ManşetlerTeknoloji

Google Pixel 10 üçlü kamera sistemiyle tanıtıldı

google pixel 10

Google, merakla beklenen Pixel 10 serisini Brooklyn’de düzenlediği Made by Google etkinliğinde duyurdu. Bu yıl tanıtılan seri Pixel 10, Pixel 10 Pro, Pixel 10 Pro XL ve katlanabilir Pixel 10 Pro Fold modellerinden oluşuyor. Etkinliğin en çok dikkat çeken noktası, Pixel 10’un artık telefoto kamerayla gelmesi oldu. Böylece giriş seviyesi modelde de kamera çeşitliliği genişletildi.

Pixel 10’un tasarım çizgileri büyük ölçüde Pixel 9’u andırıyor. Telefonun arka bölümünde hap formunda konumlanan kamera modülü bu kez üç farklı sensör içeriyor. 48 MP ana kameranın yanında 13 MP ultra geniş açı ve 10.8 MP çözünürlüklü 5x optik yakınlaştırma yapabilen telefoto sensör yer alıyor. Ön tarafta ise otomatik odaklama özelliğiyle 10.5 MP’lik bir kamera bulunuyor. Buna rağmen Pixel 9’daki ultra geniş açılı sensör daha yüksek çözünürlük sunduğu için bu alanda küçük bir gerileme göze çarpıyor.

Google Pixel 10 güçlü işlemcisi ve modern teknolojileriyle öne çıkıyor

Google, Pixel 10’a TSMC’nin 3 nm sürecinde ürettiği Tensor G5 işlemcisini yerleştirdi. İşlemciye güvenliği artıran Titan M2 yongası eşlik ediyor. Kullanıcılar 12 GB RAM’in yanında 128 GB veya 256 GB depolama seçenekleriyle telefonu tercih edebiliyor. Bu kombinasyon, performansı artırırken enerji verimliliğini de daha dengeli hale getiriyor. Tüm bunların yanında cihazın yapay zeka tabanlı özelliklerde daha hızlı tepki vermesi bekleniyor.

Ekran tarafında 6.3 inç büyüklüğünde Actua panel yer alıyor. Full HD+ çözünürlük ve 120 Hz yenileme hızı sunan ekran, LTPS teknolojisi nedeniyle yalnızca 60 ile 120 Hz arasında değişim gösterebiliyor. Buna rağmen ekran parlaklığının 2.000 nit seviyesine çıkması gündelik kullanımda fark yaratıyor. Koruma tarafında Gorilla Glass Victus 2 görev yapıyor. Böylece cihaz hem dayanıklılık hem de görsel kalite açısından iddialı bir konum kazanıyor.

Güvenlik özellikleri Pixel 10’da daha da çeşitlendirildi. Ultrasonik ekran içi parmak izi sensörü hız konusunda bir adım öne çıkıyor. Telefon ayrıca IP68 sertifikası sayesinde suya ve toza karşı koruma sunuyor. Bunun yanında cihaz kutudan Android 16 işletim sistemiyle çıkıyor. Böylelikle kullanıcılar en güncel yazılım deneyimine ilk günden sahip oluyor.

Google’ın yazılım desteği dikkat çeken unsurlardan biri haline geldi. Pixel 10 için yedi yıl boyunca sistem ve güvenlik güncellemesi garantisi veriliyor. Bu süre, Android cihazlar arasında oldukça uzun bir taahhüt olarak öne çıkıyor. Kullanıcılar, güvenlik açıklarına karşı daha korunaklı bir deneyim elde ediyor. Aynı zamanda cihazın uzun vadeli kullanım için daha cazip hale gelmesi sağlanıyor.

Batarya kapasitesi Pixel 10’da 4.970 mAh seviyesine yükseltildi. Kablosuz tarafta Qi2 desteği sunulurken, kablolu şarj 29W güce ulaşıyor. 15W kablosuz şarj desteği sayesinde günlük kullanım daha pratik hale geliyor. Bunun yanında etkinlikte tanıtılan Qi2 uyumlu PixelSnap aksesuarları da cihazla uyumlu çalışıyor. Bu detay, kullanıcıların günlük deneyimlerinde ek kolaylık sağlıyor.

Renk seçenekleri dört farklı alternatifle sunuluyor. Moonlight, Iris, Ultra Blue ve Limoncello isimli bu seçenekler, Pixel 10’un görünümüne canlılık katıyor. Tasarım tarafında sade çizgilerin devam etmesiyle birlikte renklerin çeşitliliği dikkat çekiyor. Böylece cihaz hem şıklığı hem de farklı zevklere hitap eden seçenekleri bir arada bulunduruyor. Bu yaklaşım, Pixel 10’un daha geniş bir kitleye seslenmesine yardımcı oluyor.

Fiyatlandırma ABD pazarı için belirlendi. 128 GB depolamalı model 799 dolar seviyesinde satışa çıkarken, 256 GB versiyon 899 dolar fiyat etiketine sahip oldu. Bu rakamlar, cihazın Apple ve Samsung’un orta-üst segment telefonlarıyla rekabet etmesine imkân veriyor. Buna rağmen fiyat-performans dengesi açısından Pixel 10’un dengeli bir noktada durduğu söylenebilir. Fiyatların ilerleyen dönemde diğer pazarlarda nasıl şekilleneceği merak konusu.

Pixel 10’un en belirgin yeniliği telefoto kameranın artık giriş modelinde de bulunması. Daha önce yalnızca Pro serisinde sunulan bu sensör, fotoğraf deneyimini ciddi şekilde zenginleştiriyor. Böylece kullanıcılar farklı çekim senaryolarında daha esnek davranabiliyor. Tüm bunların yanında ana kamera ve yazılım iyileştirmeleri de fotoğraf kalitesini ileriye taşıyor. Bu durum, cihazın fotoğrafçılık konusunda güçlü bir alternatif haline gelmesini sağlıyor.