ManşetlerTeknoloji

Bellek krizi kapıda: IDC, PC pazarında sert daralma öngörüyor

okula dönüş 2024 idc

International Data Corporation (IDC), yayımladığı yeni raporda bellek pazarındaki arz dengesizliğinin küresel PC sektörünü ciddi biçimde etkileyebileceği uyarısında bulundu. Rapora göre, yapay zekâ altyapısına yönelik artan talep, bellek üreticilerinin önceliklerini değiştirmesine neden oldu ve bu durum, tüketici elektroniği tarafında maliyet baskısını belirgin şekilde artırdı. IDC’nin en olumsuz senaryosunda, kişisel bilgisayar sevkiyatlarının 2026 yılında yüzde 8,9’a kadar gerileyebileceği öngörülüyor. Bu tablo, pandemi sonrası dönemde toparlanma arayışındaki PC üreticileri açısından dikkat çekici bir risk oluşturuyor.

IDC, bellek üreticilerinin akıllı telefonlar ve bilgisayarlarda yaygın olarak kullanılan geleneksel DRAM ve NAND yerine, yapay zekâ veri merkezlerinde tercih edilen yüksek bant genişlikli bellek (HBM) ve yüksek kapasiteli DDR5 çözümlerine yöneldiğini belirtiyor. Her ne kadar bu tercihin arkasında daha yüksek kârlılık beklentisi bulunsa da, tüketici odaklı ürünlerde kullanılan RAM türlerinin arzı bu süreçte kısıtlanmış durumda. Buna ek olarak, arzın daralmasıyla birlikte RAM fiyatlarında yaşanan artış, doğrudan PC üreticilerinin maliyetlerine yansıyor.

IDC, yükselen bellek fiyatlarının PC ve mobil cihazlara etkisine dikkat çekiyor

Bellek maliyetlerindeki artış, bilgisayar üreticilerini satış fiyatlarını yükseltmeye zorluyor. Modüler bilgisayarlarıyla bilinen Framework’ün bazı dizüstü bilgisayar ve parça fiyatlarını artırması bu durumun somut örneklerinden biri olarak öne çıkıyor. Şirket, önümüzdeki aylarda ek maliyet ve fiyat artışlarının muhtemel olduğunu da açıkça ifade etmiş durumda. IDC, en karamsar senaryoda bellek fiyatlarının 2026 yılı itibarıyla yüzde 6 ila 8 oranında artabileceğini öngörüyor. Bu oran, özellikle fiyat hassasiyeti yüksek tüketici segmentlerinde talep üzerinde baskı yaratabilir.

Zamanlama açısından bakıldığında, yaşanan bellek sıkıntısı PC sektörü için ayrı bir ironi barındırıyor. Yapay zekâ destekli bilgisayarlar, yani yerel olarak yapay zekâ modellerini çalıştırabilen nöral işlem birimlerine sahip “AI PC” modelleri, sektörün durgunluktan çıkmasına katkı sağlayacak ürünler olarak görülüyordu. Ne var ki, bu sistemlerin daha fazla RAM ihtiyacı duyması, onları bellek fiyatlarındaki artışlara karşı daha kırılgan hâle getiriyor. Buna rağmen, üreticilerin bu segmentten tamamen vazgeçmesi de kısa vadede olası görünmüyor.

Öte yandan, bellek krizinin etkileri yalnızca bilgisayarlarla sınırlı kalmıyor. IDC, akıllı telefon pazarında da benzer bir tablo çiziyor. En olumsuz senaryoda, akıllı telefonların ortalama satış fiyatlarının yüzde 6 ila 8 oranında artabileceği, buna karşın sevkiyatların yüzde 5,2’ye kadar düşebileceği belirtiliyor. Bu durum, özellikle orta ve alt segmentte rekabet eden markalar için zorlu bir döneme işaret ediyor.

Bununla birlikte, Apple ve Samsung gibi güçlü nakit rezervlerine sahip ve uzun vadeli tedarik anlaşmaları bulunan şirketlerin, artan bellek maliyetlerini bir veya iki yıl boyunca daha kolay yönetebileceği ifade ediliyor. Buna rağmen, sektörün geri kalanında maliyet baskısının daha belirgin hissedilmesi ve ürün çeşitliliğinde daha temkinli bir yaklaşım benimsenmesi bekleniyor. Her şeye rağmen, bellek üretimindeki bu yön değişiminin, önümüzdeki yıllarda tüketici elektroniği pazarının genel seyrini belirleyen başlıca unsurlardan biri olacağı görülüyor.