ManşetlerTeknoloji

GoPro Max2, 8K video ve değiştirilebilir lensle içerik üreticilerine yeni imkânlar getiriyor

gopro max2

GoPro, yıllar sonra 360 derece kamera pazarına geri döndü ve Max2 modeliyle dikkatleri üzerine çekmeyi başardı. İlk modelin çıkışından bu yana geçen altı yıl içinde, sektörde hem teknolojik gelişmeler yaşandı hem de kullanıcı beklentileri değişti. Bu nedenle GoPro’nun yeni modeli sadece bir güncelleme değil, aynı zamanda piyasaya yönelik ciddi bir cevap niteliğinde. Max2, yalnızca teknik özellikleriyle değil, kullanım kolaylığı ve esnekliğiyle de öne çıkıyor.

Max2’nin en dikkat çekici tarafı, sunduğu 8K çözünürlüğünde 360 derece video kaydı oldu. Önceki modelde yer alan 5.6K/30fps değerine göre bu ciddi bir sıçrama anlamına geliyor. GoPro, bu çözünürlüğün “gerçek 8K” olduğunu özellikle vurguluyor. Çünkü birçok üretici toplam çözünürlüğe, iki lensin kesişim noktalarındaki işe yaramayan pikselleri de katıyor. Buna rağmen GoPro, yalnızca kullanılabilir görüntü alanını dikkate alarak yüzde 16 ila yüzde 21 daha net içerikler sunduğunu iddia ediyor. İçerik kalitesini sadece sayılarla değil, görüntünün işlenebilirliğiyle değerlendirmek gerekiyor.

GoPro Max2 eğiştirilebilir lens yapısıyla saha koşullarında kullanıcıya zaman kazandırıyor

Modüler lens sistemi de cihazın bir diğer güçlü yönü olarak öne çıkıyor. Bu lensler, herhangi bir alet gerektirmeden çıkarılabiliyor ve yerine yenisi takılabiliyor. Üstelik su itici kaplamaya sahip olan optik cam yapılarıyla, doğrudan dış mekânda kullanım için uygun hâle getirilmiş. Bu durum, çekim esnasında yaşanabilecek aksiliklerin üretim sürecini kesintiye uğratmasını engelliyor. Fakat lenslerin kolaylıkla değiştirilebilmesi, yalnızca fiziksel hasar durumları için değil, farklı çekim senaryoları için de esneklik sağlıyor. Her ortamda aynı donanımı kullanmak yerine, ihtiyaca göre donanım değiştirmek kullanıcı deneyimini doğrudan etkiliyor.

gopro max2

Bunun yanında cihazın tasarımı da gözden geçirilmiş. Yeni Max2, önceki modelden biraz daha kalın ve yüksek yapıda. Her şeye rağmen elde tutuş hissi dengeli kalmış. Ekran boyutu %10 oranında artırılarak 1.82 inç’e çıkarılmış ve dokunmatik hassasiyet geliştirilmiş. Menü geçişleri daha hızlı tepki veriyor, bu da sahada anlık kararlar almayı kolaylaştırıyor. Yani fiziksel büyüme performansa da doğrudan katkı sunmuş diyebiliriz.

GoPro Max2’nin dikkat çeken diğer özelliklerinden biri de artırılmış batarya kapasitesi. Yeni çıkarılabilir 1960mAh batarya, 8K/30fps çözünürlükte 66 dakikaya kadar kesintisiz kayıt yapılmasına olanak tanıyor. Bu süre, çözünürlük 5.6K/30fps seviyesine indirildiğinde 90 dakikaya kadar uzuyor. Bu durum özellikle tek bataryayla uzun süreli dış çekim yapan içerik üreticileri için ciddi bir avantaj sağlıyor. Tüm bunların yanında, cihazın batarya değişim süreci de oldukça hızlı ve pratik hâle getirilmiş. Zaman kaybı yaşanmadan çekime devam edilebiliyor.

Ses kaydı konusunda da önemli güncellemeler göze çarpıyor. Cihaz, altı mikrofonlu bir dizilime sahip ve rüzgar gürültüsünü bastırma performansı geliştirilmiş. Bluetooth mikrofon desteği sayesinde kablosuz kulaklıklarla doğrudan ses kaydı alınabiliyor. Bu da özellikle hareket hâlindeki vlog çekimlerinde mikrofon bağlantı karmaşasını ortadan kaldırıyor. Ne var ki bu özellik yalnızca donanımsal değil, yazılımsal optimizasyonla da desteklenmiş durumda. Yani hem donanım hem yazılım tarafında ses deneyimi yeniden yapılandırılmış.

gopro max2

Max2, kullanıcı etkileşimini sesli komutlarla da kolaylaştırıyor. 11 farklı dilde çalışan 13 sesli komut özelliği, kamerayla fiziksel teması azaltarak iş akışını sadeleştiriyor. Bu özellik özellikle ellerin meşgul olduğu durumlarda kullanıcının işini kolaylaştırıyor. Sesli komutların yanıt süresi hızlı ve doğru algılama oranı yüksek seviyede. Bu sayede tek başına çalışan içerik üreticileri, çekim sürecinde zaman kaybetmeden ayar değiştirebiliyor. Öte yandan arayüzdeki animasyonlu bildirimler de komutların doğru çalıştığını görsel olarak onaylıyor.

Cihazın yazılım tarafında en büyük destek GoPro Quik uygulamasıyla sağlanıyor. Bu uygulama üzerinden video düzenleme, kadraj belirleme ve yapay zekâ ile nesne takibi yapılabiliyor. Kullanıcılar ister belirli bir kişiye odaklanabiliyor ister telefonu hareket ettirerek kadrajı elle belirleyebiliyor. Bu noktada özellikle sosyal medya içerik üreticileri için sade ve hızlı bir iş akışı sunulmuş. Videoların kısa sürede platformlara uygun hâle getirilmesi, içerik üretim döngüsünü hızlandırıyor.

Tüm bunlara ek olarak GoPro Max2, profesyonel kullanıcılar için de çeşitli seçenekler barındırıyor. GoPro Labs beta programıyla uyumlu olması sayesinde, daha yüksek bitrate değerleri ve gelişmiş ekran araçları gibi özellikler kullanılabiliyor. Örneğin ekran üzerinde histogram gösterimi, ışık kontrolünü gerçek zamanlı yapmayı mümkün kılıyor. Renk dengesi, pozlama ve gölge kontrolü gibi konularda daha hassas ayarlar yapılabiliyor. Bu da Max2’yi yalnızca günlük kullanıcılar için değil, profesyonel video işleri için de uygun bir seçenek hâline getiriyor.

Fiyat konusuna gelince, Max2’nin 499,95 dolarlık etiketi dikkat çekiyor. Bu fiyat seviyesi, doğrudan rakipleri olan DJI Osmo 360 ve Insta360 X5’e kıyasla daha ulaşılabilir bir konumda duruyor. Elbette DJI gibi markalar daha yüksek kare hızları sunabiliyor, fakat GoPro’nun sunduğu gerçek çözünürlük farkı bazı kullanıcılar için daha değerli olabilir.