kullanıcıları hedefliyor. Touch 4G, tasarımıyla nostaljik bir görünüm sunarken yazılımıyla günümüzün ihtiyaçlarına cevap veriyor. HMD’nin bu hamlesi, klasik telefon kavramını yeniden yorumlama çabasının açık bir göstergesi olarak değerlendiriliyor.
Hindistan pazarı için özel olarak geliştirilen cihaz, RTOS Touch adındaki hafif bir işletim sistemiyle çalışıyor. Bu sistem, veri kullanımını minimumda tutarak bulut tabanlı uygulamalara erişim sağlıyor. “Cloud Phone Service” adı verilen servis üzerinden çalışan uygulamalar, temel internet işlevlerini kullanıcıya sunuyor. Bunun yanında, cihaz çevrim içi bağlantıya gerek kalmadan belirli hizmetleri çalıştırabiliyor. Tüm bunların yanında, sade yapısına rağmen kullanıcı deneyimini zenginleştiren çeşitli özellikler de dikkat çekiyor.
HMD Touch 4G, basit tasarımıyla modern bağlantı özelliklerini bir arada sunuyor
HMD Touch 4G’de önceden yüklenmiş Express Chat adlı bir mesajlaşma uygulaması bulunuyor. Bu uygulama, metin, ses ve görsel iletişimini destekliyor. Buna ek olarak, Android ve iOS kullanıcılarıyla da doğrudan sohbet etme imkânı tanıyor. Her ne kadar cihaz klasik bir yapıya sahip olsa da, bu özellik sayesinde modern bir iletişim köprüsü oluşturuyor. Bu yönüyle Touch 4G, farklı platformlar arasında etkileşim kurabilen ender tuşlu telefonlardan biri olarak öne çıkıyor.

Cihazın ekranı 3,2 inç büyüklüğünde ve 320×240 piksel çözünürlüğe sahip. LCD panel, parlaklık ve renk doygunluğu bakımından yeterli bir seviyede. Buna rağmen, ekran çözünürlüğü günümüz standartlarının oldukça gerisinde kalıyor. Yine de hedef kullanıcı kitlesi için bu durum ciddi bir eksiklik yaratmıyor. Öte yandan sade arayüzü ve kolay okunabilir menü yapısı, cihazı her yaş grubuna hitap eder hale getiriyor.
Donanım tarafında Unisoc T127 işlemcisi bulunuyor ve bu çipset 64 MB RAM ile destekleniyor. Dahili depolama alanı 128 MB ile sınırlı olsa da, microSD kart desteği sayesinde kapasite 32 GB’a kadar yükseltilebiliyor. Bu yapı, düşük maliyetli bir cihaz için dengeli bir çözüm oluşturuyor. Depolama sınırlaması göz önünde bulundurulduğunda, cihazın temel multimedya ve iletişim ihtiyaçlarına odaklandığı anlaşılıyor. Bunun yanında sistemin akıcı çalışması, RTOS Touch’ın hafif yapısından kaynaklanıyor.

Gücünü 1950 mAh kapasiteli pilden alan Touch 4G, USB-C bağlantı noktasıyla şarj ediliyor. Bu bağlantı tipi, bu fiyat aralığında sunulan cihazlarda nadir görülüyor. Pil ömrü, ortalama kullanımda birkaç günü rahatlıkla çıkarabilecek düzeyde. Buna rağmen, kullanıcılar yoğun veri kullanımı sırasında şarjı daha sık takviye etmek zorunda kalabiliyor. Yine de uzun bekleme süresi, klasik telefon alışkanlığını koruyanlar için memnuniyet verici bir detay olarak öne çıkıyor.
Dayanıklılık açısından cihaz, IP52 koruma sertifikasına sahip. Bu koruma, cihazı su sıçramalarına ve toza karşı dirençli hale getiriyor. Bunun yanında Touch 4G’de 3,5 mm kulaklık girişi, FM radyo, Bluetooth 5.0 ve Wi-Fi (802.11n) bağlantısı yer alıyor. Tüm bunlara ek olarak, cihaz mobil erişim noktası (hotspot) olarak da kullanılabiliyor. Böylece düşük fiyatlı bir telefondan beklenmeyecek kadar geniş bir bağlantı yelpazesi sunuyor.
Cihazın renk seçenekleri arasında camgöbeği ve koyu mavi bulunuyor. Bu iki renk, sade tasarımı tamamlayan pastel tonlarıyla cihazın görünümüne zarif bir karakter kazandırıyor. HMD, renk seçiminde nostaljik Nokia dönemine gönderme yapar biçimde klasik bir çizgi izliyor. Bu durum, markanın geçmişine olan bağlılığını da gösteriyor. Fakat cihazın genel tasarımı günümüz kullanıcı alışkanlıklarına uygun biçimde sade tutulmuş.
HMD Touch 4G, Hindistan’da 3.999 rupi (yaklaşık 1880 TL) fiyat etiketiyle satışta. Uygun fiyatı, geniş bağlantı seçenekleri ve bulut tabanlı uygulama desteğiyle düşük gelirli kullanıcılar için cazip bir alternatif oluşturuyor. Bu cihaz, akıllı telefon karmaşasından uzak kalmak isteyenlerin ihtiyaçlarını sade bir dille karşılıyor. Özellikle dijital okuryazarlığı düşük kullanıcılar için pratik bir çözüm olarak öne çıkıyor.