Bilim

Samsung, soğutucu gaz kullanmayan yeni teknoloji geliştirdi

samsung

Samsung, buzdolabı ve klima gibi soğutma cihazlarında yıllardır temel alınan gazlı sistemlerin yerine geçebilecek yeni bir çözüm üzerinde yürüttüğü çalışmaları kamuoyuyla paylaştı. Şirketin John Hopkins Uygulamalı Fizik Laboratuvarı ile birlikte geliştirdiği bu teknoloji, Nature Communications dergisinde yayımlanan akademik bir makaleyle ortaya kondu. Peltier etkisine dayanan bu yeni sistem, elektrik akımıyla yarı iletken malzemenin bir tarafının soğutulmasına dayanıyor. Ancak Samsung’un yaptığı yenilik, bu temel ilkeyi ileri taşıyan özel bir nano-mühendislik yaklaşımına dayanıyor.

Bugüne kadar Peltier temelli soğutucular, performans açısından klasik gazlı sistemlerin gerisinde kaldı. Bununla birlikte Samsung, geliştirdiği ince film teknolojisiyle bu sınırlamaları büyük ölçüde aşmayı hedefliyor. Yeni sistem, önceki nesil Peltier cihazlara kıyasla yüzde 75 oranında daha yüksek verim sunabiliyor. Malzeme kullanımındaki verimlilik ise bu sistemin üretim maliyetlerinde önemli avantajlar sağlayabileceğini gösteriyor.

Yeni cihazın en önemli farklarından biri, kullanılan Peltier malzemesinin miktarındaki azalma. Şirketin verdiği bilgilere göre bu miktar, önceki uygulamalarda gerekenin sadece binde biri seviyesinde. Bu da yalnızca üretim maliyetlerini değil, aynı zamanda kitlesel üretime geçişte karşılaşılan teknik zorlukları da azaltabilir. Bu yapının, daha ince, daha hafif ve kompakt cihazların geliştirilmesine olanak sağlaması bekleniyor.

Yarı iletken yapısı sayesinde sistem daha kararlı ve çevre dostu bir performans sunuyor

Samsung Research bünyesinde yürütülen proje kapsamında geliştirilen bu teknoloji, yalnızca ev tipi ürünlerde değil, aynı zamanda endüstriyel sistemlerde de kullanılabilecek özellikler taşıyor. Veri merkezleri, otomotiv elektroniği, tıbbi cihazlar ve yüksek hassasiyet gerektiren yarı iletken üretimi bu alanlar arasında yer alıyor. Bu da sistemin potansiyel kullanım alanlarının yalnızca tüketici ürünleriyle sınırlı kalmayacağını gösteriyor.

Yeni Peltier teknolojisinin bir diğer avantajı da sıcaklık kontrolü konusundaki hassasiyeti. Bu tür cihazlarda sıcaklığın hızlı ve kararlı bir şekilde ayarlanabilmesi, özellikle medikal cihazlar ve hassas elektronik sistemler için kritik önem taşıyor. Samsung’un geliştirdiği ince film yapısı, bu tür uygulamalar için gerekli hassasiyeti sağlayabilecek düzeyde. Bu yapının sağladığı ısıl denge, sistemin uzun süreli kullanımda da performansını koruyabileceğine işaret ediyor.

Geleneksel buzdolapları ve klimalarda yaygın olarak kullanılan soğutucu gazlar, çevre üzerinde olumsuz etkiler bırakabiliyor. Özellikle bu gazların atmosfere salınımı, küresel ısınmayı hızlandıran etkenler arasında gösteriliyor. Samsung’un Peltier temelli yeni soğutma çözümü, bu tür gazların kullanımına gerek bırakmadan soğutma işlevini yerine getirebildiği için çevresel etkiler açısından da öne çıkıyor. Bu, hem üreticiler hem de kullanıcılar açısından daha sürdürülebilir bir alternatif anlamına gelebilir.

Tüm bunların yanında bu yeni sistemin sahip olduğu modüler yapı da önem taşıyor. Gazlı sistemlerin aksine, Peltier cihazlarının daha sade ve bağımsız bir yapıya sahip olması, cihaz tasarımında daha fazla esneklik sunuyor. Bu sayede farklı boyut ve şekillerdeki cihazlarda da kolaylıkla entegre edilebiliyor. Böylece üreticiler, kullanıcı ihtiyaçlarına göre daha özelleştirilmiş çözümler sunabilir.

Şirketin yayımladığı bilimsel makale, bu sistemin artık laboratuvar aşamasını geride bıraktığını ve uygulamaya dönük bir yapıya ulaştığını gösteriyor. Ne var ki bu teknolojinin ne zaman ticari ürünlerde yer alacağı konusunda henüz net bir zaman çizelgesi verilmiş değil. Ancak akademik yayın düzeyine ulaşması, bu tür teknolojilerin olgunluk seviyesini göstermesi açısından önemli bir aşama olarak değerlendirilebilir.

Samsung, bu çalışmasıyla birlikte uzun süredir değişmeyen soğutma teknolojileri alanında yeni bir yaklaşım ortaya koymuş oldu. Gazsız sistemlerin yaygınlaşması halinde, buzdolabı ve klima gibi ürünlerin çevresel etkileri azaltılabilir. Aynı zamanda bu sistemlerin üretimi daha az kaynak gerektirdiği için, maliyet ve üretim süresi açısından da firmalara kolaylık sağlayabilir. Tüm bu unsurlar bir araya geldiğinde, Peltier temelli soğutma sistemlerinin önümüzdeki yıllarda daha fazla konuşulması muhtemel görünüyor.