Yapay zekâ alanında son yılların en dikkat çeken şirketlerinden biri olan OpenAI, sadece yazılım geliştirme yönüyle değil, kurduğu dev altyapılarla da gündemde kalmayı başarıyor. Oracle, Nvidia ve AMD ile yapılan çok katmanlı iş birlikleri, şirketin büyüme hızını ciddi biçimde yukarı taşımış durumda. Ancak bu gelişmelerin yalnızca bir başlangıç olduğu, CEO Sam Altman’ın son açıklamalarıyla netlik kazandı. Altman, önümüzdeki süreçte çok daha büyük anlaşmaların duyurulacağını belirterek beklentileri yükseltti.
Nvidia CEO’su Jensen Huang, CNBC’de katıldığı bir programda bu gelişmeleri detaylandırdı. Özellikle OpenAI’nin AMD ile gerçekleştirdiği sıra dışı iş birliği, Huang’ın da gündemindeydi. “Anlaşmadan tam anlamıyla haberim yoktu” ifadesiyle dikkat çeken Huang, bu yeni yapının sektörde dengeleri değiştirebileceğine işaret etti. Bununla birlikte, Huang yalnızca rekabetten değil, aynı zamanda değişen stratejik dengelerden de söz etti. Bu noktada, şirketler arasındaki etkileşimlerin artık sadece rekabet odaklı değil, yatırım modeli üzerinden şekillendiğini görmek mümkün.
OpenAI, bağımsız veri merkezleri kurmak için yeni donanım yatırımları planlıyor
OpenAI ile AMD arasındaki anlaşmanın en dikkat çeken yönü, yatırım modelinin alışılmışın dışına çıkması oldu. Bu yapı sayesinde OpenAI, belirli şartlar gerçekleştiği sürece AMD hisselerinin %10’una kadar sahip olabilecek. Buna karşılık AMD’nin yeni nesil yapay zekâ GPU’larının geliştirme sürecine katkı sağlanacak. Yani OpenAI sadece bir teknoloji alıcısı değil, aynı zamanda sürece dâhil olan bir teknoloji ortağı konumuna geliyor. Bu iş birliği sayesinde her iki taraf da uzun vadeli stratejik kazanımlar hedefliyor.
Nvidia ile olan iş birliği ise bambaşka bir yapıya sahip. Bu kez Nvidia, OpenAI’ye yatırım yaparak şirkette doğrudan hisse sahibi oldu. Böylece üretici konumundaki bir firma, kullanıcı pozisyonundaki bir şirkete sermaye desteği sağlayarak kendi ürünlerinin geleceğini teminat altına aldı. Nvidia’nın bu yatırım yaklaşımı, klasik tedarik ilişkisini dönüştürmüş oldu. Fakat dikkat çekici olan, bu ilişkilerin finansal olduğu kadar teknik anlamda da derinleşmeye başlaması.
OpenAI bugüne kadar Microsoft Azure, Oracle OCI ve CoreWeave gibi bulut sağlayıcılar üzerinden Nvidia donanımları kullanıyordu. Buna rağmen, artık doğrudan tedarik modeline geçiş yapılacağı ifade edildi. Nvidia, sadece GPU değil; sistem altyapısı, ağ ekipmanları ve yapay zekâya özel bileşenlerin tamamını OpenAI’ye sağlayacak. Bu geçiş, OpenAI’nin orta vadede kendi veri merkezlerine sahip olma isteğini doğrudan destekliyor. Başka bir deyişle, dış kaynaklı hizmetlerin yerine kendi kaynaklarını kullanma planı devreye alınıyor.
Jensen Huang, bu yatırımların yüksek maliyetine de değindi. Ona göre bir gigawatt’lık yapay zekâ veri merkezi kurulumunun maliyeti 50 ila 60 milyar dolar arasında değişiyor. Bu rakama sadece donanım değil, altyapı, enerji ve arazi maliyetleri de dâhil. Buna rağmen OpenAI, 2025 yılı içinde ABD’de toplam 10 gigawatt’lık veri merkezi inşasını başlattı. Bu veri merkezleri, Oracle ve SoftBank ile yürütülen 500 milyar dolarlık Stargate anlaşması kapsamında hayata geçiriliyor.
Bu projeye ek olarak Oracle ile imzalanan 300 milyar dolarlık bulut anlaşması da dikkat çekiyor. Diğer yandan Nvidia ile yürütülen anlaşma kapsamında 10 gigawatt’lık altyapı yatırımı planlandı. AMD ile yapılan iş birliği ise 6 gigawatt’lık kapasiteye ulaşıyor. Tüm bu veriler ışığında, OpenAI’nin 2025 yılı içinde altyapı yatırımlarının toplam değeri 1 trilyon dolara yaklaşmış durumda. Avrupa ve Birleşik Krallık’taki Stargate UK girişimi de bu genişleme sürecine dâhil edildi.
Fakat bazı çevreler, bu yatırım modellerini “dairesel” ve şeffaflıktan uzak buluyor. Özellikle Nvidia ve AMD ile yapılan anlaşmalarda, firmaların birbirlerinin finansal yükünü taşıdığı yorumları öne çıkıyor. Bloomberg tarafından dile getirilen bu eleştiriler, yatırım yapısının zamanla çıkar çatışmalarına yol açabileceğini öne sürüyor. Yine de bu yorumlara rağmen şirketlerin iş birliklerini artırarak sürdürmesi dikkat çekiyor. Bu da sektörde yalnızca rekabetin değil, karşılıklı bağımlılıkların da ön planda olduğunu gösteriyor.
Sam Altman, Andreessen Horowitz’in yayınladığı podcast’te bu iş birliklerini detaylandırdı. Altman’a göre OpenAI’nin üzerinde çalıştığı yeni modeller, çok daha güçlü ve kapsamlı olacak. Bu da altyapıya olan ihtiyacın katlanarak artacağı anlamına geliyor. Şirket gelirleri henüz bu düzeyde değil; 2025’in ilk yarısında 4,5 milyar dolarlık bir gelir elde edildiği belirtiliyor. Ancak Altman, uzun vadede bu yatırımların ekonomik karşılığını fazlasıyla getireceğine inanıyor.
