Türkiye’nin 2026 yılında geçmeyi planladığı 5G teknolojisi için düzenlenecek frekans ihalesinin kapsamı belli oldu. BTHaber’den Kemalettin Bulamacı’nın aktardığına göre 16 Ağustos 2025 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanı Kararı ile ihalede 700 MHz ve 3.5 GHz bantları yer alacak. Ancak en yüksek hızları sağlayacak 26 GHz mmWave bandı dahil edilmeyecek.
İhalede sunulacak paketler ve taban fiyatlar ayrıntılı şekilde açıklandı. 700 MHz FDD bandında her biri 2×10 MHz genişliğe sahip üç paket mevcut. Bunların asgari bedeli 425 milyon dolar olacak. 3.5 GHz TDD bandında ise 1×80 MHz genişliğinde üç paket 200 milyon dolardan ihaleye çıkacak. 1×20 MHz genişliğinde beş paket 50 milyon dolardan satışa çıkacak. Tüm paketlerin satılması durumunda toplam ihale bedeli KDV hariç 2 milyar 125 milyon dolara ulaşacak. Bu nedenle ihalenin büyüklüğü hem operatörler hem de piyasa açısından önemli bir eşik niteliğini taşıyor..
Frekans tercihleri kapsama alanı ve veri kapasitesiyle doğrudan ilişkili. 700 MHz bandı kırsal bölgelerde ve kapalı mekanlarda daha güçlü sinyal sağlıyor. 3.5 GHz bandı ise yoğun nüfuslu şehirlerde kapasite artışı için kritik rol oynuyor. Buna rağmen 5G’nin en yüksek hız ve en düşük gecikme özelliklerini ortaya çıkaran 26 GHz mmWave bandı ihaleye dahil edilmedi. Bu durum stadyum, havaalanı ve konser alanı gibi kalabalık bölgelerde hizmet kalitesinin ilk aşamada sınırlı kalacağı anlamına geliyor.
26 GHz bandı ihalenin dışında kaldı
İhalenin mali şartları da kararda net bir şekilde yer aldı. Kazanan işletmeciler ödemelerini üç eşit taksitte yapacak. Ödemelerin vadesinde gerçekleşmemesi halinde yıllık %7,93 oranının iki katı tutarında gecikme faizi söz konusu olacak. Eğer ödeme, vade tarihinden itibaren 30 gün içinde faiziyle birlikte yapılmazsa BTK yetkilendirmeyi feshetme sürecini başlatabilecek. Bu nedenle işletmeciler için ödeme takviminin önemi oldukça yüksek.
Cumhurbaşkanı Kararı, 2029 yılından itibaren mevcut GSM, UMTS ve IMT frekanslarının kullanımına da imkan tanıyor. Operatörler bu frekansları ellerinde tutmak için her yıl brüt satışlarının %5’i oranında ek ödeme yapacak. Bunun yanı sıra, ek bir teminat mektubunun da BTK’ya sunulma zorunluluğu var. Böylelikle mevcut spektrum varlıkları yeni döneme entegre olacak. Bu koşulların hem maliyetler hem de frekans planlaması üzerinde doğrudan etkisi olacak.
Türkiye’deki mobil operatörlerin mevcut spektrum dağılımı da ihalenin sonuçlarını etkileyecek. Turkcell 234.4 MHz ile en fazla frekans varlığına sahip durumda. Türk Telekom 175 MHz ile ikinci sırada bulunuyor. Vodafone Türkiye ise 139.8 MHz frekans kapasitesiyle daha düşük bir seviyede yer alıyor. Bu farklılık ihalede hangi operatörün hangi paketlere yöneleceğini belirleyecek.
Yeni frekansların dağıtımıyla 5G’nin ilk aşamada 700 MHz ve 3.5 GHz bantları üzerinden hizmet vermesi öngörülüyor. Bu bantlar geniş kapsama ve veri kapasitesi açısından katkı sağlayacak. Ne var ki 26 GHz bandının ihalede yer almaması, küresel ölçekte öne çıkan ultra hızlı 5G deneyimlerinin Türkiye’de başlangıçta sunulamayacağı anlamını taşıyor. Böylelikle ihalenin etkileri hem altyapı yatırımları hem de kullanıcı deneyimleri açısından belirleyici olacak.