Google, uzun süredir mesafeli yaklaştığı akıllı gözlük kategorisine yeniden yöneliyor. Bu kez yalnız değil; artırılmış gerçeklik alanında çalışmalar yürüten Xreal ile birlikte hareket ediyor. Project Aura adını verdikleri bu yeni girişim, Android XR tabanlı bir gözlük olarak tanıtıldı. Gelişme, Google I/O geliştirici etkinliğinde kamuoyuna duyuruldu.
Project Aura, geçen yıl tanıtılan Android XR platformu altında geliştirilen ikinci donanım ürünü. İlki, Samsung’un daha geleneksel bir XR başlığı olan Project Moohan’dı. Moohan, daha çok Apple Vision Pro benzeri bir yapıdayken, Aura daha farklı bir yöne eğiliyor. Xreal’ın daha önce sunduğu cihazlara benzer şekilde gözlük formuna sahip olması bu farkın temelini oluşturuyor.
Cihaz, “optik geçişli XR” olarak tanımlanıyor ve artırılmış gerçeklik özelliklerini şeffaf camlar üzerinden sunuyor. Xreal’ın önceki ürünlerinden tanınan bu yapı, ekranları gözlük camlarına entegre ederek kullanıcıya farklı bir deneyim sunuyor. Kullanıcılar, cihazı bir ekrana bağlayarak görüntüleme yapabiliyor, çevrede olup biteni filtreleyebiliyor ya da tamamen engelleyebiliyor. Görüş alanını yönetme esnekliği, bu ürün ailesinin ortak noktası olarak karşımıza çıkıyor.
Android XR gözlük platformunu donanım ortaklıklarıyla büyütmeyi Google hedefliyor
Xreal adına konuşan Ralph Jodice, cihaz hakkında daha fazla bilginin önümüzdeki ay yapılacak Augmented World Expo’da açıklanacağını belirtti. Fakat eldeki görseller bazı donanımsal detayları şimdiden işaret ediyor. Menteşe ve burun köprüsü bölgesine yerleştirilmiş kameralar, saplara gömülü mikrofonlar ve fiziksel düğmeler mevcut. Bu unsurlar, Xreal’ın önceki gözlüklerine göre teknik anlamda bir güncellemeye gidildiğini gösteriyor.
Cihazın yazılım tarafında, Google’ın Gemini isimli yapay zekâ modelinin entegre edildiği bildirildi. Bununla birlikte cihaz, geniş bir görüş alanına sahip olacak şekilde tasarlanıyor. Android XR için geliştirilen uygulamaların, Aura’ya uyumlu şekilde kolayca aktarılabileceği bilgisi de paylaşıldı. Böylece geliştiricilerin yeni donanım için sıfırdan başlamak zorunda kalmayacağı vurgulanmış oldu.
Gözlüğün içinde, Qualcomm’un XR’a özel optimize ettiği bir yonga seti yer alacak. Hangi modelin kullanılacağı henüz açıklanmadı. Bu bilgi, donanımın performans kapasitesi hakkında fikir sahibi olmayı şimdilik sınırlıyor. Ne var ki Qualcomm’un bu alandaki mevcut çözümleri, yüksek çözünürlükte görselleştirme ve düşük gecikmeli işlem performansı sağlamak üzerine kurulu.
Google, Android XR platformunu ilk duyurduğunda, prototip gözlükler üzerinde çalıştığı biliniyordu. Ancak ürünün ticarileştirilmesi için donanım üreticileriyle ortaklık kurma kararı alındı. Xreal ile yürütülen iş birliği bu stratejinin devamı niteliğinde. Google, benzer bir modeli daha önce akıllı saatlerde, Wear OS platformuyla uygulamıştı.
Şirketin daha önceki akıllı gözlük girişimi olan Google Glass, beklentileri karşılamamış ve yaygın kullanım alanı bulamamıştı. Bu kez yazılım altyapısını güçlendirme ve donanımı ortaklara bırakma yöntemiyle ilerleniyor. Tüm bunların yanında Android XR’nin bu yılki Google I/O’nun ana sunumunda yer almış olması, platformun Google nezdinde daha ciddi biçimde ele alındığını ortaya koyuyor.
Geliştirici ekosistemine erken erişim sunulması, cihaz piyasaya çıkmadan önce uygulama altyapısının şekillenmesini hedefliyor. Böylece cihazın ilk kullanıcıları, boş bir ekosistemle karşılaşmayacak. Her ne olursa olsun, bu tür donanım girişimlerinde içerik ve yazılım desteği, donanım kadar belirleyici oluyor.
Project Aura’nın kesin çıkış tarihi ve fiyatlandırması henüz açıklanmış değil. Gözlüğün nihai tüketiciye sunulmadan önce geliştirici topluluğuyla birlikte test edilmesi planlanıyor. Önümüzdeki dönemde yapılacak tanıtımlar, hem teknik detaylar hem de kullanım senaryoları açısından daha net bir çerçeve sunabilir.
Gözlüklerin, mobil cihazlara alternatif bir bilgi işlem arayüzü sunma potansiyeli uzun süredir tartışılıyor. Google’ın bu alanda adım atmak için yeniden fırsat araması, şirketin uzun vadeli stratejileriyle örtüşüyor. Project Aura, bu stratejik yaklaşımın yeni halkası olarak yerini alıyor.
