Apple, watchOS 26 ile birlikte Apple Watch kullanıcılarına hem estetik hem de fonksiyonel açıdan daha rafine bir deneyim sunuyor. Yeni sürüm, kullanıcının sağlıklı ve aktif kalmasını kolaylaştıracak kişiselleştirilmiş araçlar içeriyor. Günlük etkileşimleri hızlandıran küçük dokunuşlar, aynı zamanda kullanımı daha sezgisel hale getiriyor. Bu sürümde, yapay zekâ destekli yeniliklerin daha belirgin rol oynadığı görülüyor.
Liquid Glass adı verilen yeni tasarım anlayışı, arayüzdeki tüm öğelere adeta derinlik ve canlılık katıyor. Gerek Smart Stack bileşenleri gerekse Kontrol Merkezi gibi temel bölümler artık daha etkileyici bir görsel dille sunuluyor. Bu yeni tasarım dili, içeriği yansıtan ve kıran yapısıyla gerçek zamanlı render’lar kullanarak kullanıcı dikkatini içerikte topluyor. Her şeye rağmen, sistemin genel yapısında tanıdıklık hissi korunuyor.
watchOS 26, kullanıcının rutinini daha iyi anlıyor
Yeni Smart Stack önerileri, Apple Watch’un daha sezgisel hale gelmesinde kilit bir rol üstleniyor. Kullanıcının konumu, hareketleri ve alışkanlıkları üzerinden öneriler oluşturan bu yapı, saat yüzünden kolayca erişilebiliyor. Örneğin, kullanıcının her çarşamba sabahı koşuya çıktığını bilen sistem, o saatlerde Antrenman başlat önerisi sunabiliyor. Bu öneriler Liquid Glass efektiyle yumuşak şekilde ekrana düşüyor, dikkat dağıtmadan yönlendiriyor.
watchOS 26’nın belki de en dikkat çekici yönü, Apple Intelligence destekli Antrenman Arkadaşı özelliği. Bu sistem, kullanıcının kalp atışı, tempo, mesafe ve önceki başarılarına göre motive edici cümleler kurabiliyor. Örneğin, “Bugün çarşamba ve bu hafta 6 mil koştun, bu sabahki koşu buna eklenecek,” gibi ifadeler, kişiye özel bir egzersiz deneyimi sunuyor. Bunun yanı sıra, belirli bir kilometreyi geçince ya da önceki hız ortalamasını aşınca sistem kullanıcıyı anında bilgilendiriyor.
Bu özelliğin dikkat çeken yanlarından biri de, Fitness+ eğitmenlerinin ses verilerine dayalı olarak oluşturulmuş yapay sesle konuşması. Yapay zeka tarafından üretilen bu ses, hem enerjik hem de gerçekçi bir tonda motive edici mesajlar veriyor. Bu deneyim için Bluetooth kulaklık ve destekli bir iPhone’un yakında bulunması gerekiyor. Tüm bunlara ek olarak, sistem farklı antrenman türleri için kişiye özel içerik sunabiliyor.
Antrenman uygulaması ise bu sürümle birlikte en büyük tasarım değişimini geçirdi. Uygulamanın dört köşesine eklenen yeni butonlar, kullanıcıların favori ayarlara daha hızlı ulaşmasını sağlıyor. Özelleştirilmiş antrenmanlar, tempo takipçisi ve yarış rotaları gibi işlevler artık birkaç dokunuşla başlatılabiliyor. Bu sadeleştirilmiş yapı, özellikle hareket halindeyken kullanımı kolaylaştırıyor.
Kullanıcılar artık antrenman sırasında müzik ya da podcast ayarlamakla uğraşmak zorunda değil. Apple Music, yapılan antrenman türü ve geçmiş müzik tercihlerine göre otomatik olarak en uygun çalma listesini öneriyor. Bu sistem, kişisel verilerle daha akıllı hale gelmiş durumda. Ek olarak, podcast önerileri de sistemin analizine göre sunuluyor.
Mesajlaşma tarafında da kayda değer değişiklikler var. Apple Intelligence desteğiyle gelen canlı çeviri özelliği sayesinde, gelen mesajlar doğrudan bilekten çevrilebiliyor. Karşı tarafa gönderilen mesajlar da anında istenen dile çevrilerek iletişim daha kolay hale getiriliyor. Bu özellik Apple Watch Series 9 ve sonrası modellerde aktif şekilde kullanılabiliyor.
Saatin günlük kullanımı da daha pratik hale gelmiş durumda. Yeni bilek hareketiyle, bildirimleri ya da gelen çağrıları tek bir bilek hareketiyle kapatmak mümkün. Bu sistem, akselerometre ve jiroskopla birlikte çalışarak hareketleri hassas şekilde algılıyor. Bu sayede, eller doluyken bile saate müdahale edilebiliyor.
watchOS 26 ile birlikte Notlar uygulaması da Apple Watch’a gelmiş durumda. Kullanıcılar artık not oluşturabiliyor, kontrol listesi düzenleyebiliyor ve Siri ile yeni içerikler ekleyebiliyor. Bu özellikler, saati bağımsız bir üretkenlik aracı haline getiriyor. Öte yandan, görsel olarak da yeni saat yüzleri ve galeride yapılan düzenlemeler kullanıcı deneyimini sadeleştiriyor.
watchOS 26, genel olarak Apple Watch’un hem görünümünü hem de yeteneklerini daha ileri taşıyor. Kişiselleştirilmiş öneriler, sezgisel arayüz ve yapay zekâ destekli antrenman rehberliği, kullanıcıların günlük yaşamını doğrudan etkileyen dokunuşlar sunuyor. Bu gelişmelerle birlikte, saat artık yalnızca bir aksesuar değil; kişisel bir sağlık, motivasyon ve iletişim yardımcısı olarak öne çıkıyor.
