Paribu’nun 2025 Kripto Para Bilinirlik ve Algı Araştırması, Türkiye’de dijital varlıklara yönelik farkındalığın ulaştığı seviyeyi ayrıntılı biçimde gözler önüne serdi. Paribu ve FutureBright Group iş birliğiyle hazırlanan rapor, 1 Temmuz – 12 Eylül 2025 tarihleri arasında 12 ilde yapılan geniş kapsamlı bir saha çalışmasına dayanıyor. Araştırmada, Türkiye toplumunu temsil eden örneklem üzerinden bilgisayar destekli yüz yüze görüşme yöntemi uygulandı. Bu çalışma, kripto paraların yalnızca finansal değil, toplumsal bir olguya dönüştüğünü gösteriyor.
Kripto para bilinirliği, araştırmanın en dikkat çekici sonuçlarından birini oluşturuyor. Üç yıldır değişmeyen yüzde 99’luk oran, bilinirliğin artık doygunluk noktasına ulaştığını net biçimde ortaya koyuyor. Buna rağmen, işlem yapanların oranı her yıl düzenli biçimde artmaya devam ediyor. 2020 yılında yalnızca yüzde 16 düzeyinde olan bilinirlik, bugün neredeyse tüm topluma yayılmış durumda. Bu tablo, dijital finans kültürünün ne kadar hızlı geliştiğini somut biçimde gösteriyor.
Kripto yatırımcılarının davranışı giderek olgunlaşıyor ve yön değiştiriyor
Türkiye’de kriptoyla işlem yapan bireylerin oranı bu yıl yüzde 31’e çıktı. Bu artış, her üç kişiden birinin artık aktif olarak kriptoyla işlem yaptığını gösteriyor. Katılımcıların beşte biri, son altı ay içinde kripto piyasasına adım attığını ifade etti. Bunun yanında, uzun vadeli yatırım yapma eğiliminin de güçlendiği görülüyor. Her ne kadar birçok kullanıcı kısa vadeli kazanç hedeflese de, yatırımcıların önemli bir kısmı artık kriptoyu sürdürülebilir bir finansal araç olarak değerlendiriyor.
Yatırım tercihlerinde dikkat çeken bir değişim gözlemleniyor. Katılımcıların çoğu hâlâ en güvenilir yatırım aracı olarak altını görüyor, buna rağmen kripto paralar giderek daha fazla tercih ediliyor. Her üç kişiden biri, artık kriptoyu tasarruf ve yatırım alternatifi olarak değerlendiriyor. Bu oran, Türk lirası, gayrimenkul, borsa ve bireysel emeklilik gibi klasik araçları geride bırakmış durumda. Tüm bunların yanında, kripto paraların yatırım algısında kazandığı bu güç, finansal davranışlarda köklü bir dönüşümün işareti olarak yorumlanabilir.
Araştırma, kripto kullanıcılarının motivasyonlarını da detaylı biçimde ortaya koyuyor. En güçlü motivasyon yüksek getiri potansiyeli olurken, kısa vadeli işlem alışkanlığı hâlâ yaygınlığını koruyor. Katılımcıların dörtte üçü kriptoyu kısa vadeli kazanç fırsatı olarak görüyor. Ne var ki, kullanıcıların büyük kısmı aynı zamanda uzun vadeli yatırım amacıyla da kripto varlıklara yöneliyor. Bu durum, yatırım bilincinin giderek olgunlaştığını gösteriyor.
Kripto paraların geleceğine dair beklentilerde de dikkat çekici bir yükseliş yaşanıyor. 2022’de yüzde 27 olan “kriptonun kullanım alanı artacak” düşüncesi, 2025’te yüzde 54’e yükseldi. Bu fark, kriptonun artık kısa vadeli bir moda değil, kalıcı bir yatırım tercihi olarak değerlendirildiğini ortaya koyuyor. Öte yandan, kriptoyu sadece popüler olduğu için tercih edenlerin oranı yüzde 37’ye düşmüş durumda. Bu da kullanıcı bilincinin derinleştiğini gösteren önemli bir bulgu olarak öne çıkıyor.
Teknik kavramlara olan aşinalıkta ise ilerleme sınırlı. Staking, Web3 ve tokenizasyon hâlâ en az bilinen terimler arasında yer alıyor. Katılımcıların yalnızca yüzde 8’i tokenizasyon kavramını, yüzde 12’si ise staking kavramını bildiğini belirtiyor. Buna rağmen, kripto işlemi yapmanın kolay olduğu yönündeki algı oldukça güçlü. Katılımcıların yüzde 77’si işlemleri kolay bulurken, yalnızca yüzde 4’ü bunu “zor” olarak nitelendiriyor.
Araştırmada demografik veriler de dikkat çekici sonuçlar sunuyor. 25-34 yaş aralığındaki kullanıcılar kripto ekosisteminde ağırlığını artırıyor. Bu yaş grubunda işlem yapanların oranı yüzde 34’e çıktı. Ortalama kullanıcı yaşı 34,2 olarak ölçülürken, tüm eğitim gruplarında işlem oranlarının arttığı gözlemlendi. Eğitim düzeyi ne olursa olsun, kripto yatırımına yönelim her geçen yıl daha geniş bir tabana yayılıyor.
Kullanıcıların platform tercihlerinde güvenlik önceliğini koruyor. Katılımcıların tamamına yakını, işlem yaptığı platformun güvenilir olmasını bekliyor. Bunun yanında, her iki kullanıcıdan biri kişisel avantajlar sunan hizmetleri tercih ettiğini ifade ediyor. Tüm bunların yanında, platformların kullanıcı deneyimini artıracak yenilikçi çözümler geliştirmesi gerektiği yönünde ortak bir beklenti bulunuyor.