EğlenceManşetler

Apple’ın F1 filmi gişede hız kesmeden 300 milyona koşuyor

brad pitt f1 filmi

Apple’ın sinema sektörüne yönelik girişimleri, F1 temalı yeni filmi ile beklenenden daha hızlı karşılık bulmuş görünüyor. Brad Pitt’in başrolünde yer aldığı yapım, ikinci hafta sonunda 300 milyon dolarlık gişe barajına dayanarak büyük ilgi topladı. Bu ilgi, yalnızca filmdeki isimlerin popülerliğiyle değil, aynı zamanda Apple’ın sinema vizyonuna verdiği önemin bir yansıması olarak değerlendiriliyor.

F1 The Movie, vizyona girdiği ilk hafta sonunda yaklaşık 145 milyon dolar hasılat elde etti. Bu rakam, Apple’ın bugüne kadar sinema salonlarında gösterime sunduğu diğer tüm filmlerle kıyaslandığında oldukça dikkat çekici bir başlangıç anlamına geliyor. Tüm bunların yanında film, Brad Pitt’in kariyerindeki en yüksek açılış rakamına da işaret ediyor.

Apple’ın F1 filmi sinemada yeni bir ticari eşiği zorluyor

Film, gişedeki bu hızlı yükselişiyle Apple’ın toplam sinema gelirleri açısından da yeni bir dönüm noktasını temsil ediyor. Şirketin daha önce gösterime giren tüm sinema yapımlarının toplam gişe geliri 517 milyon dolar düzeyindeydi. F1 filmi, şimdiden bu toplamın yarısından fazlasına ulaşmış durumda. Buna rağmen, Apple’ın sinemadaki kârlılık denklemine ne ölçüde katkı sağlayacağı hâlâ izleniyor.

Yapımın prodüksiyon maliyetinin 200 milyon doların üzerinde olduğu belirtiliyor. Dağıtım ve pazarlama giderlerinin ise 50 milyon doları aştığı ifade ediliyor. Buna göre toplam maliyet kalemleri 250 milyon dolar seviyesinde seyrediyor. Gişe geliri bu hızla devam ederse, Apple sinema yatırımlarından ilk defa doğrudan kâr elde edebilir.

Filmin yapımcıları arasında Jerry Bruckheimer Films ile birlikte Brad Pitt’in sahibi olduğu Plan B Entertainment da bulunuyor. Bu şirket, kısa süre önce Fransız medya grubu Mediawan tarafından satın alındı. Dolayısıyla film sadece içerik açısından değil, yapım tarafında yaşanan bu yapısal değişiklikle de dikkat çekiyor. Özellikle Avrupalı medya gruplarının Hollywood’daki etkisi her geçen yıl daha da artıyor.

Filmdeki aksiyon sahneleri, kurgu kalitesi ve görsel efektler, izleyicilerin memnuniyetini artıran unsurlar arasında yer alıyor. Buna ek olarak, Formula 1 dünyasına olan küresel ilgi de gişedeki başarının temel kaynaklarından biri olarak görülüyor. F1 tutkunları, filmde kullanılan teknik detaylar ve yarış atmosferiyle sinema salonlarında yoğun ilgi gösterdi. Tüm bunların yanı sıra Apple’ın dijital olmayan bir mecrada yakaladığı bu başarı, teknoloji şirketleri için de örnek teşkil ediyor.

Apple TV+ platformuna ne zaman geleceğine dair net bir açıklama yapılmadı. Buna rağmen, geçmiş örneklere bakıldığında filmin sinema gösteriminin ardından 45 ila 60 gün içinde platformda izlenebilir olması bekleniyor. Bu süre zarfında Apple, hem fiziksel gişe gelirlerini artırmayı hem de dijital platformundaki içerik değerini yükseltmeyi hedefliyor.

Apple’ın daha önce Killers of the Flower Moon, Napoleon ve Argylle gibi yapımlarla sinemaya yönelik adımları olmuştu. Ne var ki bu yapımlar, gişe başarısı açısından F1 filmi kadar geniş kitlelere ulaşamamıştı. F1 filmi, bu anlamda Apple’ın sinemada ciddi bir iz bırakabileceğini gösteriyor. Tüm bunlara ek olarak, film sektörüne teknoloji merkezli yaklaşan şirketlerin daha cesur projelere yönelmesini kolaylaştırabilir.