Nvidia, geçtiğimiz haziran ayında Çin pazarındaki faaliyetlerini büyük ölçüde sonlandıracağını açıklamıştı. Fakat bu açıklamanın üzerinden çok geçmeden şirketin fikrini değiştirdiği görüldü. Nvidia, Çin’e özel olarak geliştirilen H20 yapay zekâ çiplerinin satışını yeniden başlatmak için başvuru yapmıştı. Bu kararda doğrudan ticari sebepler kadar jeopolitik gelişmelerin de etkili olduğu anlaşılıyor.
Reuters tarafından aktarılan bilgilere göre, ABD Ticaret Bakanı Howard Lutnick, Nvidia’nın Çin’e H20 çipi satma kararının tesadüfi olmadığını belirtti. Lutnick, bu girişimin nadir toprak elementlerine dair Çin ile sürdürülen ticaret görüşmeleriyle bağlantılı olduğunu söyledi. Benzer şekilde, AMD de Çin’e MI308 model yapay zekâ çipini tekrar satmayı planlıyor. Bu gelişmeler, yarı iletken sektöründe dengelerin hızlı biçimde değiştiğine işaret ediyor.
ABD ve Çin arasındaki ilişkiler Nvidia ve diğer teknoloji devlerini etkiliyor
Nadir toprak elementleri, modern teknolojinin arka planında yer alan kritik bileşenler arasında bulunuyor. Lanthanum, seryum gibi elementler, özellikle elektrikli araçlar için geliştirilen şarj edilebilir bataryalarda yaygın olarak kullanılıyor. Bu elementlerin büyük bölümü Çin topraklarında çıkarılıyor ve bu da Pekin’in elini güçlendiriyor. ABD ile Çin arasındaki ticari müzakerelerde bu hammaddelerin giderek daha belirleyici hâle geldiği görülüyor.
Her ne kadar bazı çevreler bu gelişmeyi olumlu değerlendirse de, ABD içinden yükselen eleştiriler de dikkat çekiyor. Temsilciler Meclisi üyelerinden Raja Krishnamoorthi, Nvidia’nın Çin’e çip satma planını sert bir dille eleştirdi. Krishnamoorthi’ye göre bu karar, hem ABD’nin daha önceki ihracat denetim politikalarıyla çelişiyor hem de stratejik teknolojilerin yabancı rakiplere verilmesi anlamına geliyor. Bu da ulusal güvenlik kaygılarını beraberinde getiriyor.
ABD Ticaret Bakanı Lutnick ise bu eleştirileri ciddiye almadıklarını açıkça ifade etti. CNBC’ye verdiği röportajda, Çin’e verilen çipin Nvidia’nın en iyi ürünü olmadığını vurguladı. “Ne en iyi, ne ikinci, ne de üçüncü en iyi çipimizi satıyoruz; bu onların dördüncü sıradaki ürünü,” sözleriyle durumu özetledi. Bu açıklama, ABD’nin teknoloji transferi konusundaki dikkatli duruşunun sürdüğünü gösteriyor.
Nvidia’nın bu kararından sadece birkaç gün önce, Çin pazarı için özel olarak geliştirilen bir yapay zekâ çip üzerinde çalıştığına dair söylentiler gündeme gelmişti. Bu iddialar, şirketin ABD ihracat kurallarını ihlal etmeden Çin ile iş yapabilmenin yollarını aradığını düşündürüyor. Çin pazarının büyüklüğü ve potansiyeli düşünüldüğünde, teknoloji şirketlerinin bu alandaki pozisyonlarını koruma çabaları anlaşılır hâle geliyor. Buna rağmen ABD’nin kısıtlamaları belirsizlik yaratmaya devam ediyor.
Mayıs ayında Trump yönetimi, Biden döneminde geliştirilen “AI Diffusion Rule” adlı çip ihracatı düzenlemesini yürürlükten kaldırmıştı. O tarihten bu yana net bir ihracat politikası oluşturulmuş değil. Bloomberg’e göre, ABD yönetimi şu anda Tayland ve Malezya gibi ülkelere de kısıtlama getirmeyi değerlendiriyor. Bu tür adımların arkasında, çiplerin dolaylı yollarla Çin’e ulaşmasının önüne geçme hedefi bulunuyor.
Malezya, bu hafta başında ABD menşeli yapay zekâ çiplerinin ithalatında yeni ticaret izinleri uygulamaya koydu. Bu hamle, ABD merkezli çip üreticileriyle yapılan ticarette daha fazla denetim getirileceğine işaret ediyor. ABD yönetiminin ihracat politikalarını sıkılaştırması, yalnızca Çin’i değil, bölgedeki diğer ülkeleri de doğrudan etkiliyor. Bu gelişmeler ışığında, Nvidia gibi şirketlerin atacağı her adım daha karmaşık ve dikkat gerektirir hâle geliyor.
Öte yandan, çip üreticileri yalnızca yasal sınırlamalarla değil, aynı zamanda tedarik zinciri belirsizlikleriyle de mücadele etmek zorunda kalıyor. Nadir toprak elementleri gibi hammaddelerin tedariği, teknoloji üretiminde en kritik aşamalardan birini oluşturuyor. Çin’in bu alandaki güçlü konumu, pazarlık gücünü artırırken, ABD’nin buna nasıl karşılık vereceği belirsizliğini koruyor. Bu durum, sadece teknoloji sektörü açısından değil, küresel ekonomi açısından da dikkatle izleniyor.