Apple, geleneksel eylül lansmanı öncesinde sızıntılarla gündemde kalmaya devam ediyor. iPhone 17 serisine ait yeni bilgiler, özellikle Pro modellerinin işlem gücü ve ekran teknolojisiyle dikkat çekeceğini gösteriyor. Her dört modelde de yüksek yenileme hızına sahip ekranların kullanılacağı iddia ediliyor. Ne var ki, ekran teknolojisinde bazı modeller arasında belirgin farklar olması bekleniyor.
iPhone 17 serisinin standart modeli, bu sızıntılara göre LTPO OLED panelle gelmeyecek. Bu da, değişken yenileme hızı gibi özelliklerin yalnızca Pro serisine özel kalacağı anlamına geliyor. Bunun yanında, bu sınırlamanın batarya verimliliği ve üretim maliyetleriyle ilgili olduğu düşünülüyor. Yani Apple, segmentasyon politikasını koruyarak üst ve alt modelleri farklılaştırmayı sürdürüyor.
iPhone 17 Pro modelleri Geekbench testlerinde yüksek puanlar elde ediyor
iPhone 17 Pro ve Pro Max modellerinde kullanılacak A19 Pro işlemcisi, performans testlerinde oldukça iddialı puanlar almış durumda. Çin merkezli sosyal medya platformu Weibo’da ortaya çıkan bilgiler, bu yeni işlemcinin Geekbench 6 testinde 4.000’in üzerinde tek çekirdek ve 10.000’in üzerinde çok çekirdek puanı aldığını gösteriyor. Bu veriler, bir önceki nesle kıyasla kayda değer bir sıçrama anlamına geliyor. iPhone 16 Pro Max’te kullanılan A18 Pro’nun aynı testlerde sırasıyla 3.490 ve 8.606 puan aldığı biliniyor.
Bu kıyaslama yapıldığında, A19 Pro’nun %15 oranında daha güçlü tek çekirdek ve %17 oranında daha yüksek çok çekirdek performansı sunduğu ortaya çıkıyor. Her şeye rağmen bu artışlar sadece sayısal bir ilerleme değil, günlük kullanımda da fark yaratacak düzeyde olabilir. Özellikle yapay zekâ, oyun ve video düzenleme gibi yüksek işlem gücü gerektiren uygulamalarda bu farkın hissedilmesi muhtemel. Apple’ın işlemcide bu seviyede bir iyileştirme sunması, donanımsal güncellemelerin gerçek karşılığını göstermesi bakımından önem taşıyor.
A19 Pro işlemcisi, Tayvan merkezli TSMC’nin 3nm sınıfındaki N3P üretim süreciyle geliştirilecek. Bu süreç, daha önceki N3B’ye kıyasla daha verimli ve yüksek performanslı çözümler vaat ediyor. Bu üretim sürecinin aynı zamanda Qualcomm’un Snapdragon 8 Gen 4 Elite modeliyle ve MediaTek’in yeni nesil Dimensity 9500 yongasıyla da ortak kullanılacak olması dikkat çekiyor. Yani, bu sonbaharda mobil işlemci pazarında üç güçlü oyuncunun rekabeti izlenecek.
Bu rekabet sadece puanlarla sınırlı kalmayacak gibi duruyor. Çünkü üretim süreci sadece performansı değil, enerji verimliliğini de doğrudan etkiliyor. Daha az ısınan, daha az enerji tüketen işlemciler, batarya süresini iyileştirme potansiyeline sahip. Bu da, iPhone 17 Pro kullanıcılarının sadece hız değil, daha uzun pil ömrü gibi avantajlarla da karşılaşabileceği anlamına geliyor.
Tüm bunların yanında, Apple’ın yüksek yenileme hızına sahip ekran teknolojisini sadece Pro modellerde sunması bir tercih değil, bilinçli bir ayrım gibi duruyor. LTPO OLED paneller sayesinde ekran, kullanım senaryosuna göre 1 Hz’e kadar düşebiliyor ve bu da batarya performansına doğrudan katkı sağlıyor. Bu özellik, oyun ve video deneyimini akıcı hale getirirken enerji tüketimini optimize ediyor. Dolayısıyla bu farkın sadece teknik değil, kullanıcı deneyimi açısından da hissedilir olacağı öngörülebilir.
Öte yandan, standart iPhone 17 modelinin sabit 60 veya 90 Hz ekranla gelmesi, bu modelin daha mütevazı bir donanım sunacağını işaret ediyor. Fakat bu tercih, fiyatı daha erişilebilir tutmak isteyen kullanıcılar için bir avantaj olabilir. Her kullanıcı yüksek yenileme hızına ihtiyaç duymayabilir ve sade bir ekran deneyimi bazı kullanıcılar için yeterli görülebilir. Apple’ın bu dengeyi korumaya çalıştığı da yapılan sızıntılardan anlaşılıyor.
