ManşetlerTeknoloji

Apple’ın yeni kamera patenti, insan gözünün sınırlarına yaklaşıyor

apple

Apple tarafından ABD Patent ve Marka Ofisi’ne kaydettirilen yeni bir patent, görüntüleme teknolojisinde radikal bir adımı işaret ediyor. Patentte yer alan bilgiler, 20 durağa kadar dinamik aralık sunabilen bir kamera sensörü tasarımını gözler önüne seriyor. Bu seviye, bugünkü profesyonel sinema kameralarının bazılarını geride bırakırken, insan gözünün algı sınırlarına da oldukça yakın. Dinamik aralık, bir görüntüde hem en parlak hem de en karanlık alanların aynı anda detay kaybı olmadan yakalanabilmesini sağlıyor.

Bu patentte tanımlanan sistemin temelini, istiflenmiş iki katmanlı bir sensör yapısı oluşturuyor. Bu yapının üst kısmında ışığı toplayan fotodiyotların bulunduğu “sensor die”, alt kısmında ise gürültü azaltma dahil işleme sürecini yöneten “logic die” yer alıyor. Apple, bu yapıda her piksele özel termal gürültü bastırma devresi ve üç transistörlü piksel mimarisi kullanmayı planlıyor. Bu da görüntü verisinin daha sensör seviyesinde temizlenmesini mümkün kılıyor.

Apple istiflenmiş sensör tasarımıyla sinematik kaliteyi mobil cihazlara taşıyabilir

Patentte dikkat çeken başka bir teknik detay da LOFIC (Lateral Overflow Integration Capacitor) adını taşıyan bir mekanizma. Bu yapı sayesinde her bir piksel, sahne parlaklığına göre üç ayrı şarj seviyesinde ışık toplayabiliyor. Böylece yüksek kontrastlı sahnelerde bile detay kaybı yaşanmadan görüntü elde edilebiliyor. Bu mimari, sensörün hem yüksek ışıkta hem düşük ışıkta etkili çalışmasını sağlıyor.

Bu teknolojinin hayata geçirilmesi hâlinde, Apple yalnızca diğer akıllı telefon üreticileriyle değil, aynı zamanda profesyonel kamera üreticileriyle de teknik anlamda rekabet edebilecek seviyeye ulaşabilir. Şu an piyasadaki iPhone modellerinin sunduğu dinamik aralık, 11 ila 13 durak arasında değişiyor. Bu yeni sensörle birlikte bu sınırın neredeyse iki katına çıkması mümkün görünüyor. Üstelik bunu çok daha ince form faktörlerde başarmak hedefleniyor.

Şu anda insan gözünün anlık algılayabildiği dinamik aralık seviyesi ortalama 10 ila 14 durak arasında. Göz bebeği ve retinanın uyum sağlamasıyla birlikte bu değer 20 ila 30 durak aralığına kadar çıkabiliyor. Apple’ın geliştirdiği bu sensör, teknik açıdan insan gözünün seviyesine oldukça yakın bir yerde konumlanıyor. Bu da mobil cihazlarda doğal ve dengeli görüntü yakalamanın kapılarını aralıyor.

CineD tarafından yapılan ölçümlerde iPhone 15 Pro Max, ISO 55 değerinde 12 durak dinamik aralığa ulaşabiliyor. ISO değeri artırıldığında bu aralık 13.4 durağa kadar yükseliyor. Fakat sensör içindeki agresif gürültü bastırma sistemleri nedeniyle bazı ölçüm araçları anlamlı sonuçlar üretemiyor. Bu da Apple’ın görüntü işlemede ne kadar ileri düzey algoritmalar kullandığını gösteriyor.

Apple’ın bu yeni sensörle yazılımsal düzeltmelere daha az ihtiyaç duyan bir mimariyi tercih etmesi dikkat çekiyor. Çünkü görüntü sensöründe yapılan her fiziksel iyileştirme, yazılım tarafında iş yükünü azaltıyor. Bu durum özellikle gerçek zamanlı video kayıtlarında büyük fark yaratabiliyor. Böylece gürültüsüz ve detaylı sahneler, doğrudan kamera çıkışında elde edilebiliyor.

Bu tür bir sensör sadece iPhone serisine değil, Apple Vision Pro gibi genişletilmiş gerçeklik cihazlarına da entegre edilebilir. Üstelik bu donanım, mobil sinematografi, HDR içerik üretimi ve profesyonel düzey video çekimlerinde de tercih edilebilir hâle gelebilir. Apple’ın yazılım-donanım entegrasyonundaki başarısı göz önüne alındığında, bu sensör performans açısından yüksek potansiyele sahip. Diğer yandan sensörün ince gövdeye sığabilecek şekilde tasarlanmış olması, taşınabilirlik açısından da avantaj yaratıyor.

Her ne kadar patentte yer alan bilgiler heyecan verici olsa da, bu teknolojinin kısa vadede bir üründe kullanılacağının garantisi bulunmuyor. Apple geçmişte de çok sayıda yenilikçi teknoloji için patent başvurusu yapmış, fakat bazıları hiçbir zaman gerçeğe dönüşmemişti. Reddit gibi platformlarda yapılan yorumlar da, teknik olarak bazı detayların nasıl uygulanacağına dair şüpheler barındırıyor. Kamera dünyasının detaycı kullanıcıları bu konuda şüpheci yaklaşmayı sürdürüyor.

Buna rağmen Apple’ın sensör tasarımında kendi mühendislik kaynaklarını kullanmaya yönelmesi, şirketin mobil kamera teknolojisine daha fazla yatırım yapmaya hazırlandığını düşündürüyor. Bu da önümüzdeki yıllarda daha yüksek kaliteli görüntüleme sistemlerinin Apple ürünlerine entegre edilebileceğine işaret ediyor.