Teknoloji

OpenAI ve SAG-AFTRA, Sora 2’de ses ve görüntü koruması için yeni kurallar getirdi

openai sora app

OpenAI, Sora 2 ve Sora uygulamasında ses ve görüntü haklarını korumak için yeni önlemler almaya başladı. Şirket, SAG-AFTRA, Bryan Cranston, United Talent Agency (UTA), Creative Artists Agency (CAA) ve Association of Talent Agents (ATA) ile birlikte bu konuda ortak bir çalışma yürütüyor. Gelişmenin merkezinde, kullanıcıların izinsiz biçimde ünlülerin görüntülerini kullanarak derin sahte videolar oluşturması yer alıyor. Bu adım, hem sanatçıların hem de temsilcilerin dijital benzerlik üzerindeki haklarını korumayı amaçlıyor.

Bryan Cranston, Sora uygulamasında izni olmadan kendi benzerliğiyle oluşturulan videoların paylaşılmasının ardından duruma tepki göstermişti. Bunun ardından Robin Williams, George Carlin ve Martin Luther King Jr.’ın aileleri de OpenAI’ye benzer şikâyetlerde bulundu. OpenAI, bu geri bildirimlerin ardından platform politikalarında kapsamlı değişikliklere gitti. Şirket, yaşayan kişilerin ses ve görünümünün yalnızca açık onayla kullanılabileceği yönündeki ilkesini güçlendirdi. Ayrıca izinsiz oluşturulan içeriklerin tespiti için teknik denetimleri genişletti.

OpenAI, yeni sistemle birlikte sanatçılara kendi benzerliklerinin nasıl kullanılacağı konusunda daha fazla kontrol sağlıyor. Şirket, kullanıcıların herhangi bir şikâyet iletmesi hâlinde hızlı şekilde yanıt vereceğini de bildirdi. Böylece kişisel hakların korunması için daha şeffaf bir süreç oluşturuldu. Bryan Cranston’ın açıklamaları, bu düzenlemelerin Hollywood’daki temsil ajansları tarafından da desteklenmesine yol açtı. Şirketin attığı adımlar, yapay zekâ ile içerik üretimi arasındaki hukuki sınırları yeniden belirliyor.

Sora 2 kullanıcıları artık daha sıkı kurallara tabi olacak

Sora 2’nin yeni kuralları, kullanıcıların başka bir kişinin benzerliğini veya sesini kullanmak istemesi hâlinde açık izin gerektiriyor. OpenAI’nin “benzerlik izni” olarak adlandırdığı bu süreçte, kullanıcıların oluşturduğu içerikler sistem tarafından otomatik biçimde denetleniyor. Böylelikle izinsiz ses ve görüntü çoğaltımı ciddi biçimde kısıtlanıyor. Ek olarak, şirket temsilcilerinden alınan bilgiler, bu kontrollerin sadece yeni içerikler için değil, geçmişte üretilen videolar için de geçerli olacağını gösteriyor.

Martin Luther King Jr.’ın ailesinden gelen şikâyetlerin ardından OpenAI, tarihî kişiliklerin kullanımına yönelik politikaları da gözden geçirdi. Şirket, bu kişilerin kamusal figür olmaları nedeniyle ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirildiğini belirtirken, ailelerin talepleri doğrultusunda koruma mekanizmalarını genişletti. Böylece Sora’da tarihî kişiliklerin dijital temsili için özel bir izin süreci tanımlandı.

Yapılan düzenlemeler, sadece ünlü sanatçılar için değil, sıradan kullanıcılar açısından da önem taşıyor. Herkesin kendi ses ve görünümünün izinsiz kullanılmasını engelleme hakkı bu kapsamda korunuyor. Kullanıcılar, yeni politika sayesinde artık oluşturulan içeriklerde kendi benzerliklerinin kullanılmamasını doğrudan talep edebiliyor. Bu durum, yapay zekâ destekli video üretiminde etik ve hukuki denetimin güçlenmesini sağlıyor.

OpenAI, bu gelişmeleri yalnızca teknik bir düzenleme olarak değil, sanatçı haklarının korunmasına dönük bir iş birliği çerçevesinde değerlendiriyor. Bryan Cranston ve SAG-AFTRA gibi kurumlarla sürdürülen diyalog, gelecekte benzerlik ve ses haklarına dair yeni standartların oluşmasına zemin hazırlıyor. Tüm bu değişiklikler, yapay zekâ ile insan yaratıcılığı arasındaki dengeyi koruma çabalarının bir yansıması olarak öne çıkıyor.

Bu yeni dönemde Sora kullanıcıları, yalnızca kendi üretimlerini paylaşabilecek ve izinsiz kişisel benzerlik kullanımı tespit edildiğinde içerikler platformdan kaldırılacak. Böylelikle hem sanatçılar hem de kullanıcılar için daha adil bir dijital üretim ortamı oluşturulmuş oluyor. OpenAI’nin bu politikası, Hollywood’daki temsil ajansları tarafından da desteklenerek yaygın bir kabul görüyor.