İran, İsrail ile yaşanan askerî gerilimin dijital alana taşınmasının ardından ülkedeki internet erişiminde yeni sınırlamalar uygulamaya başladı. Son günlerde internet hızında ciddi düşüşler yaşanırken, birçok kullanıcı temel dijital hizmetlere erişimde sorunlar bildirdi. Hükümet yetkilileri bu kesintilerin geçici olduğunu ve siber saldırı tehdidine karşı uygulandığını belirtiyor. Fakat yaşanan durum, ülkedeki milyonlarca sivilin günlük iletişim ve bilgi erişimi açısından ciddi bir kısıt anlamına geliyor.
İran hükümeti, bu sınırlamaların küresel internet bağlantısının tamamen kesilmesiyle sonuçlanabileceğini açıkladı. Salı gecesi itibarıyla uygulamaya geçmesi beklenen bu karar, ülkenin yalnızca iç ağ olan “ulusal internet” sistemine bağlı kalması anlamına geliyor. Devlet destekli medya kuruluşları, bu yerel sistemin temel kamu hizmetlerine erişim için yeterli olacağını ileri sürüyor. Ancak, sivil kaynaklar bunun ülke genelinde dijital kopukluk yaratabileceği görüşünde.
Söz konusu kesintiler yalnızca internet erişimiyle sınırlı kalmadı. Hükümet, özellikle mesajlaşma uygulamaları üzerinde yoğunlaştı. Meta’ya ait WhatsApp uygulamasının vatandaşlar tarafından silinmesi çağrısı yapıldı. Uygulamanın İsrail tarafından kullanıcıları izlemek amacıyla kullanıldığı iddia edilse de, buna dair herhangi bir teknik kanıt sunulmadı.
İran’da mesajlaşma uygulamaları engellenirken VPN servislerine erişim de zorlaşıyor
İran’da yoğun olarak kullanılan bir diğer platform olan Telegram da erişime kapatılan uygulamalar arasına katıldı. Kullanıcılar, erişim engelini aşmak için sıklıkla tercih ettikleri VPN servislerine de ulaşmakta zorlanıyor. NetBlocks ve Cloudflare gibi bağımsız internet gözlem kuruluşları, İran’dan çıkan veri trafiğinde Salı günü yerel saatle 17:30’dan itibaren ciddi azalmalar tespit etti. Bu düşüş, ülke genelinde uygulanan kısıtlamaların teknik boyutunu da ortaya koymuş oldu.
İnternet kısıtlamalarının hemen öncesinde, İran’da faaliyet gösteren iki büyük mobil şebeke operatörünün neredeyse tamamen çevrimdışı hale geldiği rapor edildi. Kullanıcılar yalnızca mesajlaşma uygulamalarına değil, harita hizmetleri ve çevrim içi ödeme sistemleri gibi gündelik işlevlere de erişememeye başladı. VPN kullanımı da devletin sıkılaştırılmış denetimiyle karşı karşıya kalınca, yurttaşların dış dünyayla iletişimi neredeyse durma noktasına geldi. Bu gelişmelerin özellikle kent merkezleri dışında daha yoğun hissedildiği belirtiliyor.
İran yönetiminin aldığı bu kararların arka planında, İsrail’e karşı yürütülen siber operasyonların önemli bir rol oynadığı düşünülüyor. Siber güvenlik şirketi Radware, 12 Haziran’dan bu yana İsrail’e yönelik saldırıların %700 oranında arttığını bildirdi. Bu saldırıların kaynağı resmi olarak açıklanmasa da, İran’a bağlı devlet destekli grupların aktif olduğu tahmin ediliyor. Amerikan güvenlik kaynakları ise bu dijital çatışmanın yalnızca bölgeyle sınırlı kalmayabileceği uyarısında bulunuyor.
Bazı senaryolara göre, ABD’nin askeri çatışmalara doğrudan müdahil olması hâlinde İran merkezli siber saldırıların Amerikan altyapısını hedef alma olasılığı bulunuyor. Bu durumda enerji, ulaşım ve haberleşme sistemleri gibi kritik alanlarda kesintiler yaşanabileceği öngörülüyor. İran’ın interneti sınırlandırma kararı, hem içeride bilgi akışını kontrol altında tutmak hem de dış kaynaklı saldırı riskini azaltmak amacıyla alınmış olabilir. Fakat bu adımın uzun vadede ülkenin dijital ekonomisi ve yurttaşların bilgiye erişimi üzerinde nasıl etkiler doğuracağı henüz öngörülemiyor.