Xiaomi, Türkiye televizyon pazarına sekiz farklı modelle giriş yaparak ürün gamını daha da genişletti. Bu yeni modeller, farklı kullanım alışkanlıklarına sahip tüketicilere özel çözümler sunuyor. Her seride hem tasarım hem de teknik özellikler açısından farklı yaklaşımlar benimsenmiş. Böylece kullanıcılar sadece izleme alışkanlıklarına değil, aynı zamanda bütçelerine uygun alternatifler arasından seçim yapabiliyor.
Televizyonlar A Serisi, A Pro Serisi, S Pro Mini LED ve Max Serisi olmak üzere dört ana gruba ayrılıyor. Ekran boyutları 55 inçten başlayarak 100 inçe kadar ulaşıyor. Ne var ki farklı ekran boyutları, yalnızca görsel büyüklük değil, deneyim kalitesini de doğrudan etkiliyor. Tüm bunların yanında yenileme hızları, ses teknolojileri ve panel türleri de modelden modele değişiklik gösteriyor. Kullanıcıya tek bir tasarımla sınırlı kalmak yerine, esnek bir seçenek yelpazesi sunulmuş durumda.
Xiaomi geniş ürün gamıyla farklı kullanıcı gruplarına hitap ediyor
Xiaomi’nin A Serisi, 55 ve 65 inçlik modellerle giriş seviyesinde tercih ediliyor. 4K çözünürlüklü Eye-Care ekran teknolojisi, uzun süreli kullanımda göz konforunu artırıyor. Bunun yanında HDR desteği, renklerin ve kontrastın daha gerçekçi görünmesini sağlıyor. HDMI üzerinden etkinleşen Game Boost modu, yenileme hızını 120Hz seviyesine taşıyarak özellikle oyun performansında fark yaratıyor. Ek olarak, ultra ince çerçeveli metal tasarım da hem zarafet hem de kullanım kolaylığı sunuyor.
Ses deneyimi söz konusu olduğunda da A Serisi dikkat çekici özellikler taşıyor. Dolby Audio, DTS:X ve DTS Virtual:X destekleri sayesinde ses, daha geniş bir alana yayılıyor. Bu ses teknolojileri, özellikle film ve dizi içeriklerinde etkileyici bir atmosfer yaratıyor. Google TV ile dizi, film ve canlı yayınlara tek ekrandan ulaşmak mümkün hale geliyor. Böylece sadece bir televizyon değil, kapsamlı bir içerik merkezi sağlanıyor.
A Pro Serisi ise 55, 65 ve 75 inç boyutlarında sunularak daha fazla ekran seçeneği isteyenlere hitap ediyor. 4K QLED ekran teknolojisi, renk doygunluğunu ve görüntü netliğini artırıyor. 120Hz yenileme hızı, hızlı görüntülerde dahi akıcılığı koruyarak göz yormayan bir izleme deneyimi sağlıyor. Çerçeve tasarımı neredeyse görünmez hale getirilmiş; bu da ekranın bulunduğu alanda estetik bir bütünlük oluşturuyor. Dolby ve DTS destekleri bu seride de korunarak, kullanıcıya sinema benzeri bir ses sahnesi sunuluyor.
Tüm bu donanım özellikleri, yazılımsal olarak da desteklenmiş durumda. Google TV arayüzü sayesinde içeriklere erişim oldukça sadeleştirilmiş. Ne var ki sadeleştirme, işlevsellikten ödün verilmeksizin yapılmış. Böylece kullanıcılar hem aradıklarını kolayca bulabiliyor hem de yeni içerik önerileriyle karşılaşabiliyor. A Pro Serisi, orta-üst segmentte dengeli bir deneyim arayanlara güçlü bir alternatif oluşturuyor.
S Pro Mini LED modeli ise yalnızca 75 inçlik tek bir ekran boyutuyla sunuluyor. Bu modelde kullanılan QD-Mini LED panel, özellikle parlaklık ve kontrast seviyeleriyle dikkat çekiyor. 704 ayrı aydınlatma bölgesiyle siyahlar daha derin, beyazlar ise daha parlak görünüyor. Bu da sahne geçişlerinde ayrıntıların kaybolmamasını sağlıyor. Panelin düşük yansımaya sahip yapısı ise özellikle aydınlık ortamlarda izleme kalitesini ciddi oranda artırıyor.
Standart yenileme hızı 144Hz olarak belirlenmişken, “Rekabetçi Mod” aktif hale getirildiğinde bu değer 288Hz’e kadar çıkabiliyor. Bu özellik, profesyonel düzeyde oyun performansı isteyen kullanıcıları hedef alıyor. Aynı zamanda film izlerken veya spor karşılaşmalarında da görüntü akıcılığı hissedilir biçimde artıyor. S Pro Mini LED, görüntü kalitesine öncelik verenler için ciddi bir seçenek olarak konumlanıyor. Fakat tüm bu özellikler, fiyatlandırma anlamında modelin üst segmentte yer almasına neden oluyor.
Max Serisi, dev ekran tercih eden kullanıcıları merkeze alıyor. 85 ve 100 inçlik bu modellerde kullanılan Quantum Dot panel, büyük ekranlarda bile detay kaybını önlüyor. 144Hz yenileme hızı sayesinde özellikle hızlı aksiyon sahnelerinde kare düşüşü yaşanmıyor. Dolby Vision ve Dolby Atmos desteği ise ev ortamında çok yönlü bir medya deneyimi oluşturuyor. Bu tür modeller, yalnızca ev sineması değil, aynı zamanda sunum ve ofis ortamları için de uygun hale geliyor.
Ekran genişledikçe kullanıcıdan beklentiler de artıyor; Xiaomi, bu beklentileri teknik olarak karşılayacak özellikleri Max Serisi’ne entegre etmiş. Tüm bunların yanı sıra, cihazların arayüzü de geniş ekranlara uygun şekilde optimize edilmiş. Böylece büyük boyut, kullanıcı deneyimi açısından bir dezavantaj oluşturmuyor.
