Anker, A1647 ve A1681 model powerbank’lerde üretimden kaynaklı bir sorun nedeniyle gönüllü bir geri çağırma programı başlattı. İlgili modellerde kullanılan pillerde düşük ihtimalle de olsa arıza meydana gelme riski bulunuyor. Şirket, bu süreçte tüketici güvenliğini ön planda tutarak yeni kalite kontrol protokollerini devreye aldı.
Şirket tarafından yapılan açıklamaya göre, bu kararın temelinde tedarik zincirine yönelik denetimlerin artırılmasıyla birlikte pil hücrelerinde tespit edilen yapısal bir sorun yer alıyor. Geri çağırma, yalnızca A1647 ve A1681 model numaralı powerbank’leri kapsıyor. Bu ürünlerde kullanılan pillerin, aynı tedarikçiden sağlanan ve geniş çapta kullanılan lityum-iyon hücrelerden oluştuğu belirtiliyor. Arızaların bugüne kadar nadir yaşandığı ifade edilse de, Anker ihtiyati olarak geri çağırma sürecini başlatma yolunu seçti. Sürecin tamamen gönüllü şekilde yürütüldüğü ve her ülkenin düzenleyici otoriteleriyle iş birliği içinde sürdürüldüğü bildirildi. Böylelikle olası güvenlik risklerinin önüne geçilmesi amaçlanıyor.
Türkiye’de satılan ve geri çağırma kapsamında değerlendirilen ürünler arasında, Anker Powerbank A1647 (20.000 mAh, 22.5W, dahili USB-C kablo) ile Anker Zolo Powerbank A1681 (20.000 mAh, 30W, USB-C ve Lightning kablolu) bulunuyor. Kullanıcıların cihazlarının model numaralarını, ürünün alt ya da arka yüzeyinden kontrol etmeleri gerekiyor. Eğer cihaz bu iki modelden biriyse, ürünün derhal kullanılmaması ve sürece dahil olunması isteniyor. Cihazın model ve seri numarasıyla birlikte satın alma belgesini gösteren bir fotoğraf, geri çağırma başvurusu sırasında istenen belgeler arasında yer alıyor. Belgesi olmayan kullanıcılar için alternatif bir doğrulama yöntemi de açıklanmış durumda.
Geri çağırma sürecine katılan kullanıcılar kupon ya da para iadesi seçeneklerinden birini tercih edebiliyor
Anker, geri çağırma sürecine katılan müşterilere iki farklı çözüm sunuyor. İlk seçenek, www.anker-tr.com adresinden kullanılabilecek şekilde tanımlanacak özelleştirilmiş bir hediye kuponu. Bu kupona ek olarak 200 TL değerinde ek kupon desteği de sağlanıyor. Diğer seçenekte ise, satın alma belgesi bulunan müşterilere ürünün fatura tutarı kadar, belgesi olmayanlara ise 2025 yılı itibarıyla geçerli olan ortalama perakende fiyat üzerinden para iadesi yapılması öngörülüyor. Süreçte, kullanıcıların satın alma belgesini ya da üzerinde gerekli bilgilerin yer aldığı özel bir not ile çekilmiş cihaz fotoğrafını sisteme yüklemeleri gerekiyor. Ayrıca, başvuru sırasında cihazın seri numarasının da forma girilmesi zorunlu tutuluyor. Bu bilgiler tamamlandıktan sonra, kullanıcıya kargo iletimi için gerekli kod bilgisi iletiliyor.
İade edilecek cihazların güvenli bir şekilde bertaraf edilmesi için Anker ücretsiz kargo hizmeti sunuyor. Gönderimi yapan kişinin adıyla ürünün satın alındığı kişi adının aynı olması da gereklilikler arasında yer alıyor. Bu detay, işlemlerin eşleştirilmesi ve sürecin daha hızlı sonuçlanması açısından önem taşıyor. İade süreci tamamlandığında, belirlenen iade yöntemiyle ödeme ya da kupon teslimi gerçekleştiriliyor. Anker’in bu süreçteki iletişimi doğrudan kendi resmi kanalları üzerinden sağlanıyor. Bu nedenle kullanıcıların yalnızca resmi kaynaklardan yönlendirme alması gerektiği vurgulanıyor.
Anker, geri çağırma süreciyle sınırlı kalmayan bir adım olarak Battery Safety Program adını verdiği yeni bir güvenlik girişimini de kamuoyuna duyurdu. Bu program, tedarik zincirindeki her bir bileşen üzerinde daha yoğun denetim yapılmasını öngörüyor. Hücre düzeyinde testlerin kapsamı genişletilirken, üretim sürecinin her aşamasında kalite güvence mekanizmalarının şeffaflaştırılması hedefleniyor. Programın, pil destekli tüm Anker ürünlerine uygulanacağı belirtiliyor. Böylece ileride benzer sorunların daha erken tespit edilebilmesi ve kullanıcıların güvenliğinin artırılması amaçlanıyor. Anker, bu doğrultuda hem üretici hem de tedarikçi sorumluluğunu daha görünür kılmak üzere süreci sürekli güncelleyeceğini aktarıyor.
Şirketin yılın ilk aylarında devreye aldığı yeni kalite güvence protokolleri, bu türden sorunların daha erken aşamada fark edilmesini sağladı. Uygulamada, bileşen düzeyindeki kontrollerin kapsamı genişletilirken, tedarikçilerin test sıklıkları da artırıldı. Tüm bu adımların, geri çağırma gibi kararların tamamen önleyici tedbirler kapsamında alınmasına zemin hazırladığı ifade ediliyor. Gönüllü yürütülen bu süreç, Anker’in güvenlik ve şeffaflık ilkeleri doğrultusunda hayata geçiriliyor. Türkiye’deki kullanıcıların da açıklanan yönergelere göre hareket ederek sürece dahil olmaları bekleniyor.