Epic Games, bu yılki State of Unreal sunumunda dikkat çeken bir teknoloji demosuyla sahneye çıktı. CD Projekt Red ile birlikte hazırlanan bu gösterim, The Witcher 4 evreninde oluşturuldu. Yaklaşık on dakikalık video boyunca oyuncular, Ciri’yi Kovir dağlarındaki karlı geçitlerden Valdrest limanına kadar izliyor. Gösterilen sahnelerin nihai oyun içeriğine ait olmadığı, yalnızca teknolojik olanakları sergilemek amacı taşıdığı belirtiliyor.
Görüntüler PlayStation 5 üzerinde, ışın izleme teknolojisi açık biçimde ve saniyede 60 kare hızında çalıştırıldı. Bu teknik başarı, Unreal Engine 5.6’nın sunduğu yeni açık dünya araçları sayesinde mümkün hale geldi. Özellikle Fast Geometry Streaming Plugin adı verilen sistemin, sahne yükleme sürelerini düşürmekte etkili olduğu ifade ediliyor. Yine de, bu eklentinin performansa ne derece katkı sağladığına dair kesin sayısal veriler henüz paylaşılmış değil.
Valdrest limanında geçen pazar sahnesi ise detay seviyesi açısından dikkat çekiyor. Bu alanda hem çevre hem de karakter yoğunluğu üst düzeyde işlenmiş. Her biri farklı animasyonlara sahip onlarca karakter, doğal bir kalabalık atmosferi oluşturuyor. Görsel efektlerin sahneye entegrasyonu da bir o kadar başarılı görünüyor.
Demonun en çok öne çıkan bölümü ise Kovir’in ormanlık alanları oldu. Bu alanlar, henüz geliştirme aşamasındaki Nanite Foliage sistemiyle oluşturuldu. Nanite, her bir yaprak ve dalı gerçek 3B geometriyle işlerken performanstan da ödün vermiyor. Bu sayede doğal görünümlü bitki örtüsü, oyun motoruna ekstra yük bindirmeden sahnede yer bulabiliyor.
Nanite Foliage sisteminin Unreal Engine 5.7 sürümünde geliştiricilere sunulması planlanıyor. Ancak şu an için bu sistem hâlâ deneysel bir araç olarak sınıflandırılıyor. Benzer şekilde, gösterimde yer alan yeni kontrol rig fizik motoru ve gelişmiş hareket yakalama sistemleri de test aşamasında bulunuyor. Geliştiricilerin bu araçları doğrudan projelerine entegre edebilmesi için biraz daha zamana ihtiyaç var.
Epic Games’in yayınladığı 5.6 sürümü hâlihazırda indirilebilir durumda. Fakat bu sürümdeki birçok yeni araç, resmi sürüm yerine erken erişim olarak işaretlenmiş. Geliştiriciler bu araçları kullanarak, oyun dünyalarını daha hızlı ve detaylı bir şekilde oluşturabilecekler. Bu noktada, deneysel etiketin dikkatle değerlendirilmesi gerekiyor.
Her ne kadar demo, The Witcher 4’ün doğrudan bir kesiti olmasa da, gelecek hakkında ipuçları taşıyor. Görsel kalite, performans düzeyi ve çevre yoğunluğu açısından oyun motorunun geldiği nokta açıkça görülüyor. CD Projekt Red’in bu teknolojileri final sürümde nasıl kullanacağı ise merak konusu. Yine de 2027 yılına kadar oyunun çıkmayacak olması, geliştiricilere oldukça geniş bir manevra alanı tanıyor.
Tüm bunların yanında, Unreal Engine’in açık dünya inşa araçlarının geldiği nokta, sadece The Witcher 4 değil, pek çok yeni nesil oyun için de önemli referanslar sunuyor. Özellikle yüksek detaylı sahnelerin daha kısa sürede ve daha az performans kaybıyla oluşturulabilmesi, sektörde yeni üretim standartlarını beraberinde getirebilir. Bu bağlamda Epic Games’in sunduğu araçlar, oyun geliştiricilerinin gelecekteki tercihlerini doğrudan etkileyebilir. Gerek konsol gerekse PC tarafında bu teknolojilerin benimsenme hızı, oyunların ne ölçüde bu görsellik seviyesine ulaşabileceğini belirleyecek.
