Apple, önümüzdeki üç yıl içinde iPhone tasarımında alışıldık çizgilerin dışına çıkan radikal bir değişim sürecine giriyor. Uzun yıllardır küçük estetik değişiklikler ve donanım güncellemeleriyle ilerleyen iPhone serisinin artık yeni bir tasarım kimliği kazanacağı konuşuluyor. Bloomberg yazarı Mark Gurman’ın son haberi, Apple’ın bu dönüşüm için somut adımlar attığını ortaya koyuyor. iPhone Air olarak anılan daha ince yapılı bir modelin, bu sürecin ilk halkası olması bekleniyor.
Yeni iPhone Air modeli, klasik iPhone kullanıcılarının alıştığı yapının dışına çıkacak gibi görünüyor. Gövde yapısı daha hafif ve ince olacak, fakat bu durum pil performansında bazı sınırlamalara neden olabilir. Her ne kadar teknik açıdan güçlü bir cihaz olsa da, ince tasarım bazı bileşenlerde taviz anlamına gelebilir. Bununla birlikte, bu yeni modelin fiyat etiketi de mevcut iPhone modellerinden daha yüksek olabilir. Yine de Apple, bu adımla görsel olarak farklılaşmak isteyen kullanıcıları hedefliyor. Bu farklılık arayışı, ilerleyen modellerde daha da belirginleşecek gibi duruyor.
Apple, katlanabilir iPhone ile 2026 yılında form değiştirecek
iPhone Air’den sonra Apple’ın sıradaki hedefi, katlanabilir bir iPhone modelini 2026 yılında kullanıcılarla buluşturmak olacak. Bugüne dek Samsung ve Huawei gibi üreticiler bu alanda ciddi yatırımlar yapmıştı. Apple ise daha olgun bir ürünle piyasaya çıkmak için zamanını kullanmayı tercih etti. Şirketin bu gecikmeyi, kullanıcı deneyiminden ödün vermemek adına bilinçli şekilde yaptığı düşünülüyor. Katlanabilir cihazın, donanım kadar yazılım tarafında da yeni düzenlemelerle desteklenmesi planlanıyor. iOS’in arayüzünde yapılacak değişikliklerle, bu farklı form faktöre uygun bir kullanıcı deneyimi sunulması amaçlanıyor.
Bu modelin geliştirme süreci hâlâ devam etse de, tasarım yönüyle klasik iPhone’dan net biçimde ayrılacağı kesin. Ekran yapısı, menteşe mekanizması ve çoklu kullanım senaryoları, cihazı farklı bir kategoriye taşıyacak. Ek olarak, bu modelle birlikte Apple’ın cihazlar arası geçişleri daha akıcı hale getirmesi bekleniyor. Kullanıcıların hem tablet hem telefon deneyimini aynı cihazda yaşayabilmesi, marka sadakatini artırabilir. Bu doğrultuda yazılım-donanım uyumunun önem kazanacağı bir döneme giriliyor. Apple, bu geçişi minimum sürtünmeyle gerçekleştirmeye odaklanıyor.
Öte yandan, 2027 yılı Apple için sembolik bir anlam taşıyor. iPhone’un 20. yılına özel olarak geliştirilecek modelin tüm yüzeyinin kavisli camla kaplı olacağı öne sürülüyor. Bu cihazda neredeyse hiç çerçeve bulunmayacak ve fiziksel tuşlardan tamamen arındırılmış bir yapı tercih edilecek. Tasarımda kullanılacak yeni cam malzemenin, “Liquid Glass” olarak adlandırılacağı bildiriliyor. Bu yeni yapı, cihazın hem görsel hem de yapısal bütünlüğünü ön plana çıkaracak. Aynı zamanda bu modelin üretim süreci, mevcut modellere kıyasla daha hassas mühendislik gerektirecek.
Bu noktada Apple’ın yalnızca donanımsal bir değişimle yetinmeyeceği anlaşılıyor. iOS’in de bu yeni tasarım diline göre güncellenmesi bekleniyor. Özellikle arayüz geçişleri, animasyonlar ve dokunsal geri bildirim sistemlerinin bu cam yapı ile entegre şekilde çalışması planlanıyor. Tüm bunlara ek olarak, kullanıcıların alışık olduğu etkileşim biçimleri de yeniden düşünülmek zorunda kalabilir. Bu da iPhone deneyimini yıllar sonra baştan aşağıya şekillendirebilir. Şirket, tasarımdaki bu dönüşümü yazılımsal olarak da destekleyerek cihazlar arası uyumu korumayı hedefliyor.
Ancak Apple’ın bu büyük değişim hamlesi, iPhone 17 serisiyle tam anlamıyla başlamayacak. Gelecek ay tanıtılması beklenen bu seri, tasarımsal anlamda büyük farklar sunmayacak. Sadece arka kamerada, Google Pixel modellerine benzer yatay bir bar tasarımı kullanılacağı tahmin ediliyor. Bunun dışında, genel hatlarıyla iPhone 16 serisinin devamı niteliğinde olacak. iPhone 17 daha çok bir geçiş modeli gibi konumlandırılabilir. Asıl dikkat çeken değişikliklerin iPhone Air ve sonraki modellerle birlikte sahneye çıkacağı görülüyor.
iPhone Air’in sunduğu tasarımsal farklılıklar, alışılmış deneyimi arka plana atabilir. Fakat bu durum, bazı kullanıcılar için kararsızlık yaratabilir. Özellikle pil ömrü ve fiyat konusu, tercihleri doğrudan etkileyebilir. Yine de Apple’ın bu cihazı pazara sunması, markanın ürün gamını çeşitlendirmeye yönelik net bir adım olacak. Kimi kullanıcılar için bu cihaz, daha şık ve zarif bir iPhone alternatifi anlamına gelebilir. Üstelik bu farklı tasarım anlayışı, markanın sonraki modellerine de yön verebilir.