Apple ile Avrupa Birliği Komisyonu arasında yıllara yayılan vergi ihtilafı artık resmen kapanmış durumda. İrlanda Maliye Bakanlığı, teminat hesabında tutulan toplam 14.3 milyar avroluk meblağın merkezi bütçeye aktarıldığını doğruladı. Bu fon, şirketin 2003 ile 2014 yılları arasında İrlanda’daki faaliyetlerinden elde ettiği gelirlere dair geriye dönük vergi tahsilatını içeriyor. Böylece kamuoyunun yıllardır izlediği büyük çaplı dava süreci noktalanmış oldu.
Süreç ilk olarak 2013’te Avrupa Komisyonu’nun Apple’a sağlanan vergi avantajlarını soruşturmasıyla başladı. Komisyon, Apple’ın İrlanda’daki iki iştirakine sağlanan vergi indiriminin AB’nin devlet yardımı kurallarına aykırı olduğunu savundu. Apple’ın bu şirketler üzerinden elde ettiği Avrupa gelirlerini neredeyse vergi ödemeden ülke dışına aktardığı ortaya konuldu. Şirket, bazı yıllarda sadece yüzde 0.005 oranında vergi ödeyerek dikkat çekti.
Apple ve Avrupa Birliği arasındaki vergi gerilimi uzun süredir devam ediyor
2016 yılında alınan kararla Apple’ın yaklaşık 13.1 milyar avro tutarındaki eksik verginin İrlanda hükümeti tarafından tahsil edilmesi gerektiği belirtildi. Buna 1.2 milyar avroluk faiz de eklenerek toplam borç 14.3 milyar avroya ulaştı. Apple ve İrlanda yönetimi bu karara birlikte itiraz etti ve dava süreci Avrupa mahkemelerine taşındı. 2018 yılında Apple, bu tutarı teminat hesabına aktardı fakat ödeme süreci dava sonuna kadar askıya alındı.
2020’de Avrupa Birliği Genel Mahkemesi, Komisyon’un yeterli hukuki dayanak sunamadığına karar verdi. Ne var ki 2024’te Avrupa Adalet Divanı bu kararı iptal etti ve Komisyon’un 2016 tarihli tespiti geçerli sayıldı. Bu gelişmenin ardından teminat hesabında tutulan fonun artık yasal olarak İrlanda bütçesine aktarılması gerektiği netleşti. İrlanda Maliye Bakanlığı da bu süreci Mayıs 2025 itibarıyla tamamladı.
Teminat hesabı yıllar içinde finansal olarak dalgalı bir grafik izledi. İlk yıllarda düşük faiz ortamı nedeniyle fon değer kaybederken, son 16 aylık dönemde faiz artışları sayesinde hesap yeniden büyüdü. The Irish Times kaynaklı verilere göre, toplamda yaklaşık 470 milyon avroluk ek kazanç elde edildi. Bu kazançla birlikte İrlanda devletine devredilen toplam miktar 14.25 milyar avro olarak açıklandı.
Tüm bunların yanında, davanın sadece mali değil siyasi ve ekonomik boyutları da dikkat çekiciydi. Avrupa Komisyonu, çok uluslu şirketlerin AB üyesi ülkelerde adil rekabeti bozan vergi uygulamalarına karşı açık bir duruş sergilemiş oldu. Apple ise süreç boyunca faaliyetlerinin yasal sınırlar içinde olduğunu savundu. Buna rağmen alınan nihai karar, AB’nin vergi şeffaflığı konusundaki ısrarcı yaklaşımını pekiştirdi.
Apple açısından bakıldığında, söz konusu meblağ şirketin küresel finansal yapısına büyük zarar vermedi. Ancak yine de bu dava, dijital ekonomide faaliyet gösteren teknoloji devlerinin Avrupa’daki vergi sorumluluklarını yeniden gündeme taşıdı. Apple’ın ardından benzer uygulamalarda bulunan diğer büyük şirketlerin de incelemeye alınması olasılığı arttı. Bu durum, gelecekte vergi planlamalarının hem hukuki hem de kamusal açıdan daha şeffaf yapılmasını zorunlu kılabilir.
İrlanda ise bu dava sürecinde çift taraflı bir baskı yaşadı. Bir yandan AB Komisyonu’nun kararlarına uymak zorundayken, diğer yandan Apple gibi dev yatırımları çekmeye devam etmek istiyor. Fakat bu olay, ülkenin uzun yıllardır sürdürdüğü düşük kurumlar vergisi politikasını daha da tartışmalı hale getirdi. Vergi politikalarında olası değişiklikler önümüzdeki dönemde daha yakından izlenecek.