Eğlence

Netflix, üretken yapay zekâ için beş temel kural açıkladı

netflix yapay zeka

Netflix, What Jennifer Did belgeselinde yapay zekâ görselleri nedeniyle eleştirilmişti. Şirket, benzer sorunların yeniden yaşanmaması için GenAI rehberini (Üretken Yapay Zeka) yayımladı.

Netflix, Partner Help Center’da yayınladığı belgede üretken yapay zekâ kullanımına ilişkin beş ilke belirledi. Bu ilkelerin amacı hem içerik güvenliğini hem de izleyiciye karşı şeffaflığı sağlamak oldu. Bunun yanında, yapım ekiplerinin her durumda planlarını Netflix temsilcisiyle paylaşmaları gerekiyor. Düşük riskli durumlarda onay süreci kolay olabilir; ne var ki hassas içeriklerde yazılı izin alınması zorunlu tutuldu. Bu yaklaşım, hem üretim sürecinde hız kazandırıyor hem de olası hak ihlallerinin önüne geçiyor. Her şeye rağmen şirket, ortaklarının belirsizlik yaşadığı noktada doğrudan iletişim kurmasını bekliyor.

Kuralları oluşturan beş madde şu şekilde paylaşıldı:

  • Telif haklarının korunması: Yapay zekâ, başka içeriklerden doğrudan alıntı ya da kopya üretmemeli.
  • Veri güvenliği: Kullanılan araçlar, yapım sırasında girilen verileri saklamamalı, yeniden kullanmamalı.
  • Kurumsal güvenlik: Araçların mümkün olduğunda güvenli şirket ortamlarında çalıştırılması gerekiyor.
  • Geçici kullanım: Ortaya çıkan içerikler sadece deneme aşamasında kullanılmalı, nihai ürünlere dahil edilmemeli.
  • Performans ve haklar: Sanatçıların yüzü, sesi ya da sendika kapsamındaki işler izinsiz kopyalanmamalı.

Bu beş madde, yapım süreçlerinde şeffaflık ve güvenlik için bir çerçeve oluşturuyor. Buna rağmen Netflix, kural setini katı bir yasak olarak değil, üretim ekipleri için yol gösterici bir sistem olarak tanımlıyor. Fakat nihai ürünlerde kullanılacak içeriklerde daha sıkı bir denetim şartı getiriliyor. Tüm bunların yanında, kurallar sadece hukuki açıdan değil, etik açıdan da sorumlulukların altını çiziyor. Bu nedenle, yapımcıların süreç boyunca açık iletişim kurması büyük önem taşıyor.

Netflix ortaklarından şeffaflık ve yazılı onay talep ediyor

Netflix’in yayınladığı metinde, düşük riskli kullanımlar için hızlı ilerleme imkanı tanınıyor. Buna rağmen, yeteneklerin benzerliği veya üçüncü taraf içerikler söz konusuysa durum daha farklı işliyor. Bu hallerde şirketin yazılı onayı olmadan adım atılamıyor. Öte yandan, yalnızca fikir paylaşımının yeterli olduğu örnekler de var. Bu yaklaşım, hem yapımcıları hızlandırıyor hem de hukuki yükümlülüklerin sınırlarını netleştiriyor. Ne var ki şirket, gelişen araçların risklerini göz önünde bulundurarak süreci her zaman denetim altında tutmayı planlıyor.

Ted Sarandos’un sözünü ettiği The Eternaut dizisi bu çerçevede örnek gösterildi. Yapay zekâ destekli VFX süreçleri sayesinde sahneler on kat daha hızlı tamamlandı. Buna ek olarak maliyetlerin de ciddi biçimde düştüğü ifade edildi. Fakat Netflix, bu gibi avantajların sorumluluk bilinciyle birlikte yürütülmesi gerektiğini vurguladı. Her durumda, yaratıcı işlerin kontrolsüz biçimde yapay zekâya devredilmemesi için yeni kurallar uygulanıyor. Tüm bunların yanında, rehberin asıl amacı izleyiciye güvenilir bir deneyim sunmak olarak öne çıktı.