Trump Media & Technology Group, ABD Başkanı Donald Trump’ın sosyal medya platformu Truth Social’ın arkasındaki şirket olarak tanınıyor. Bu şirketin, yüksek teknoloji alanında faaliyet gösteren ve Google’ın da desteklediği TAE Technologies ile birleşmesi, kamuoyunda şaşkınlıkla karşılandı. Financial Times tarafından bildirilen bilgilere göre, bu birleşme anlaşmasının toplam değeri yaklaşık 6 milyar dolar seviyesinde. Söz konusu anlaşmanın amacı, dünyada ticari ölçekteki ilk nükleer füzyon enerji santralinin inşası olarak açıklandı.
Her ne kadar Trump Media dijital medya ve sosyal ağ alanında faaliyet gösteriyor olsa da, enerji teknolojileri ile doğrudan bir ilgisi bulunmuyor. Buna karşın TAE Technologies, 1998 yılından bu yana nükleer füzyon araştırmalarına odaklanmış ve zaman içerisinde Google, Chevron gibi önemli yatırımcıların ilgisini çekmeyi başarmış bir firma. Şirket, füzyon enerjisi alanında kayda değer teknolojik ilerlemelere imza attığını ve hedeflerinin ticari ölçekte elektrik üretimi olduğunu belirtiyor.
Trump Media, TAE Technologies’e 300 milyon dolar sermaye katkısı sağlayacak
Birleşme kapsamında Trump Media’nın TAE Technologies’e 300 milyon dolarlık bir sermaye katkısı sağlaması öngörülüyor. Ancak bu tutarın kaynağı netleşmiş değil. Zira Trump Media’nın sadece geçen çeyrekte 55 milyon dolarlık zarar açıkladığı göz önüne alındığında, bu büyüklükteki bir yatırımın nasıl finanse edileceği konusunda çeşitli soru işaretleri doğuyor. Buna rağmen, Trump’ın kişisel etkisi ve bağış toplama konusundaki yetkinliği, bu finansmanın sağlanmasında önemli bir rol oynayabilir.
Bu birleşme tamamen hisse bazlı bir yapı üzerinden gerçekleşecek. Hisse senedi piyasalarının, özellikle büyük yatırımcıların etkilerine açık olduğu düşünüldüğünde, anlaşmanın kamuya duyurulmasının ardından Trump Media hisselerinde yaşanan değer artışı da dikkat çekti. Öte yandan Donald Trump, şirketteki hisselerini kendi lehine düzenlenmiş bir geri alınabilir tröste devretmiş durumda. Bu tröstün yönetimi ise Donald Trump Jr.’da bulunuyor.
Buna ek olarak, anlaşmanın potansiyel olarak kamu destekli hibeler, düşük faizli krediler ve ruhsat süreçlerinde kolaylık sağlayabileceği yorumları da yapılıyor. Ancak bu tür etkilerin kamu yönetimiyle ilişkili yasal zeminlerde gri alanlara girebileceği ve çeşitli denetim süreçlerine tabi olabileceği ifade ediliyor.
Nükleer füzyon enerjisi, uzun yıllardır enerji sektörünün “kutsal kâsesi” olarak kabul ediliyor. Mevcut teknolojilerle kontrollü füzyon reaksiyonu oluşturmak ve bunu istikrarlı bir şekilde enerjiye dönüştürmek hâlen çözülmesi gereken birçok teknik zorluğu barındırıyor. TAE Technologies CEO’su Michl Binderbauer, CNN’e verdiği demeçte, birleşmenin ardından oluşturulacak yeni yapının beş yıl içinde ticari ölçekte bir füzyon santrali kurabileceğini belirtti. Ne var ki enerji uzmanlarının büyük çoğunluğu bu sürecin tamamlanmasının 30 yılı bulabileceği görüşünde.
Bugüne kadar hiçbir şirket ya da devlet, sürdürülebilir ve ekonomik açıdan uygulanabilir bir füzyon santrali inşa edebilmiş değil. Bu bağlamda Trump Media ile yapılacak iş birliği, teknik kapasiteden ziyade finansman ve siyasi etki alanlarında bir katkı sağlayabilir. Ancak bu katkının projeyi öngörülen zaman diliminde hayata geçirmeye ne ölçüde yardımcı olacağı konusu henüz netlik kazanmış değil.






