Disney+, yaz aylarını dopdolu geçirmeye hazırlanıyor. Platform, hem ödüllere doymayan komedi-dram dizisi The Bear’ı hem de yepyeni bilimkurgu serisi Alien: Earth’ü izleyicilerle buluşturacak. Her iki yapım da hikâye anlatımıyla öne çıkarken, farklı türlerde olmalarına rağmen izleyici ilgisini yüksek tutmayı hedefliyor. The Bear 26 Haziran’da, Alien: Earth ise 13 Ağustos’ta yalnızca Disney+ üzerinden yayınlanacak.
The Bear, ilk iki sezonuyla yalnızca ödüllerle değil, aynı zamanda karakter derinliğiyle de dikkat çekmişti. 21 Emmy ve 5 Altın Küre kazanan yapım, sektördeki yerini sağlamlaştırdı. Dördüncü sezonunda ise hikâye, restoranı daha ileriye taşımak isteyen ekip üyelerinin mücadelelerine odaklanacak. Jeremy Allen White, Ayo Edebiri ve Ebon Moss-Bachrach gibi isimler rollerine geri dönerken, dizinin dinamik yapısı korunmaya devam edecek.
The Bear mutfağında yine zorluklar var
Carmy, Sydney ve Richie karakterleri bu kez sadece servis saatlerine değil, aynı zamanda beklentilere de yetişmeye çalışacak. Ekip, The Bear restoranını sıradan bir yer olmaktan çıkarıp kalıcı bir deneyim noktasına dönüştürmeye kararlı. Ne var ki başarıya giden yol, yalnızca iyi yemek yapmaktan geçmiyor. Karakterler, hem içsel çatışmalarıyla hem de profesyonel baskılarla yüzleşmek zorunda kalacak.
Bunun yanında, dizide izleyiciyi içine çeken başka bir katman daha var: kişisel gelişim. The Bear yalnızca bir mutfak hikâyesi değil; aynı zamanda aidiyet, sadakat ve kırılganlık temalarını da cesurca işliyor. Dördüncü sezonda bu temaların daha da ön plana çıkacağı tahmin ediliyor. Restoranın arka planında dönen hesaplaşmalar, izleyiciyle güçlü bir bağ kurmayı sürdürüyor.
Dizinin yaratıcı koltuğunda yine Christopher Storer yer alıyor. Hikâyenin bu kadar derinleşebilmesinde onun bakış açısının payı büyük. Bu sezonda oyuncu kadrosuna yeni isimlerin eklenip eklenmeyeceği henüz net değil. Fakat bilinen kadro, yeni bölümler için şimdiden beklentiyi artırmış durumda.
The Bear gibi yaz mevsiminde izleyiciyle buluşacak bir diğer yapım ise Alien: Earth olacak. Ridley Scott’ın yapımcıları arasında bulunduğu bu yeni bilimkurgu dizisi, klasik Alien evrenine farklı bir perspektif katıyor. Orijinal filmin 30 yıl öncesinde geçen hikâye, izleyiciyi 2120 yılına taşıyor. Bu evrende dünyayı beş büyük şirket yönetiyor: Prodigy, Weyland-Yutani, Lynch, Dynamic ve Threshold.
Bu atmosferde, insanlık yalnız değil; sentetikler ve sibernetik organizmalar da sosyal yapının bir parçası. Dizinin merkezinde yer alan Wendy isimli ilk melez prototip, insan bilinci taşıyan yapay bir varlık olarak dikkat çekiyor. Onun varlığı, yaşam ve ölüm arasındaki sınırları sorgulatan olayları beraberinde getiriyor. Tüm bunların yanında, uzay gemisinin çarpmasıyla başlayan zincirleme gelişmeler, kontrolün hızla kaybedildiği bir kaosa dönüşüyor.
Alien: Earth’te başrol Sydney Chandler’a ait. Onun yanında Alex Lawther, Timothy Olyphant ve Essie Davis gibi isimler de kadroda yer alıyor. Dizi yalnızca aksiyon sahneleriyle değil, distopik yapısıyla da bilimkurgu severleri kendine çekecek potansiyele sahip. Noah Hawley’nin yarattığı evren, hem klasik hayranları hem de yeni nesil izleyicileri hedef alıyor.
