Google, Gemini yapay zekâsına “rehberli öğrenme” adını verdiği yeni bir özellik ekledi. Bu özellik ne zaman, kimlere ve ne şekilde sunulacağı gibi soruları şimdiden yanıtlıyor: ABD, Japonya, Endonezya, Güney Kore ve Brezilya’daki 18 yaş üzeri öğrenciler, bu modu kullanabilecek.
Yeni modun amacı, kullanıcıların yalnızca cevap almakla kalmayıp, aynı zamanda konunun mantığını da kavrayabilmelerini sağlamak. Google CEO’su Sundar Pichai’nin açıklamasına göre, Gemini, kullanıcıyı sorularla yönlendiren ve adım adım öğrenmeyi destekleyen bir “öğrenme arkadaşı” gibi hareket ediyor. Görseller, videolar ve etkileşimli testlerle desteklenen bu yapı, farklı öğrenme biçimlerine hitap edecek şekilde tasarlandı. Şirket, bu sistemi geliştirirken öğrenciler, öğretmenler ve öğrenme bilimi uzmanlarıyla birlikte çalıştı. Böylece, uygulamanın sadece teknik değil, eğitsel temellere de uygun olması hedeflendi.
Öğrencilerin yapay zekâ araçlarını yalnızca ödev kopyalamak amacıyla kullanmaları son dönemde tartışma konusu oldu. Bu nedenle Google, rehberli öğrenme modunun yalnızca bilgi sunmakla kalmayıp, aynı zamanda öğrenmeyi teşvik edecek şekilde tasarlandığını vurguluyor. Öğrencilerin verilen yanıtları doğrudan almak yerine, bu yanıtların nasıl üretildiğini görmeleri, öğrenme sürecine katılımlarını artırma potansiyeli taşıyor. Ayrıca bu yapı, özellikle temel kavramları anlamada zorluk çeken kullanıcılar için daha etkili olabilir. Bu yaklaşımın ne kadar benimseneceği ise zaman içinde netlik kazanacak.
Google, Gemini Pro Plan’ı öğrencilere ücretsiz olarak sunuyor
Gemini’nin yeni moduna dair duyurular, yalnızca yazılım düzeyinde kalmadı. Google, aynı zamanda AI Pro Plan aboneliğini belirli ülkelerdeki 18 yaş üzeri öğrencilere ücretsiz olarak sunmaya başladı. 6 Ekim 2025 tarihine kadar kayıt yaptıran öğrenciler, 12 ay boyunca bu paketten ücretsiz yararlanabilecek. Bu paket kapsamında daha hızlı işlem kapasitesi, gelişmiş üretken yapay zekâ araçlarına erişim ve çoklu dosya analizi gibi özellikler yer alıyor. Google’ın hedefi, öğrencilerin bu güçlü özellikleri yalnızca tüketici olarak değil, üretici olarak da değerlendirmesi. Şirket bu planın yalnızca teknik kolaylıklar değil, öğrenmeye katkı sağlayacak araçlar sunduğunu öne sürüyor.
Bunlara ek olarak Google, önümüzdeki üç yıl içinde Amerika’daki eğitim sistemine toplamda 1 milyar dolarlık kaynak sağlayacağını açıkladı. Bu bütçe, yapay zekâ okuryazarlığı eğitimleri, araştırma fonları ve bulut altyapısı desteği gibi alanlarda kullanılacak. Google bu yatırımla, teknolojik araçların eğitime entegrasyonunu artırmayı amaçlıyor. Gemini’ın rehberli öğrenme özelliği de bu yaklaşımın bir parçası olarak öne çıkıyor. Eğitim içeriğinin teknolojik araçlarla zenginleştirilmesi, farklı disiplinlerde öğrenmeyi kolaylaştırabilir.
Yeni modun şu anda yalnızca İngilizce dilinde ve belirli pazarlarda kullanıma açık olduğu bilgisi paylaşıldı. Ancak şirket, bu özelliğin zamanla daha fazla dilde ve ülkede kullanıma sunulacağını belirtiyor. Türkçe desteğin ne zaman ekleneceğine dair resmi bir açıklama bulunmuyor. Google, bu tür özellikleri yaygınlaştırmadan önce kullanıcı geri bildirimlerini toplamayı tercih ediyor. Rehberli öğrenme modunun ilk aşamada sınırlı sunulması da bu yaklaşımın bir parçası olarak görülüyor.
Gemini’ın rehberli öğrenme modu, OpenAI tarafından ChatGPT’ye eklenen “çalışma modu” özelliğiyle benzerlik gösteriyor. Her iki sistemde de bilgiye ulaşma süreci yapılandırılmış adımlarla destekleniyor. Bu modlar, yapay zekânın salt bilgi üreticisi değil, öğrenme sürecinin bir parçası olabileceğini gösteriyor. Aradaki fark ise kullanılan içerik türleri ve yönlendirme biçimlerinde ortaya çıkıyor. Google, bu modda özellikle görsel ve etkileşimli araçlara ağırlık veriyor.
Yeni modun etkinliği, doğrudan kullanıcı alışkanlıklarına bağlı olarak şekillenecek. Öğrencilerin hızlı cevap almak yerine, öğrenme sürecine katılmayı tercih etmeleri bu tür sistemlerin verimini artırabilir. Bu noktada eğitimcilerin rehberliği ve sistemin sınıf ortamlarına entegrasyonu önem kazanıyor. Google’ın paylaştığı bilgiler, bu sistemin yalnızca bireysel değil, sınıf içi kullanım için de uygun hâle getirileceği yönünde. Yapay zekânın öğrenme süreçlerine daha fazla entegre edilmesiyle birlikte bu tür araçların kullanımı da yaygınlaşabilir.
