Elon Musk’ın kurduğu xAI, yapay zekâ alanındaki en büyük rakiplerinden biri olan OpenAI’a karşı yeni bir dava açtı. Dava dilekçesinde, eski çalışanların şirketten ayrılmadan önce gizli bilgileri alarak OpenAI’a taşıdığı ileri sürüldü. Bu iddialar, son aylarda taraflar arasında giderek artan gerginliğin bir devamı niteliğinde görüldü.
xAI’a göre, yaşananlar tek bir olaydan ibaret değil, tam tersine daha büyük ve organize bir planın parçası. Şirketin avukatları, bazı mühendislerin ve yöneticilerin gizli verileri izinsiz şekilde dışarı çıkardığını öne sürüyor. Bunun yanında, OpenAI’ın bu isimleri kadrosuna dahil ederek ticari sırları kendi projelerinde kullandığı iddia ediliyor. Kaynak kodların kişisel cihazlara aktarılması, dava dosyasındaki en dikkat çekici başlıklardan biri oldu. Tüm bunların yanında, bu süreçte veri merkezlerinin hızla kurulmasına dair yöntemlerin de paylaşıldığı söyleniyor.
xAI, eski çalışanların gizli bilgileri aktardığını öne sürüyor
Belgelerde, xAI’a bağlı çalışan mühendis Jimmy Fraiture’un kodları kişisel cihazlarına indirerek OpenAI’a götürdüğü ifadesi yer aldı. Fraiture’un şu anda OpenAI’da görev yaptığı belirtiliyor ve bu durum dava açısından kritik bir unsur olarak gösteriliyor. Yine aynı belgelerde, üst düzey bir finans yöneticisinin de şirketin hızlı veri merkezi kurma yöntemlerini aktardığına dair bilgiler bulunuyor. Bu tür bilgilerin aktarılması, xAI’a göre doğrudan haksız rekabet doğuruyor. Her şeye rağmen, OpenAI tarafı bu suçlamaları kesin bir dille reddediyor.
İddiaların merkezindeki diğer isim ise Xuechen Li oldu. Li’nin, xAI’daki görevinden ayrılmadan önce gizli belgelere eriştiği ve sonrasında OpenAI’da işe başladığı öne sürülüyor. Şirketin hukuk ekibi, bu durumun münferit olmadığını ve daha geniş bir aktarım zincirinin parçası olduğunu vurguluyor. Li hakkında açılan önceki davanın üzerine yeni davanın eklenmesi, tabloyu daha da karmaşık hale getirdi. Tüm bunların yanında, Li’nin OpenAI’daki rolü de davanın seyrini etkileyebilir.
OpenAI’ın açıklamaları ise net oldu. Şirket, Musk’ın bu tür davaları sürekli olarak açarak bir baskı stratejisi kurmaya çalıştığını savunuyor. Bunun yanı sıra, başka şirketlerin sırlarını almak gibi bir amaçları olmadığını da dile getiriyorlar. Gizlilik ihlallerine karşı toleranslarının sıfır olduğunu vurgulayan OpenAI, suçlamaları gerçek dışı buluyor. Öte yandan, bu açıklamalar taraflar arasındaki gerilimi azaltmak yerine daha da artırıyor. Kamuoyu ise bu davanın sonucunu dikkatle izliyor.
Elon Musk ile OpenAI arasındaki çekişme aslında uzun süredir devam ediyor. Musk, OpenAI’ın Microsoft ile yakın ilişkisini defalarca eleştirmişti. Buna ek olarak, şirketin kâr amacı güden bir yapıya dönüşmesini de ciddi bir sorun olarak göstermişti. Şimdi açılan dava, geçmişteki tartışmalara yeni bir boyut eklemiş oldu. Bunun yanında, sektördeki rekabetin nasıl sertleştiğini gözler önüne serdi.
Musk’ın şirketi geçtiğimiz aylarda yalnızca OpenAI’a değil, Apple’a karşı da hukuki girişimlerde bulunmuştu. Özellikle App Store’da ChatGPT’nin sıralamalarda en üstte yer alması eleştirilmişti. Musk, Grok’un geriye itilmesini açık bir rekabet ihlali olarak nitelendirmişti. Bu süreç, teknoloji dünyasında büyük yankı uyandırdı. Her şeye rağmen, Apple’ın açıklamaları tartışmayı durdurmaya yetmedi.
Yapay zekâ alanında büyüyen rekabet, ticari sırların korunmasını daha da önemli hale getiriyor. Şirketlerin gizli bilgilerinin çalışanlar aracılığıyla rakiplere geçmesi, davaların artmasına yol açıyor. Bunun yanında, yetenek transferi de farklı hukuki tartışmaların kapısını aralıyor. xAI ile OpenAI arasındaki dava, bu açıdan sadece iki şirketin değil, tüm sektörün geleceği için emsal teşkil edebilir. Fakat davanın nasıl sonuçlanacağı henüz belirsizliğini koruyor.
Sektör uzmanları, yapay zekâ pazarının büyümesiyle birlikte benzer anlaşmazlıkların çoğalacağını düşünüyor. Gizli bilgilerin korunması, teknoloji şirketleri için en önemli başlıklardan biri olmaya devam ediyor. Bunun yanı sıra, mahkemelerin vereceği kararlar şirketlerin stratejilerini doğrudan etkileyecek. Tüm bunların yanında, yeni davalar teknoloji dünyasında daha sık gündeme gelecek gibi görünüyor. Şirketler arasındaki gerilim, uzun vadede rekabetin kurallarını yeniden şekillendirebilir.
