Manşetler

Google Allo: Mesajlaşmaya yapay zeka katkısı ve arama kolaylığı geldi

google allo türkiye
Teknoblog içeriklerine Google Haberler’de abone olun:

google allo türkiyeAnında iletişim ihtiyaçlarını karşılayan mobil uygulamalar, akıllı telefonların yaygınlaşmasıyla birlikte günlük hayatın vazgeçilmezleri arasına girdi. Mesajlaşma, sesli ve görüntülü sohbet imkanı sunan uygulamalara olan ilginin artması, teknoloji dünyasının önemli oyuncularını da bu yönde çözümler geliştirmeye sevk etti.

Facebook, hem WhatsApp’ı satın alarak hem de Facebook Messenger’ı geliştirerek elini oldukça güçlendirdi. Apple ise çözümlerini kendi ekosisteminin içinde tutsa da, FaceTime ve iMessage ile ciddi bir benimseme oranı yaklamayı başardı. Bir dönem Gtalk ile ofis çalışanlarının favorisi haline gelmeyi başaran Google ise aynı etkiyi mobil dönemde sürdüremedi. Şirket, Hangouts ile çok sayıda özellik sunsa da aradığını bulamadı.

Google, bu gidişatı değiştirmek için 2016 itibarıyla iletişim uygulamaları pazarında farklı bir strateji izlemeye başladı. Şirket, I/O 2016’da Duo ve Allo adını verdiği iki uygulamayı görücüye çıkardı. Duo görüntülü sohbet imkanı sağlarken, Allo da yazılı mesajlaşma deneyimine farklı bir boyut kazandırmayı vadediyor. Duo’yu ağustos ayında yayınlayan Google, Allo’nun dağıtımına da geçtiğimiz hafta içinde başladı. Yapay zekanın ve otomatik öğrenmenin fazlasıyla ön plana çıktığı, buna ek olarak bir arama uygulaması işlevi de gören Google Allo’yu sizler için inceledik.

Google Allo, hem iTunes App Store’dan hem de Google Play Store’dan ücretsiz olarak indirilebiliyor. Uygulamaya kayıt ilk aşamada cep telefonu numarası üzerinden gerçekleştiriliyor. Bunun için SMS ile gönderilen doğrulama kodunu girmek gerekiyor. Doğrulama aşamasının ardından uygulama, kullanıcılardan bazı erişim izinleri istiyor. Söz konusu izinler kişileri, fotoğrafları ve videoları da kapsıyor. İzinlerin tamamlanmasından sonra ise sıra profil fotoğrafı ve isminin belirlenmesine geliyor. Profil fotoğrafı uygulama içinde çekilebildiği gibi daha önce çekilmiş fotoğraflar arasından da seçilebiliyor. Kullanıcı ismi seçiminin ise çok da önemli olmadığı söylenebilir. Çünkü Allo, mesajı gönderen kişi telefon rehberinde nasıl kaydedildiyse adını o şekilde gösteriyor.

Uygulama başlatıldığında ilk mesaj, Google Assistant isimli bottan geliyor. Allo’nun neler yapabileceğini görmek isteyenler, Google Assistant sayesinde bu konuda fikir edinebiliyor. Allo’yu bir tür arama uygulamasına dönüştüren Google Assistant, kullanıcıların hava durumu, spor müsabakaları, trafik durumu, seyahatler gibi konularda sordukları sorulara yanıtlar verebiliyor. Sanal asistan, bu sorulara yanıt verirken kullanıcıların Google hesaplarından da faydalanıyor. Örneğin, seyahatlerle ilgili bir soru yanıtlanırken Gmail’de bulunan uçak ve otel rezervasyonlarından ilgili bilgiler çekiliyor.

google-allo-1Google Assistant’ın Google hesabından aldığı yardımlar bunlarla sınırlı kalmıyor. Uygulama, Google hesabında saklanan fotoğraf, görüntü ve dokümanları da kullanıcıların arzulaması durumunda karşılarına çıkarıyor. Örneğin, “Bana fotoğraflarımı göster” yazıldığında Google Fotoğraflar uygulaması tarafından yedeklenen fotoğraflar kullanıcıların karşısına çıkıyor. Bu fotoğrafların hemen altında ise kullanıcılara bir sonraki adımdaki isteklerinin ne olabileceği konusunda çeşitli seçenekler de sunuluyor. Bu seçenekler arasından “Bana manzara fotoğraflarını göster” tercih edildiğinde kullanıcıların çektiği manzara fotoğrafları görülebiliyor.

Google Allo, Assistant ile canı sıkılanları neşelendirmek için de bir şeyler yapabiliyor. Kullanıcılar Assistant’a “Sıkıldım” cümlesini yazdıklarında karşılarına kendilerini eğlendirebilecek bir YouTube videosu çıkıyor. Ancak bu videolar uygulama içinde oynatılmıyor. Kullanıcılar YouTube uygulamasına yönlendiriliyor.

google-allo-2Google Allo, Assistant ile “Hava nasıl olacak?”, “Barcelona maçı kaç kaç bitti?” veya “Yakındaki restoranlar nelerdir?” gibi sorulara yanıt verebiliyor. Uygulama kullanıcılara her gün önemli gelişmeleri bildirebiliyor, bir şiir gönderebiliyor ya da “Arşimet kimdir?” gibi genel kültür sorularına da cevap verebiliyor. Google Assitant, verdiği yanıtlara yönelik tepkileri de dikkate alıyor ve önerilerini zaman içinde kullanıcı beğenilerine göre şekillendirebiliyor.

Google Allo’nun otomatik öğrenme özelliklerinin etkisi arkadaşlarla yapılan sohbetlerde de görülüyor. Kullanıcıların mesajlarda sıklıkla tercih ettiği kelimeleri ve kalıpları öğrenen uygulama, yeri geldiğinde bunları kullanıcıların karşısına çıkararak bir cümleyi tamamen yazma zahmetini ortadan kaldırıyor. Ancak bu önerilerin zamanla şekilleneceğini belirtmek gerekiyor.

google-allo-3Facebook Messenger ve iOS 10 ile birlikte iMessage’da bir hayli fazla görülen çıkartmalar, Google Allo’nun da önemli parçaları arasında yer alıyor. Uygulama şu an için 29 adet çıkartma paketi barındırıyor. Bu paketleri indirmek için herhangi bir ücret ödemek gerekmiyor. Kullanıcılar indirdikleri paketleri daha sonra kaldırabiliyor. Paketlerde oldukça farklı temaların tercih edilmiş olması dikkat çekerken, Hint teması taşıyan çıkartma paketlerinin fazlalığı Google Allo ekibinde Hindistan kökenli geliştiricilerin sayısının bir hayli fazla olduğunu düşündürüyor.

google-allo-4Uygulamanın iOS ve Android versiyonları arasında tasarım anlamında herhangi bir fark bulunmuyor. Google Allo, şirketin artık alışılagelmiş tasarım dilini yansıtmayı sürdürüyor. Kullanıcılar ana ekran üzerinden sohbetler listesini görebiliyor. Yeni sohbet başlatmak içinse ekranın sağ alt kısmındaki yuvarlak ikona dokunmak gerekiyor. Ekranın sol üstündeki ikon ise menü panelini ortaya çıkarıyor ve ayarlara, profil bilgilerine ya da engellenen kişi listesine erişmeyi sağlıyor.

Google Allo alışkanlıkları değiştirebilecek mi?

Belli bir doygunluğa erişmiş ve genel hatları belirlenmiş bir pazara girmek çok kolay değildir. Google Allo için de alışkanlıkları kıramama en önemli tehlike olarak göze çarpıyor. Ancak işin içine Google Assistant’ın girmesi ve yapay zeka ile geliştirilen mesaj deneyimi, Allo’ya bu zorlu mücadelede avantaj sağlayabilecek faktörler olarak öne çıkıyor. Google Assistant’ın şu an için Türkçe konuşamaması ise Türkiye’deki kullanıcılar için önemli bir eksiklik olsa da, Türkçe sorgulara da bir şekilde karşılık verilebilmesi dikkate değer bir çaba niteliği taşıyor.

İLGİLİ HABERLER